|
|
Unakıtan'ın 'kaçak villası' yasallaştı
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın İstanbul Çamlıca'da çocukları için yaptırdığı bir villa vardı. Villa İstanbul'un yüzde 60'ı gibi kaçaktı. Ancak bu bölgenin bir özelliği var. Büyük ve Küçük Çamlıca bölgesi 1980'li yıllarda SİT alanı ilan edildi. Ve asıl çarpıcı uygulama bu noktadan sonra başladı. Çamlıca, SİT alanı da olsa kaçak yapılaşmada diğer bölgeleri aratmadı. Bakan Kemal Unakıtan'ın kaçak villası da işte bu SİT alanı içindeydi. Bölgede yüzde 6 yapılaşma izni vardı. Bakan Unakıtan çocukları için 2.5 dönüm arsa üzerine yasal koşulların çok üzerinde bir villa yaptırdı. Bir katı da kaç olan villa, üç kez belediye tarafından mühürlendi. Kısaca villanın yıkılması gerekiyordu. Olay basına yansıyınca Bakan Unakıtan'ın açıklaması kısa oldu: "Üsküdar Belediyesi'nin yaptığı planlar Büyükşehir'den geçerse oğlum ile kızımın evi kaçak olmaktan çıkar." Çok değil bir ay önce yapılan bu açıklamanın gereği kısa sürede yerine getirildi ve 'Çamlıca Planları' Anıtlar Kurulu'nca onaylandı. Bölge planları 5 yıldır onaylanmayı bekliyor olsa da 'Çamlıca Planları'nın böylesi bir hızlı çıkması herkesi şaşırttı. Denilen o ki, bir süre önce gündeme gelen İstanbul'a 'Jet Kurul' tartışması, mevcut kurulların 'jet hızıyla' çalışmasına yol açtı. Tabii bu hızda 'kaçak villa sahibi' Maliye Bakanı Unakıtan'ın katkısını da unutmamak lazım. Bu planların ne getireceğine gelince, planlar adeta kaçak yapı cenneti haline gelen Büyük ve Küçük Çamlıca'daki tüm yapıları yasal hale getiriyor. Bir kurul üyesi şöyle diyor: "Bölgede kaçak yapıyı durdurmak mümkün olmadı. Aksine geçmişten bugüne belediyeler de bunu teşvik etti. Şimdi kimsenin o yapıları yıkmaya gücü yetmiyor. 3 Nolu Anıtlar Kurulu bu gerçekten hareket ederek planları onayladı. Yapacak bir şey yoktu." Şimdi akıllara takılan soru şu: "İstanbul'u bir bütün olarak değerlendiren plan yapmak mı, yoksa mevcut durumu kurtaran plan yapmak mı daha doğru?"
|