Demirel istikrarı bilmez...

Türban yasağına nasıl bir çözüm bulunacağı konusunda AKP'deki görüşler farklı...
Genel Başkan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iki basın kuruluşuna arka arkaya yaptığı açıklamada referanduma da gidebilecekleri mesajını vermişti. TBMM Başkanı Bülent Arınç ise önceki gün konunun TBMM çatısı altında çözülebileceğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün her iki yönteme de çok sıcak baktığı söylenemez. Her ne kadar sohbetimiz sırasında kendisi bu konuda doğrudan bir söz söylemedi.
Ancak, başka bir mecraya konuyu çekerek verdiği yanıttan, bu anlamı çıkarmak olasıydı.
Gül, seçim ve referandum gibi söylemlerin istikrara olumsuz etki yapacağına inanıyor. Bu tür tartışmaların gündemden çıkması gerektiğinin altını çizerek sohbetimize başladı. Bu sırada TOBB Başkanı
Rifat Hisarcıklıoğlu'nun şu sözü geldi: "Seçimden çok sık söz ediliyor!.." Gül, soruya, soruyla karşılık verdi: "Seçimden kim söz ediyor?.." Son olarak 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in söylediğini belirttik.
Demirel'in, DYP Genel İdare Kurulu üyelerini kabulündeki şu sözünü anımsattık: "Türkiye'de ortalama olarak 4 yılda bir seçim yapılmıştır. Seçim gelecekmiş gibi hazır olun..."

Hangisi yok?
Gül, başını iki yana sertçe salladı. Aynı sertlikte sözlerine devam etti: "Sayın Demirel bunu söyler tabii. Çünkü kendi döneminde iki yılda bir seçime gidilirdi. Enflasyon en yüksek seyrini onun dönemlerinde gördü. Sayın Demirel istikrarı bilmez ki, tabii bunları söyler..."
Konuyu seçime getirip ekledi:
"Başından beri söylüyoruz; seçim zamanında, 2007 sonbaharında olacak..." Ardından sorular yönelterek konuşmasını devam ettirdi: "Şimdi soruyorum; Enflasyonda yükseliş, patlama mı var? Özelleştirme ihalelerinde yüksek fiyat mı verilmiyor? İş aleminin bir sıkıntısı mı var? Yabancı yatırımcı Türkiye'ye gelmek için can atmıyor mu? Meclis'te bir çoğunluk sorunumuz mu var? Milli Gelir'de artış mı olmuyor mu? Ne gerekçe var söyler misiniz seçim olması için..." Bu kez yanında duran Başkan Hisarcıklıoğlu'na döndü ve sorusunu yineledi:
"Ekonomik istikrarda bir sorun mu var?" Hisarcıklıoğlu, "Öyle bir şey yok" yanıtını verdi. Gül ise alınan tedbirlerin meyvelerini yeni vermeye başladığını belirtip ekledi: "Bugün yapılacak bir seçim ekonomik istikrarı bozar..." Referandum için de aynı görüşü taşıyıp taşımadığını sorduğumuzda yanıtı şöyle oldu: "Referandum yasal bir haktır. Ama bunun hemen kullanılacağı anlamında bir sözümüz yok..."

Rektör oranı artırdı
AKP Genel Başkan Vekili Dengir Mir Mehmet Fırat da Gül ile aynı paralelde düşünüyor.
Fırat türbanı referandum konusu yapmaya karşı olduğunu bildirdi. Sadece referandum değil, TBMM'nin gündemine getirmeyi de düşünmediklerini söyledi.
Fırat, şunları söyledi:
"Başörtüsünü toplumsal mutabakatla çözeceğimizi söylüyoruz. Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde başörtülü velilerin içeri alınmaması mutabakatı artırdı. Eğer, o olay öncesi başörtüsüyle ilgili kamuoyu yoklaması yapılsaydı yüzde 50-50 çıkardı. O olay serbest kalmasını isteyenlerin oranını yüzde 80'lere yükseltti. Yakında bu oran yüzde 90'a da çıkar..." Fırat, türban konusundaki adımı ne zaman atacaklarını da şöyle açıkladı: "İşte yükselen toplumsal mutabakatı yanınıza aldığınızda, kimse karşı çıkamaz ve sorunu çözeriz..."
Mahalli İdareler Birlikleri Kanunu ile köylere para aktarımı, muhtarların maaş artırımı, Belediye Yasası ile de il ve ilçe belediyelerinin gelirlerinin yükseltilmesinin seçim işareti olarak yorumlandığını da anımsattık.
Fırat'ın yanıtı şöyle oldu: "Biz fidanı diktik, bunlar ağacın yeşermesi, daha meyvesini vermedi. Fidanın meyvesini de ancak 2007 sonbaharında alırız, o zaman seçime gideriz..." AKP yönetimi bunları söylese de Ankara kulislerinde gelecek yıla dönük seçim beklentisinin önünü kesemiyor.