PKK'ya karşı hareket olmaması düşündürücü
Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, terör örgütü PKK'nın sadece terör örgütleri listesine alınmasının yeterli olmadığını belirterek, somut eylem gerektiğini söyledi..
Amerikan-Türk Konseyi'nin (ATC) yıllık konferansında bir savunma paneline, ABD Genelkurmay Başkan Yardımcısı Orgeneral Peter Pace ile birlikte katılan Orgeneral Başbuğ, ''bu hususları, ABD ve Irak hükümetiyle üçlü görüşmelerimizde ele alıyoruz. Ancak şu ana kadar, örgüte karşı aktif eyleme geçilmemiş olması düşündürücüdür. Terörist örgüt dış destekten mutlaka mahkum bırakılmalı ve başarı ümidi yok edilmelidir. Bu konuda Türkiye, ABD'li dostlarından, şimdikinden daha fazlasını beklemektedir'' dedi.
Kerkük'ün ''özel statüde'' olmasının önemini vurgulayan Başbuğ, bu konu zorlanırsa Kerkük'ün her an patlamaya hazır bir problem sahası olacağı ve tüm bölgeyi etkileyeceği uyarısında bulundu.
LAİK DEVLET VE ILIMLI İSLAM
Orgeneral Başbuğ, dini ve etnik farklılıkların, her ne nedenle olursa olsun, çatışmaya yol açabilecek şekilde desteklenmesinin, özellikle küresel terörizm boyutunda çok tehlikeli sonuçlar doğurabileceğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi. Başbuğ, terörizmle din arasında ilişki kurulmaya çalışıldığını ve özellikle İslam diniyle terörizm arasında ilişki olduğunu söyleyenlerin bulunduğunu kaydetti. Orgeneral Başbuğ, şöyle dedi:
''İslam dini ile terörizm arasında ilişki kurulması hem bu dine, hem de bu dine mensup kişilere yapılan büyük haksızlıktır. Her dine mensup kişiler arasından teröristler çıkabilir. Küresel boyutla terörizmle mücadelenin başarısında, dinin kendisinin değil, o dine mensup terörizme başvuran kişilerin hedef alınmasının ve bu konunun kamuoyuna bu şekilde yansıtılmasının çok önemli olduğuna inanılmaktadır.
Dinle terörizm arasındaki diğer ilişkiyse radikal İslam ideolojisini siyasal bir sistem olarak kullanan ülkelerin, küresel terörizm açısından tehdit oluşturdukları düşüncesidir. Bu duruma karşılık, bu ülkelerin demokratikleşmesi kapsamında, ılımlı İslam modeli kavramı da sıkça gündeme getirilmektedir. Ancak radikalden ılımlıya geçiş kadar, ılımlıdan radikal modele geçişin de mümkün olabileceği unutulmamalıdır.
Diğer yandan altını çizerek vurgulamak isterim ki, bize göre laik devletle ılımlı İslam modeli bir arada bulunamaz. Laikliğin demokrasinin gelişiminde ana itici güç olduğu da unutulmamalıdır.''
ERMENİ MESELESİ
Orgeneral Başbuğ, Ermenistan'ın tutumunun da bölgede ''kaygı verici'' olduğunu söyledi. Başbuğ, Türkiye'nin, Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmek arzusunda olduğunu, ancak bunun için Ermenistan'ın, uluslararası temelhukuk kurallarına uyması ve iyi komşuluk ilişkilerinin gereklerini yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.
Başbuğ, Ermenistan'ın, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tanımadığını, uluslararası arenada asılsız Ermeni soykırımı iddialarının tanınması yönünde girişimde bulunduğunu belirtti. Orgeneral Başbuğ, ''asılsız soykırım iddialarının siyasi ve hukukiboyutu, Lozan Antlaşması ile kapanmıştır. Bu antlaşmayla Türkiye Cumhuriyeti'ne herhangi bir yükümlülük intikal etmemiştir'' dedi.
YUNANİSTAN İLE İLİŞKİLER
Orgeneral Başbuğ, Yunanistan ile ilişkilerde geçen yıllara oranla ''daha farklı ve olumlu'' bir döneme girildiğini kaydetti. Türkiye'nin girişimleriyle 2000 yılından itibaren başlatılan GüvenArtırıcı Önlemler (GAÖ) konusunda her iki ülkenin de bazı hususları kabul ettiğini hatırlatan Başbuğ, Ege konusunun da her zaman gündemde olduğunu kaydetti.
Ege'nin sadece iki ülkeyi ilgilendirmediği, başta Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler olmak üzere, birçok diğer ülke için de uluslararası bir nitelik taşıdığını ifade eden Başbuğ, ''bu denizdeki uluslararası hava ve deniz sahalarının küçülmesine neden olacak uygulamalardan uzak durulmalıdır'' dedi.
KIBRIS
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin her zaman Kıbrıs sorununa kalıcı ve adil bir çözüm bulunmasını desteklediğini belirten Başbuğ, ''bugün için adada birbirini temsil etmeyen ve siyaseten eşit iki halk vardır.Kurulacak yeni bir düzen, bu gerçeği dikkate almalı ve Türkiye'nin garanti ve ittifak antlaşmasından doğan haklarını aynen korumalıdır'' diye konuştu.
Başbuğ, ''KKTC'ye yönelik tecridin kaldırılmasına yönelik vaatlerin unutulmaya terk edildiği bir süreçte'', ABD'li müttefiklerin, bu tecridin kaldırılması yönünde çabalarının takdirle karşılandığını belirtti.
TÜRK-AMERİKAN İLİŞKİLERİ
Orgeneral Başbuğ, Türk-Amerikan ilişkilerinin iki ülkenin ortak değerleri üzerine inşa edildiğini belirterek, şöyle dedi: ''Bu ilişkiler köklüdür, tarihidir, dost ülkelerin stratejik ortaklığına dayanmaktadır. İlişkilerimiz tek bir konuyla sınırlandırılamayacak kadar geniş ve kapsamlıdır. İki dost devletin karşılıklı olarak birbirlerine ihtiyaçları vardır. Dostluğumuzun günlük ya da konjonktürel gelişmelerden, yaşanan bazı tatsız olaylara rağmen, etkilenmeyecek kadar sağlam temellere dayandığını düşünüyorum.''
ORGENERAL PACE
ABD Genelkurmay Başkan yardımcısı Orgeneral Peter Pace de konuşmasında, Türk-Amerikan ilişkilerinin gelecek 50 yılda da, geçmiş 50 yılda olduğu kadar önemli olmayı sürdüreceğini vurguladı. Pace, herilişkide bazı iniş çıkışların olabileceğini belirterek, evliliklerde de karı-kocanın birbirine çok kıymet vermesine rağmen, zaman zaman anlaşmazlıkların ortaya çıkabildiğine işaret etti.
Pace, Orgeneral Başbuğ için ''açık sözlü ve dürüst, gerçek bir Türk vatansever'' nitelemesinde bulunurken, kültür ve dil farklılığı çerçevesinde Başbuğ ile her şeye aynı gözle bakmadıklarını kaydetti.
Teröristleri öldürmenin tek başına çözüm olmadığını belirten Pace,''eğitim ve ekonomik programların'' önemine işaret etti.
SORU-CEVAPLAR
Terör örgütü PKK sorununun neden şimdiye kadar çözülmediği yönündebir katılımcıdan gelen soru üzerine Orgeneral Başbuğ, ciddi bir problemin, daha ciddi hale gelmeden önce bitirilmesinin önemli olduğunu söyledi.
Başbuğ, Irak'taki Amerikan güçlerinin karşı karşıya olduğu zorlukların iyi anlaşıldığını, ancak bir yandan da terör örgütüPKK'nın, patlayıcı maddelerle saldırılarının arttığını kaydetti. Orgeneral Başbuğ, ''en etkili eylem, askeri güçleri kullanmaktır. Ancak başka seçenekler de var'' dedi.
Türkiye ile ABD arasında bu konudaki tek farkın, ''zamanlamada'' olduğunu söyleyen Başbuğ, ''biz diyoruz ki, zaman daralıyor. İki yıldan fazla zamandır sabırla bekliyoruz. Bir yandan kamuoyunun görüşleri var. Sokaktaki insan, ABD'nin eyleme geçmesini bekliyor. Bunu insanlara açıklamak, 2 yıl daha sabırlı olun demek çok zor'' ifadesini kullandı.
Orgeneral Pace, 2005 yılında terör örgütü PKK'ya karşı ABD'nin eyleme geçip geçmeyeceği yönündeki bir soru üzerine, hiçbir askeri eylem konusunda takvim vermesinin söz konusu olmadığını söyledi. Terörizmle savaşta, ''askeri eylemden önce her türlü seçeneğin'' değerlendirilmesi gerektiğini belirten Pace, güvenlik, eğitim ve refahın sağlandığı, işsizliğin azaltıldığı ortamlarda terörizmin gelişemeyeceğini kaydetti. Pace, PKK veya başka bir terör örgütüyle mücadelede, bazı unsurların yok edilmesi için askeri kuvvete gerek duyulacağını, ancak işi veya umudu olmayan insanların terörist hayatı seçmemesi için askeri yöntemler dışındaki seçeneklerin de kullanılmasıgerektiğini vurguladı.
Orgeneral Başbuğ da, Türkiye'nin son ekonomik krizde pek çok projeyi kesmesine karşılık, Güneydoğu Anadolu projelerini, kriz zamanında bile kesmediğini söyledi. Panelin sonunda ATC tarafından, Orgeneral Başbuğ ve Orgeneral Pace'e, ''üstün lider'' ödülü takdim edildi.
|