|
|
Aslında her şey bir oyundu
A1 Dünya Kick Boks Şampiyonası finali Show TV'de idi. Rakipler çetindi. Dövüşler de zevkli. 21.00'de başlayan turnuva bittiğinde saat 02.00'yi geçmişti. Kaçırdığım maçları saymazsak şovun tamamını izledim. M. Ali Erbil'in ringde, Orhan Ayhan'ın ise kenardaki sunuşları çok profesyoneldi. M. Ali profesyonelliğini Türkçe bilmeyen sporculara hakaret ederek ayrıca gösterdi; bir dünya hakarete rağmen bir fiske bile almayan tek adam oldu yani. Şovun tamamında sanki bir şampiyona değil de bilgisayar oyunu "mortal combat"ı izliyormuşum hissine kapıldım. Kimin kimi kaç raundda eleyeceği belliydi sanki. Ancak herkesin dikkatini çeken organizatör Tarık Solak'ın RTÜK le yaptığı maçtı. Sponsorların adı defalarca geçti. O yüzden sporcuların adı gölgede bile kaldı. Aslında bu işler batıda böyle yapılıyor. Sponsor sporcudan daha önemli. Çünkü eloğlunun dediği gibi: "Para yoksa iş de yok". Beni en çok şaşırtan Yunan rakibini ringe gömeceğini iddia eden Gürkan'ın hayal kırıklığı oldu. Kemik seslerinin dışında sahici olan bir şey yoktu ki. Bu bir oyundu ve kemer el değiştirecekti oyunun sürmesi için. Neyse ki kemer Türk çocuğu Serkan'da kaldı da herkes rahatladı biraz. Bu arada Tarık Solak sözünü tuttu ve ponpon kızları ayak bileklerine kadar kapattı. Ama dansçı kızlar kıyafetlerini evde unutmuş gibiydi. Ne şiş yandı ne de kebap. Neyse, kısaca Show TV bu işin ekmeğini daha çok yer. Tarık Solak da öyle ve sporcular(!) da tabii. Ama kaybedenin bile kazandığı bu maçları "unvan maçı" diye, af buyrun "yedirebilirler mi?" onu bilemem. Hani dayak yiyeceğimi bilsem ben artık yemem!
|