Kaleci farkı...
Final gibi finaldi. Öylesine bir maç olmadı. İki takım da temkinli oynamadı. Kaybetmemek için değil kazanmak için sahaya çıkmışlardı. Bir taraf kazanacaktı. Yakaladığı fırsatları daha iyi değerlendiren, daha kontrollü oynayan kazandı. Maçın hemen başında Serhat'ın nefis çalımlarla getirdiği topta Aurelio'nun vuruşunun direkten dönmesi Fenerbahçe için kırılma noktasıydı. O ana kadar pozisyonu olmayan Galatasaray daha sonra yakaladığı ilk 3 pozisyonla 3-0 öne geçiyordu. Mondragon üzerine gelen, gelmeyen, köşeye giden, gitmeyen her topu çıkardı. Arkadaşlarına moral verdi. Kurtarışlarıyla Fenerbahçe baskısının bunaltıcı hale geldiği dakikalarda Galatasaray'ı ayakta tuttu. Buna karşı Rüştü tıpkı Beşiktaş maçındaki gibi kalesine gelen 5 topun 4'ünde çaresiz kaldı. Kaleci faktörü bu kadar sahaya yansıyınca Fenerbahçeli oyuncular da oyundan düştü. Ama Luciano'nun golü ve ikinci yarının ilk 20 dakikasındaki pozitif futbol hem G.Saraylı taraftarları ürküttü hem Fenerbahçeliler'i umutlandırdı. Ve sahneye Kral çıktı. Önce boşa kaçışını izledik. Sonra topu alışını. Ardından sol ayağıyla müthiş vuruşunu. Kral, kupayı Galatasaray'a getirmişti artık. Sarı-kırmızılılar tarihlerindeki en parlak galibiyetlerinden birini alırlarken Fenerbahçeli bazı oyuncuların 3-1'den sonra maçı bırakmaları, Van Hooijdonk ve Alex'in fiziksel olarak tükenişleri, Tuncay'ın tek başına mücadelesi, Daum'un maçın en iyisi Serhat'ı oyundan alışı, hakem Tatlı'nın sıfır hatayla maçı tamamlaması dün gecenin önemli anlarıydı.
Fenerbahçe yıprandı Fenerbahçe, bu maçtan yıpranarak ayrıldı. Şimdi önünde çok kritik bir Ankaragücü maçı var. Orada alacakları sonuç ligi de etkileyebilir. Galatasaray ise bileğinin hakkıyla bir kupa kazandı. Lig için de moralini artırdı. Zaten büyük camialar bu yüzden büyüklerdir. Ne kadar düşseler bile toparlanmayı da zirveye çıkmasını da bilirler. Tertemiz bir maç oldu. Keyifli bir maç oldu. Her şeyden önce hiç kimsenin sonuca itiraz edemeyeceği bir maç oldu. Maçtaki tek çirkinlik Fenerbahçe Başkanı'na çok ağır şekilde küfür edilmesi ve buna hiçbir sorumlunun önlem alamayışıydı. Bir anons bile yapılmadı. Hani küfür yasaktı?
|