| |
|
|
Globalleşmeyi ıskalarsak ırgat ulus oluruz!
Dünya çapında önemli girişimleri olan bir işadamı anlatıyordu geçenlerde. Bir Ortadoğu ülkesindeki enerji santralını "Anahtar Teslimi" yapmak için anlaşmayı imzalamış. Bu tesisin projelerinin yapımını da ünlü bir Alman firmasına vermiş. Projenin ne safhada olduğunu görmek için Almanya'ya gitmiş. Bakmış ki o Alman firması da projenin hesaplarını ve çizimlerini Haydarabad'daki bir Hint firmasına vermişler. Sürekli internet başında Hintli mühendislerle konuşuyorlarmış. Bir gazetede de, California'daki bir şirketin 24 saat çalıştığı, çünkü Çin'de Şanghay'daki bir şirkette internet başında bulunanlarla temas halinde bulundukları anlatılıyordu. Çin'le ABD arasındaki saat farkı yüzünden, vardiyalarla, 24 saatlik çalışma modeli oluşturulmuştu iki şirkette de. Galiba The Wall Street Journal'de okudum. Dünya piyasalarında bazı mallar için artık "Çin Fiyatı" (China Price) diye bir kavram oluşmuş. Öylesine farklı ve ucuz fiyatlar veriyorlarmış ki Çinliler, dünya piyasaları da çaresiz bu fiyatları birim olarak almaya başlamış. Bu yeni dünyanın çoğumuz farkındayız. Sonuçları da kendi yaşamımızda görüyoruz neticede. Örneğin Avrupa şu anda üretmekten çok, sermaye ihraç eden bir kıtaya dönüşmekte. Bilgi ve iletişim çağı, bu yaşlı ve maliyetleri yüksek coğrafyanın sermayesini, dünyadaki gelişen ekonomilere yönlendirmekte. İşin en ilgi çekici yanı da, Avrupa sermayesi en fazla ABD'ye gidiyor. Çünkü Amerikan ekonomisi hem daha yaratıcı, hem daha üretken, hem de doların değeri düşük olduğu için her şey daha ucuz Avrupa'ya göre. Tabii bir de Amerika'daki hukuk ve sermaye düzeni çok güvenli ve istikrarlı. Bütün bu global gerçekler ortadayken, Türkiye'nin bazen Kuzey Kore, bazen da Küba gibi davranması ne kadar mümkün olabilecek? Yok efendim medyaya yabancı sermaye gelirse, milli çıkarlara aykırı yayınlar yapılabilirmiş. Yok efendim Telekom benzeri özelleştirmelerde yabancı sermaye bizim altyapımızı ele geçirirse, ulusal güvenliğimiz tehlikeye girermiş. Yok efendim yeni Ceza Yasası ile, dış kaynaklardan destek alarak ulusal çıkarları zedelediği tespit edilenlere hapis cezaları gelecekmiş. Önceki gün İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (İZSİAD) "İş Dünyası Paylaşıyor" toplantısının konuğu olan Ahmet Nazif Zorlu'nun söylediklerini altını çizerek okudum: - Yabancı sermaye gelecek bundan hiç kaçamayız. Global ekonominin içinde yerimizi alamazsak, ırgat gibi çalışan oluruz. Özelleştirmeyi 20 seneden beri yapamıyoruz. Devlet ticaretten elini çektiği vakit, yabancı sermaye gelecektir. Bizim kurumlarımızla gelip ortak olmak isteyenler var. Tabii ki kendi menfaatlerimizi düşüneceğiz, kendimizi sağlama alacağız. Biz grup olarak ArGe yatırımlarını artırmak zorundayız. Diyorum ki, Türkiye'nin gerçek gündemi bu konulardır. Çağ dışı gevezeliklerle, bir yüzyılı daha ziyan etmemeliyiz. Öncelikle eğitim sistemini bu yeni dünyaya uyarlı kadrolar yetiştirmek için reforme etmeliyiz.
|