Devlet büyüklerinin şaşırtan cesareti!
Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin ile TBMM Başkanı Bülent Arınç arasında başlayan söz düellosu siyasetin tansiyonunu yükseltiyor. Son yıllarda alışkın olmadığımız bir manzara ile karşı karşıyayız. Devletin en üst organlarının başında bulunan kişiler emekliliklerine birkaç ay kala yapılan törenlerde hükümete verip veriştiriyorlar. Hükümeti yerden yere vuruyorlar. Bazı Yargıtay başkanları, Yargıtay başsavcıları, YÖK başkanları, üniversite rektörleri emeklilik öncesi yapılan törenlerde ve son olarak da, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Anayasa Mahkemesi'ndeki törende yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan ve bakanları ile TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın gözlerinin içine bakarak sert eleştirilerde bulundu. Bu konuşma ile kamuoyuna da bir anlamda mesaj verdi. Başkan Bumin, eleştirilerinin bir bölümünde haklı olmakla beraber, zamanlamada hata yapmıştır. Törenlerde, yapılan bu tür konuşmaların yanlış olduğunu düşünüyor ve onlara sormak istiyorum: Bu tür eleştirilerinizi görevde iken neden yapmıyorsunuz da, emekliliğe birkaç ay kala yapıyorsunuz? Eleştirilerinizde haklı iseniz ki, bir çoğunda haklı olabilirsiniz, o zaman görev başında iken, yetkili bir kurumun başkanı olarak neden yapmıyorsunuz? Görev başında iken, bugün uygulamaları eleştirilen Başbakan Erdoğan ve bakanlarla aynı kişilerin ne kadar içli dışlı olduklarına az tanık olmadık. Hatta kendi kurullarında hükümete yakın olan kişilerle kurmaya çalıştıkları diyalog kamuoyunun hafızasından silinmedi. Görevde iken iktidarla kuzu sarması olacaksın, ayrılma vakti geldiğinde ise veryansın edeceksin. İşte buna kimse inanmaz. Görev başında iken, yapılan eleştiriler daha etkili olur ve kamuoyunda destek bulur. Emekliliğe çeyrek kala yapılan eleştiriler haklı da olsa destek bulmaz. Nedense yetkililere cesaret, emeklilik öncesi gelir.
|