Dipteki Masa
Veliefendi Hipodromunun Kır Kahvesinin sabahları Kır Kahvesi olduğu dönemde kapıdan girdiğinizde en sağda pencere önündeki masanın müdavimleri hep aynı isimlerdi. Zaten mekana gelenler, önce o masaya tekmil verir, selamını verir sonra ya bir iskemle çekip oradaki müthiş sohbete katılır yahut da ayrı bir masaya geçip tostunu ve çayını ısmarlayıp günün programını konuşmaya başlarlardı. O müdavim dediğim insanların birincisi Nuri Dürüst (Arnavut Nuri), ikincisi Yusuf Dikman, üçüncüsü Alber Barokas (Börek) dı. Diğerleri de hepinizin en azından programlarda isimlerini sıkça duyduğunuz isimlerdi. Yusuf ağabey bir dönem Komiserler Kurulunda da bulundu. Tanıdığım ender İstanbul Beyefendiler'inden biri idi. Önce o vefat etti. Eski Milli basketbolcu, Galatasaray'lı ama hepsinden önemlisi espri dolu hakiki Atçı Barokas daha sonra bizleri öksüz bıraktı gitti. En son da Pazar günü, o inandığından asla taviz vermeyen, kimseden çekinmeden aklına ve gözüne geleni söyleyen, para ve pulla hiç işi olmayan delikanlı insan Nuri Dürüst'ü kaybettik. Atçılık camiası ve özellikle o dipteki masada bir gün bile oturanlar bu üçlüyü hiç unutmayacaklar. Dipteki masa keyfini yaşayanlardan bir kısmı çok hasta ... Bir kısmı nüfus kağıdı eskimesinin verdiği rahatsızlıkları taşıyor. Bir kısmı ise ilerlemiş yaşına rağmen aslan gibi ... Allahtan ölenler için rahmet, yaşayanlar için uzun ömürler dilemek istiyorum. Bugünkü yarışlar ile ilgili ders sonucumuz aşağıda... Size de bahtınız açık, şansınız bol olsun dileğimi tekrarlamak istiyorum.
|