|
|
|
|
|
|
Kıyamet nükleer bir savaşla mı gelecek
Tevrat'a göre kıyamet alametleri dört konu başlığı altında toplanıyor. Bunlar savaş, doğal afet, iklim değişikliklerinin artması ve toplumda dejenerasyonun hız kazanması....
Tevrat'taki en önemli kıyamet alametlerinden "savaşlar" ile ilgili ayetlerden biri, okuyan herkese atom bombasını ve onun insanlar üzerindeki felaket etkisini hatırlatıyor. İşte insanların kendisine "acaba kıyamet nükleer bir savaş ile mi kopacak?" sorusunu sorduran Tevrat'taki ayet: "Rabb'in Günü geliyor ve senin çapul malını senin içinde pay edecekler. Çünkü milletleri Yerusalim'e cenge toplayacağım ve şehir alınacak ve evler alınacak ve evler yağma edilecek. (Zekarya, 14/1-2) Ve bela şu olacak, o bela ki... Ayakları üzerinde dururken etleri eriyecek ve gözleri çukurları içinde eriyecek ve ağızlarında dilleri eriyecek. (Zekarya, 14/12)
TEVRAT'TAKİ KEHANET! Kıyamet kopmadan doğal afetler ve iklim değişiklikleri olacak diyen Tevrat da kıyamet anını diğer dinler gibi yine göksel olaylara bağlıyor. "Bütün memleketi viran etmek için, Rab ve gazabının silahları uzak bir diyardan, göklerin ucundan geliyorlar" (İşaya, 13/5) diyen Tevrat, kıyamet ile Tanrı'nın tüm dünya üzerinde bir olacağından bahsediyor. Tevrat'ın, Mezopotamya dünyanın en zengin tarım bölgesi olduğu zamanlar indirildiği göz önüne alınırsa kıyamet konusunda ne kadar ciddi olduğu anlaşılıyor. Çünkü Tevrat'ın Mezopotamya ile ilgili şu kehaneti tutmuştu: "Ve Rab Sodom'u ve Gomorra'yı yıktığı gibi ülkelerin izzeti, Keldaniler'in gururunun süsü olan Babil de öyle olacak. Orada çölün yabani hayvanları yatacak ve onların evleri baykuşlarla dolu olacak. (İşaya, 13/19-22)
DEJENERASYON Tevrat'ın kıyamet alameti olarak değerlendirdiği son bir konu da toplumsal dejenerasyon... Toplumsal yaşam değerlerindeki dejenerasyon ve benmerkeziyetçi bir yaşam standardının benimsenişi kıyamet öncesi yaşanacak net bir olgu gibi lanse ediliyor. İşte Tevrat'ın toplumsal dejenerasyonu kıyametin habercisi olarak işaret ettiği ayet: "Ve çocukları onlara reis edeceğim ve küçük çocuklar onlara saltanat edecekler. Ve kavm karşılıklı birbirine ve herkes komşusuna gadredecek; çocuk ihtiyara karşı ve alçak adam itibarlıya karşı hayasızca davranacak... Ey kavmim sana yol gösterenler seni saptırıyorlar ve yürüyeceğin yolu bozuyorlar." (İşaya, 3/4-5, 12) Yazar Ergun Candan'a göre Yahudi ezoterik kayıtlarında "dünya yaşamı", her şeyin Tanrı'dan kaynaklandığı ve sonundaO'na döndüğü bir sürecin çeşitli aşamaları olarak sembolize ediliyor. "Buna bağlı olarak Tevrat'ta kıyamet her şeyin sonu değil tam tersine özgürlüğe kavuşulacak günler olarak değerlendirilir" diyen Candan Yahudi simgeselliğinde 7 rakamının önemine dikkat çekiyor. İnsanlığın dünyadaki yaşamının Tevrat'a göre yedi ve katlarıyla belirlenen periyodik bir sürece bağlı olduğunu öne süren Candan, bu hususla ilgili Tevrat'tan şu ayeti örnek gösteriyor: "Ve kendin için yedi yıl sebtlerini (haftanın yedinci günü), yedi kere yedi yıl sayacaksın ve kendin için yedi yıl sebtlerinin günleri, kırk dokuz yıl olacak.. Ve ellinci yılı takdis edeceksiniz ve memlekette, orada oturanların hepsine azatlık ilan edeceksiniz, sizin için yubil olacak, sizden her biri kendi aşiretine dönecek. Bu ellinci yıl size yubil (azatlık) olacak." (Levililer, 25/8,10- 12)
RAB BİLGİSİ YAYILACAK 40 sayısının tüm ezoterik öğretilerde sabrın ve bekleyişin sembolü olarak geçtiği dikkate alındığında Yahudi ezoterizmine göre şu an 40. devre içine girmiş bulunuyoruz. 40. devre yukarıdaki ayette belirtilen 50. yıl, yani azatlık yılıyla çarpılınca ise milenyum diye de adlandırılan 2000 yılı ortaya çıkıyor. Tevrat'ın azatlık yılı diye adlandırdığı bu yıl ezoterik inanışa göre kıyametin başlangıç yılı. Tevrat ayrıca kıyametin aydınlanma ve uyanma çağı olacağını ve dünya üzerindeki birçok dengenin kıyametle değişerek Rab Bilgisi'nin tüm dünyaya yayılacağını şöyle anlatıyor: "Ve Rabb'ın ruhu hikmet ve anlayış ruhu, öğüt ve kuvvet ruhu bilgi ve Rab korkusu ruhu onun üzerinde kalacak... Ve gözlerinin gördüğüne göre hükmetmeyecek ve kulaklarının işittiğine göre karar vermeyecek fakat fakirlere adaletle hükmedecek ve memleketin hakimleri doğrulukla karar verecek ve dünyaya ağzının değneğiyle vuracak ve kötüyü dudaklarının soluğu ile öldürecek. Ve kurt kuzu ile beraber oturacak ve kaplan oğlakla beraber yatacak ve buzağı ve genç aslan ve besili sığır bir arada olacak ve onları küçük bir çocuk güdecek. Çünkü sular denizi nasıl kaplıyorsa, dünya da Rab bilgisi ile dolu olacak." (İşaya, 11/2-9)
|
|
|
|
|
|
|
|
|