|
|
|
|
Sıkıyor mu? diyecek çok ses getirecek
Kadir İnanır, peruklu reklam filminin ardından Profilo'da özlenen sert imajına kavuştu. İlk bölümün çok beğenildiğini söyleyen İnanır, "İkinci bölümde 'Sıkıyor mu?' diye bir laf var, çok ses getirecek!" diyor.
* Reklam filminiz beğeni topladı. Size de ulaştı mı bu beğeniler? Ulaşmaz mı? Telefonlarım kilitlendi. Tanıdık, tanımadık herkes arıyor, tebrik ediyor. Bu reklam diğerlerinden daha büyük ilgi gördü. Önümüzdeki hafta ikinci bölümü yayınlanacak. İkinci bölüm bir yayınlansın, bu beğeni ikiye katlanacak. İkinci bölümde "Sıkıyor mu?" diye bir laf var. Bu laf daha da ses getirecek.
* Bu reklamda sert imajınıza geri döndünüz. Bonus Card reklamında peruk takmanız, ilginç bulunmuştu... Ben aktörüm, rol yapıyorum. Gelen teklifleri değerlendiriyorum, uygunsa oynuyorum.
* Bu reklam filminin senaryosunda sizin parmağınız olduğu iddia ediliyor... Hayır kesinlikle yok. Bu bir imaj reklamı. Zaten Kadir İnanır olarak oynuyorum reklamda. Bu firmanın tercihi. Onlar, beni böyle görmek istemişler. Ne senaryoya ne de başka bir şeye müdahalem oldu. Hiçbir şeye karışmadım. Çıktım oynadım.
SIRRIM DELİKANLI OLMAK
* Bakışlarınızla ortalığı darmaduman ediyorsunuz. Bu bakışlar kadınları da etkiledi değil mi yıllarca? Sadece kadınları etkilemedi. Delikanlıları da etkiledi. Herkes korktu, çekindi bu bakışlardan.
* Neydi bu bakışların sırrı? Bakışlar önemli değil. Önemli olan bakışların nereden beslendiği.
* Nereden beslendi, bakışlarınız? İyi insan olmak, delikanlı olmak, dürüst olmak, yalan söylememek, mert olmak, cesur olmak. İşte bakışların beslendiği yerler bunlar. Tüm bunlar bu bakışlarda toplanıyor.
* Reklam filminden ne kadar aldınız? Rakam vermeme gerek yok ama hatırı sayılır bir ücret aldığımı söyleyebilirim. Ayrıca şunu da söyleyeyim; bu reklam filminin maliyeti çok yüksek. Kısacık reklam filminin maliyeti sinema filmi maliyetini buldu. Yani çok ciddi ve kaliteli bir iş bu.
* Halen daha büyük paralar karşılığı, büyük projelere imza atıyorsunuz. Bu aşamaya nasıl geldiniz? "Pazarlama box ofis'i" en yüksek oyuncu olduğum bir gerçek. Bu mesleğe gireli 36 yıl oldu. Başladığım günden beri asla geriye düşmeyen bir grafiğim var. Sanatçı kariyerim ayrı bir konu. Bir defa yaptığın işin sorumluğunun bilincinde olacaksın. İş disiplinini tam olarak uygulayacaksın. En önemlisi oyunculuktan başka işin olmayacak. Yaşamımın varlığı olan bu mesleğe o kadar özen, o kadar dikkat gösteriyorum ki, bu yaptığım işlere savunduğum değerlerle beraber çok olumlu yansıyor. Oradan da halka gidiyor. Sosyal yaşamda da toplumun değer yargılarını asla zedelemeyen bir yaşam biçimi oluşturursan halk sana o değeri veriyor.
ZAFER AKBAŞ MAGAZİN
|
|
|
|
|
|
|
|
|