kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Günaydın
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Balcicek Pamir @ SABAH
 
Gözler asla yalan söylemiyor hatta fazla açık veriyor
Hayatı test etmek
Herkes katalog peşinde, iyi mi?
Türklere de sormuşlar...

Gözler asla yalan söylemiyor hatta fazla açık veriyor

Çocukların iki yaşına kadar mutlaka göz doktoruna gitmesi gerekiyor. Gözler vücudun adeta bir aynası

Her şey bir Macar öğrencinin evinde bacağı kırık bir baykuşu tedavi etmesiyle başlamış. Doktor baykuşun gözlerinde siyah bir çizginin oluştuğunu fark etmiş. Zaman geçip baykuş iyileştikçe, gözünün içindeki siyah çizgi beyazlamış ve en sonunda küçük bir noktaya dönmüş. Baykuş iyileşmiş, ona bakan çocuk büyümüş ve doktor olmuş. O gün baykuşun gözünde gördüğü siyah çizgiye zaman zaman hastalarında da rastlamaya başlamış. 1881 yılında Ignatz von Peczely isimli bu doktor, hastalıklarla gözün irisindeki çizgilerin bağlantılı olduğu buluşunu açıklamış. Buluşu büyük ilgiyle karşılanmış. 1950 yılında Amerikalı bir başka doktor Dr. Bernard Jensen, gözdeki irisin detaylı bir şemasını çıkartmış. Şemada iristeki noktaların vücudun hangi bölgesiyle orantılı olduğu açıkça ortaya konmuş. Yani uzun lafın kısası gözlerimiz her şeyin aynası.

***

Göz doktoru Bozkurt Şener bir röportajında diyor ki "Gözdeki lekeler, renk değişimleri vücudumuzdaki bazı sorunların habercisi olabilir. Bu bilime iridoloji denir. Gerçekten de çok önemlidir. Çocukların 2 yaşına gelmeden önce mutlaka bir göz doktoruna gitmeleri gerekir. Gözler bize dair çok önemli bulguları ortaya koyar." Yani bu kadar önemli gözlerimiz. (Röportaj doktorun mesleğinden çok özel hayatı hakkında olduğu için bu konuda soru sorulmamış, ben de konuyla ilgili küçük bir araştırma yaptım.) Bir iridolojiste gittiğinizde irisinizin fotoğrafı çekilebiliyor. İris gözbebeğimizi çevreleyen ve gözümüze rengini veren bölüm. Gözdeki iris tabakası, Amerikalı doktorun şemasında 50'li yıllarda dilimlere ayrılmış. Ayrıca iç içe geçmiş 6 adet halkadan oluşuyormuş. En içteki birinci halka mideyi işaret ediyor. İkincisi bağırsaklar; üçüncüsü kan ve lenf sistemi; dördüncüsü salgı bezleri, organlar; beşincisi ise kaslar ve iskelet ile bağlantılı. En dıştaki altıncı ve son halka ise deri ve dışkıyla ilgili problemleri yansıtırmış. Sol gözün irisi vücudun sol tarafını, sağ göz ise sağı gösteriyor.

***

Aynanın önünde kendinizi paralamayın, bunları bizim anlamamız zor. Ama bizim fark edebileceğimiz detaylar da var. Örneğin, beyaz noktalar stres habercisi olabiliyormuş. Ya da irisin çevresi aşırı siyah olursa cildinizdeki toksinleri atamıyorsunuz demek. Sıkı ve parlak gözüken bir iris güçlü bünyeye sahip olduğunuzun bir göstergesiymiş. Yani sabah kalkıp aynaya baktığınızda gözlerinizde rutin dışı bir renk fark ederseniz, diyorum ki bunu ciddiye alın. Hani bazen gözünün feri kaçmış deyimi kullanılır ya, o hesap. Eğer gözleriniz pırıl pırılsa, her şey yolunda demektir.

***

Bozkurt Şener röportajının bir yerinde diyor ki "Eğer tecrübeliyseniz gözlerden o insanın karakteri üzerine yorum yapmak mümkün." Yıllarca psikolojide gözlerini kaçıranla size dümdüz bakanın farkını okuduk. Öyle karakter tahlilleri yapmaya çalıştık. Yani artık herkes biliyor konuşurken gözünü kaçıran kişinin doğruyu söylemediğini. Peki ya gözünüzün içine çekinmeden bakanlar? Artık uzman bir göz doktoru karşısındakinin nasıl biri olduğunu sadece gözüne bakarak anlayabiliyor. Müthiş değil mi? Yoksa korkutucu mu? Fazla mı açık veriyoruz yoksa?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ecevit kuru pasta değil kestaneli yaş pasta yiyor   / 17-04-2005
 Gözler asla yalan söylemiyor hatta fazla açık veriyor   / 10-04-2005
 Bir pazar sabahı Yıldız Parkı   / 27-03-2005
 Sen sigaraya tekrar başla   / 20-03-2005
 Sana mı kalmış yani bu dünyayı değiştirmek?   / 13-03-2005
 Türk halkı kan istiyor kan   / 06-03-2005
 Reha Muhtar manşet olmalıydı   / 27-02-2005
 Tamam elime düştün işte   / 20-02-2005
 Bu Türkler de çok oluyor (2)   / 13-02-2005
 Hıncal ağabey nefesimizi kesiyor   / 06-02-2005
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Herkesin diyeti kendine
Bir kilo yağ ne demektir? 7 bin...
MEHMET ALTAN
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu....
Çok yakın birisine...
ÖNCEL ÖZİÇER
Kafam sağlam değil ki, vücudum olsun!
Hiçbir zaman...
REFİK DURBAŞ
Yazmak dünyayı değiştirir
Çin, Polonya, Somali, İspanya,...
TURGAY NOYAN
Marmaris'e bekliyoruz
Geçtiğimiz pazar, açık...
KAZIM KANAT
Turgut Özal'ı kimler zehirledi?
Beni gece yarısı yanına...
Pistte daha heyecanlısı yok
Pistte daha heyecanlısı yok
Formula 1 yarışının da yapıldığı Hockenheim'da heyecanı son tura...
İş jetlerine özel yeni terminal
İş jetlerine özel yeni terminal
Atatürk Havalimanı'nda özel uçakla seyahat edecek yolculara yönelik...
Evde kendinizi tedavi edin
Basit hastalıklarda doktora koşmanıza gerek yok. Soğuk...
Prostat sorunu sekse engel değil
Erkekler orta yaşla birlikte prostat şikayetleriyle karşı karşıya...
Buyurun Japon sofrasına
Japonya'nın İstanbul Başkonsolosu Yoshikawa'nın öğle yemeği davetinde menüde ev...
Kardinal'in devrimci aşçısından mutfak duaları
Maestro Martino, Kardinal'in dillere destan San Lorenzo Sarayı'nda aşçı oldu.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.