kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Semerkand'da Hayyam'ın bağları
Semerkand'da Hayyam'ın bağları


Yemyeşil bir şehir. Suyu bol, şarabı bol, yiyeceği bol... Kadınları ise öyle cilveli ki gördükten sonra Türkiye'deki hiçbir kadının dansetmeyi bilmediğini teslim edeceksiniz.

Orta Asya seferimiz sürüyor. Bir "Şark Masalı'ndan" günler bunlar. Gerçek anlamda bir turizm olmadığından, henüz kitle turizminin tarümar etmediği el değmemiş yerleri dolaşıyoruz. Her şey, her yer, nasılsa, bir zamanlar nasıl idi ise öyle duruyorlar neredeyse. Aslını isterseniz hem Semerkand hem de Buhara'da havaalanı da var. Ama uluslararası havayolları uçmuyorlar. Dolayısıyla Taşkent'e uçuyorsunuz. Sonrası ya karayolu ile ya da trenlik. Taşkent'ten sabahın erken saatlerinde yola koyuldunuz mu, geç öğlene Semerkand'a ulaşıyorsunuz demiştik. Şehre giden herkesin görmesi elzem mahalleri koşuşturarak tavaf etmekteyiz. Rejistan Meydanı, Gur-Emir Mozolesi, Şah Zinda Mezarlığı, Bibi Hanım Medresesi. Bunları gördünüz mü Semerkand'ın dünyevi-uhrevi zenginliğini öğrenmiş oluyorsunuz. Ama bir şey daha var. O da Uluğ Bey Rasathanesi. Dönemin astronomisine damgasını buran "Uluğ Beg"in dünyasını ziyaret etmelisiniz. Vakıa bir zamanlar dünyasının önde gelen rasathanesinin artık yükselen duvarları, mimarisi okunamıyor. Ama ne gam. Burası bir ziyaretgah/namazgah gibi. Şayet saatler ile, zaman ile, temeli Fatih Sultan Mehmet zamanında atılmış "Türk Astronomi Okulu" ile ilgilenmiş biriyseniz, Uluğ Bey'in dev "Sekstan"ının yanı başında bulunmak kadar heyecan verici bir şey olamaz. Neden mi? Buranın inşaında başrol oynadığı kesin Ali Kuşi daha sonra Topkapı Sarayı'na gelerek İstanbul'daki "okulu" kuracaktır da ondan. Nereden nereye... Zaten bu büyük yolun banisi Uluğ Bey ne demişti? Cetvellerinin girişinde Kuran'ın ayeti yer alır: "Bıraktığımız izler ne olduğumuzu gösterir." Büyük savaşçı Timur'un torunu Uluğ Bey daha çocukluğunda kalıcı olanın bilim ve sanat olabileceğini farketmişti. Çok sonraları ona atfolunan şu görüşün çarpıcılığına dikkat: "Dinler sis gibi dağılıyor imparatorluklar çözülüyor ama alimlerin çalışmaları ebediyyen baki kalıyor."

HER ŞEY YETİŞİYOR
Bugün o sekstanın karanlık çukuruna düşen parlak ışık hüzmesi sanki bilim ve sanatın bu büyük hamisinin ismini aydınlatmak için orada! Tien Şan Dağları'ndan doğduktan sonra, batıya doğru 600 km. devam eden Zeref Şan Nehri'nin suladığı Semerkand suyun bolluğu nedeniyle her zaman yemyeşil bir şehir olmuş. Sular azaldı, nüfus çoğaldı ama bugünün kenti dahi yeşil bir kuşakla çevrili. Pamuk, buğday, arpa ve pirinç ziraatı yapılıyor. Özellikle kavun ve karpuz için orada eskiden beri süregelen merak çok belirgin. Eski dönemde ayrıca bağlar da yaygınmış. Şarapçılığın o dönemde günlük hayata yansıyışına geçen hafta değinmiştik. Peki bu kadim tarım toprakları mutfağa neler getiriyor?

ESNAF LOKANTALARI
Bugünün Semerkand'ında sofraya gelenler şunlar: Muhtelif turşular, taze kişniş, taze soğan, sarmısak, tere, roka lezzetlerinin tarifi olmayan envai çeşit yeşillik; artık bizde eser miktarda dahi kalmayan kendi tadında domates, biber, salatalık, acur. Takiben çorba, et, pilav. Hiç söylemeye hacet yok, her şey çok yağlı. Yağlı size ne anlatıyor bilemiyorum. De facto şu: Çok çok yağlı. Eğer bu malzemede benim gibi tutumlu durmak istiyorsanız, sakın "Az yağlı" demeyin. "Hiç yağ istemiyorum" demelisiniz! Ancak o zaman kabul edilebilir bir miktar gelebilir önünüze! Peki bu yemekler nerede yenilir? Önerim hallice bir esnaf lokantası bulup öğle yemeğini orada mahalli nüfus ile birlikte yemeniz. Bu sizi lüzumsuz turistik muameleden azad edeceği gibi hakiki mutfak dediğimiz eksene oturtacaktır. Üstelik hemen aynı yemeği akşama abartılmış bir dekorasyon ve ağzına kadar açılmış bir müzik eşliğinde ağzınızın tadı kaçarak yiyeceksiniz. Neden mi? Adet öyle. Bizde de var ya, hem yiyip, hem "oynayarak", akşamı safa ile geçirmek İşte o fasıldan. Şunu da söylemeden geçemeyiz. Özbek kadınların edasını, cilvesini gördükten sonra, Türkiye'deki hiçbir kadının dansetmeyi bilmediğini teslim edeceksiniz. Ertesi sabah. Yolcu yolunda gerek. Ama Semerkand'dan ayrılmadan son bir ziyaretimiz var: Efrasiyab. Kentin batı çıkışındaki arkeolojik sit alanı. Doğu İran efsanelerindeki meşhur krala atfen adlandırılan mahaldeki kazılar halen sürüyor. Çok katmanlı bir açık hava müzesi gibi İskender de var, Soğdaklar da orada. Burası hakim bir tepe. Edgar Allan Poe'yu hatırlıyoruz: "Ve şimdi, bakışlarını Semerkand üzerinde gezdir! O, yeryüzünün kraliçesi değil mi? Tüm kentlerin kaderini ellerinde tutmuyor mu?" Artık istikametimiz Buhara.
DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Zihin gelişimi için erken eğitim şart
 3000 yıl yaşamak hayal olmaktan çıktı
 Suriye ve Lübnan'da Osmanlı mührü
 Plazma ya da LCD, mesele bu
 İmamlara şan dersi
 Kırmızı şapkalı kız masalının kahramanı
 Özgür kayakçıların yeni sporu
 Modern sanatlara bir adres daha
 Resimlerini yemesinler diye fareleri beslerdi
 Büyücü erdi muradına
 Biraz fado bir yudum bagaço
 Klasikleşmiş lezzet kaleleri
 Sıcak, samimi, iyi aşık
 Reza Badiyi
 İlk kurşundan son kurşuna Çanakkale
 Schumi'nin ezeli rakipleri
 Kızılderili flütünde bir Türk
 Gurbetçiler depresyonda
 Parfümün yüzlerce yıllık serüveni
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Bir pazar sabahı Yıldız Parkı
Tatile ihtiyacım var.
MEHMET ALTAN
Heykeller sevişir mi?
Bu benim için bir sürpriz ve...
ALİ POYRAZOĞLU
Olmak ya da olmamak
Yeni, hiç oynanmamış, bana özel...
ÖNCEL ÖZİÇER
Erkektir, üzülür de, ağlar da!
E biliyoruz zaten... Biz...
KAZIM KANAT
Golü hangi ayağınla kaçırdın?
Adanalı Özden'i bilir...
REFİK DURBAŞ
Saint-Joseph'te dayanışma
Frankofoni Haftası 1988'den...
Zordaki Swiss'i Lufthansa uçuracak
Zordaki Swiss'i Lufthansa uçuracak
Uzun dönemdir ayakta kalma mücadelesi veren Avrupa'nın en gözde...
Halka açık 'fondue' tadında demokrasi
Halka açık 'fondue' tadında demokrasi
Tıkır tıkır işleyen hayatıyla İsviçre'de tarafsızlık siyaseti hala...
Güzel hayaller beyni rahatlatır
Depresyonda mısınız yoksa depresyona girmek üzere misiniz? Dr. Tanju...
Vivaldi yemeğe lezzet katar
Sofrada Barok müzik ya da alaturka dinlenir. Ama müzikle yemek arasında denge...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.