 |  |
Lady D (2)
Sanıyorum Lady D'nin ünü benimkini aştı. Ve umarım bu Rocky XVII kıvamına dönüşmez. Özellikle bayan okurlar Dilber'in ne kadar sevimli olduğunu, ne kadar işini iyi yapmaya çalıştığını ve bu nedenle yaptıklarını anlayışla karşılamam gerektiğini yazmışlar. Tabii sitcom tadında yazınca "aman ne tatlı" demek kolay. Kadınların kadınlara yaptıklarını az buçuk bilirim. Eğer Dilber onların hayatında olsaydı, sırtına füze bağlayıp, uzaya gönderirlerdi... Dilber'in maceralarını yazmak istemiyorum. Üç yıl geçmiş olmasına rağmen bana sürekli Mahsun demesini de yazmak istemiyorum. Dilber'i her yazdığımda bilin ki evimle, sakin yaşantımla ilgili olumsuz eylemler gerçekleşmiştir. Ve evimde olumsuz gelişmeler yaşanmaya devam ediyor... Lady D kod adlı Dilber sağa sola savrulmuş, kutularından çıkarılmış CD'lerimi yerleştirmiş. Arada bir gerçekten çok fena dağılırlar ve yerleştirmek için yarım günümü harcarım. Dilber'den böyle bir talebim olmamasına rağmen topa girmiş... Sağolsun... Ufak bir sorun var ama: Deep Purple CD'sini açtığımda içinden Scorpions çıkıyor. Scorpions'un içinden -bu kimin CD'si ya?- Celine Dion çıkıyor. Ve bu kaos artı sonsuza dek sürüyor. Bu arada Celine Dion hangi koşullarda arşivime girmiş bilmiyorum. Veya konuyla ilgisi olan bay/bayan evime nasıl girmiş onu da bilmiyorum... Devam... Bozuk, kapağı açılmayan çamaşır makinemin olmayan bağlantılarını yaptırmış. Bu internet bağlantısı olan ama ekranı olmayan bir bilgisayar gibi. Ve bunun için tesisatçıya çoook para ödemem gerek. Tüm pantolonlarım ütülenmiş. Ama hepsinin belden paçaya uzanan bir orta çizgisi var artık. Babamın pantolları gibi... Sağ olsun yatak örtümü de değiştirmiş. Ama örtünün yerine koyduğu, bir tür Hint yapısı kilim. Çok ince ve büyük. Hani yere serersiniz ve üstüne minder falan atıp bezersiniz. Kıçı başı ayrı oynar, kayar, bi' halta yaramaz. Onlardan işte. Nereden bulup çıkardıysa artık... Ha bu arada muhteşem gövdemde kısmi kaşıntılar tespit ettim. Kilime yerleşmiş mikroskobik organizmalar korkarım yatağımı istila etmiş durumda. Yazarken yoruldum... Ve artık eve her girdiğimde korkuyorum. Peter Sellers'ın Pembe Panter serilerindeki uşağı Kato'yu sanat severler hatırlayacaktır. Baba eve her girdiğinde Kato'nun kurduğu tuzak ve zokalardan perişan düşer ama onsuz da yapamaz. Galiba gidişat bu yönde. Ve belki ben de Dilber'e minik tuzaklar kursam hayat daha eğlenceli olur mu diye düşünmeye başladım.
|