|
 |
 |
 |
  |
|
Troyka'ya servis
Erdoğan'a göre kadınlara dayak olayı AB Troykası'nı kışkırtmak için planlandı.
Başbakan Erdoğan polisin İstanbul'da kadınlara şiddet uygulaması olayıyla ilgili olarak "provokasyon" dedi ve medyanın durumu çok abarttığını öne sürdü. Erdoğan provokasyona kanıt olarak 8 Mart'ın 6 Mart'ta kutlanmak istenmesini gösterdi.
Milli basınım düşünmüyor
Avrupa'nın 8 Mart dayağına tepkisinden Türk basınını sorumlu tutan Erdoğan, "Benim milli basınım hiç düşünmüyor, Avrupalı'ya adeta servis yapıyor" dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Dünya Kadınlar Günü nedeniyle gösteri yapanlara polisin sert müdahelesi üzerine Avrupa'nın tepkisini değerlendirirken, yine medyayı suçladı. Erdoğan, Madrid Kulübü tarafından İspanya Kralı Juan Carlos himayesinde düzenlenen Uluslararası Demokrasi Terörizm ve Güvenlik Zirvesi için Madrid'e hareketinden önce, Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, burada bir gazetecinin 6 Mart'ta İstanbul'da Dünya Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen gösteriye katılanlara polisin biber gazı ve copla müdahalesine Avrupa'nın tepkisini hatırlatması üzerine, "Tabii bunu önce bizim medyamız çok abarttı. Bunu çok açık ve net ortaya koymak lazım'' dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
BATI'DA DA VAR "Adeta sanki Avrupalı'ya buradan servis yapılıyor. 6 Mart'ta açıklanan bu bildiri neyle alakalıydı? Eğer Dünya Kadınlar Günü ile ilgiliyse, Dünya Kadınlar Günü 8 Mart'tı, niye acaba 8 Mart'ta bu açıklamalar yapılmadı da 6 Mart'ta yapıldı, diye bunu benim basınım, milli basınım niye düşünmüyor? Çünkü 7'sinde Troyka toplanıyordu ve Troyka toplantısından önce adeta bu olay provake ediliyordu ve bir yerlere servis yapılıyordu. Kaç kişi bir araya geliyor, bilemediniz yüz kişi... Ve basın bildirilerini açıklıyorlar... Herhangi bir olay var mı, o esnada? Yok. Ama burada polisimizin duygusal davrandığı anlar olabilir. Ama bunlara da baktığınız zaman çok çok ciddi boyutlarda olmadığını görüyoruz. Polisimizin bu davranışları, bu hataları da şu anda İçişleri Bakanlığımız tarafından zaten takibat altına alınmıştır. Peki Batı'da bunlar olmuyor mu? Niye acaba bizim yazılı ve görsel medyamız Batı'da olanları ve dünyanın değişik yerlerinde olan olayları anlatmıyor? Niye Avrupa Parlamentosu bu tür olayları değerlendirmeye almıyor? Dert başka, sıkıntı başka."
NİYE HEP KIZILAY? "Özgürlük kendi isteklerini dile getirirken, bir başkalarına zarar vermek değildir, esnafı ürkütmek, trafiği durdurmak, halka korku vermek değildir. Gelirsiniz, isteğinizi yasal olan yerlerde yaparsınız, ama siz yasal olmayan yerleri bu şekilde zorlamaya kalkarsanız, o ülkenin bir defa yaşamını, o ülkedeki mutluluğu, huzuru tehdit edersiniz. Burada el birliği içinde olmamız lazım." "Ankara'da Kızılay'da sık sık eylem var. Niye Tandoğan'da yapmıyorlar? Kızılay'daki esnafımız hafta, ay geçmiyor ki cam-çerçeve yenilemesin. Bedelini eylemi yapanlar ödüyor mu? Tandoğan'da yaparsa çünkü can acıtma veya oradaki bedeller, faturalar ağır olmayacağını bildikleri için Tandoğan'da değil. Olay bu kadar basit.''
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|