| |
Özel uçuş okulları ölüme davetiye mi çıkarıyor?
Hava şehitlerimizle ilgili dünkü yazıma çok duygusal çok anlamlı yanıtlar geldi. Başta Hava Kuvvetleri Komutanımız Orgeneral H. İbrahim Fırtına olmak üzere çok sayıda yüksek rütbeli hava subayımız, sanatçılar, sporcular, meslektaşlar ve yurttaşlar hem tebrik edip hem de o sıcacık duygularını aktardılar. Belli ki o iki yiğit kardeşimiz göklerden gönüllere indiler gerçekten de. Sektör canlansın ama Bu arada bir de önemi yüksek bilgi notu geldi, Aykut Güral adlı okurumuzdan. Hayli ciddi bir sorunun altını çiziyor ve diyor ki; "Savaş Bey havacılığa olan ilginizi bildiğim için size yazıyorum. Bu söyleyeceklerim çok çok önemli." Ardından da sıralıyor sorunları. Diyor ki: "Savaş kardeşim. Size bu yazımda benim ve benim gibi birçok pilot arkadaşımın tedirgin olmasına yol açan bir durumu açıklığa kavuşturmak istiyorum. Konu, havacılık, daha açıkçası pilotluk mesleği. Son zamanlarda havayollarınca yapılan uçak alımları ve uzun yıllardan beri durağan bir halde olan havacılık sektörünün canlanması başta beni ve arkadaşlarımı oldukça sevindirmişti. Emekli hava subayları Ama bu durum yanında çeşitli problemleri getirdi. Havayolu şirketlerinin gerçekleştirdiği uçak alımları doğrultusunda büyük bir pilot açığı doğdu. Bu açığı kapatmak için elbette ki birçok çözüm yolları var. Birinci yol: Hava Kuvvetleri'nden emekli pilotlar aldıkları ciddi eğitim ve tecrübenin ardından sivil havacılığın gerekliliklerini de yerine getirdikten sonra mesleklerini başarıyla sürdürebiliyorlar. Sayıca fazla olmaları dolayısıyla sektördeki pilot açığını büyük ölçüde kapatabiliyorlar. Eskişehir tamamdır İkinci yol: Anadolu Üniversitesi Pilotaj Bölümü. Bu mesleğe yönelik üniversite bünyesinde ciddi teorik eğitim ve yine ciddi koşullarda uçuşları kapsayan 4 yıllık bir akademik eğitimin sonunda pilot lisanslarını almaya hak kazanıyorlar. Bu okul maalesef ki yılda ancak 10 öğrenci alıyor ama hak ettiği şekilde de eğitimlerini veriyor. Ya tutmazsa Üçüncü yol: Uçuş Okulları. 12-18 ayı kapsayacak şekilde paralı olarak eğitim veriliyor. Türkiye'de sayıları gittikçe artmakta. İşte bizleri rahatsız eden durum da burada başlıyor. Bu uçuş okullarının bazıları gerçekten bu işi ciddiyetle yapıyor ama bir kısmı için bu lafı söylemek mümkün değil. Eğitimi çabucak bitirebilmek için birçok şey es geçiliyor. Yani öğretiliyormuş gibi gösterilerek aslında birçok şeyden bihaber pilotlar yetiştiriliyor. Sanki sadece lisans için gerekli olan uçuş saatini doldurmak için çalışılıyor. Kasmadan eğitim Öğrenciler de memnun tabii, zorlamadan, kasmadan meslek ediniyorlar. Bu mesleğin belli standartları olmak zorunda, var da zaten. Bu eğitimler Avrupa ülkelerince kabul edilmiş JAR adı verilen kurallar doğrultusunda yapılmalı. Verilecek teorik bilgi yapılan uçuşların içerikleri bu standartları kapsamalı. Yine belirtiyorum, bu şartları sağlayan birçok yer de var ama ya sağlamayan yerler? Sadece uçağı alıp kaldırıp indirmekle pilot olunamıyor maalesef. Teknolojinin hızlı gelişimiyle günümüz uçaklarında da artık birçok işlem bilgisayar donanımlarıyla sürdürülüyor. Uçak ve insan Bu yüzden artık her şeyin daha kolay olduğu görüşü de hakim olabilir bu mesleğe uzak çevrelerce. Evet, birçok konuda işlerimizi kolaylaştırdığı da bir gerçektir. Ancak havada meydana gelen herhangi bir acil durumda olayı algılaman, doğru çözümü bulman ve çözümü aynı doğrulukla uygulamaya koyabilmen gereklidir ki; işte başarılı pilot dediğimiz burada kendini gösterir. Sahip olduğu teorik bilgiyi zor koşullarda kendini kaybetmeden, gerektiği kadar hızlı ve doğru bir şekilde uygulamaya koyabilmeyi, uçağını ve kendisi dahil arkasındaki belki de 200 kişinin hayatını kurtarabilmeyi gerektirir pilotluk.
Parası olana Pilotluk mesleği artık öyle bir görülüyor ki; 'herkes bu mesleği yapabilir.' Basında ' pilot olmak artık çok kolay' şeklinde haberler yapılıyor. Üniversite mezunusun ama iş bulamadın mı gel pilot ol. 'Meslek edinemedin mi? Oku Açık Öğretim'de, gel bastır parayı sözüm ona sana uçmayı öğretsinler, versinler eline lisansı git çalış. Hatta üniversite okumaya bile gerek yok. Kolay olmamalı Meslek edinemeyen, ÖSS'den herhangi bir bölüm kazanabilecek puanı dahi alamayan insanlar pilot olabiliyor artık. O kadar kolay yani. Tabii parası olana! Ama insan hayatı bu kadar ucuz değil. Yine de bizleri asıl korkutan şey gelecek. Şu anda her şey çok hızlı gelişiyor ve belki de birçok insan ne olduğunun bilincine bile varamadı, ama bir gerçek var ki gelecekte bizleri hiç de güzel şeyler beklemiyor. Belki önümüzdeki birkaç yıl kaptanlarımızın tecrübeleriyle bu pilotların eksikleri kapatılabilecek. Ancak birkaç yıl sonra bu arkadaşlar sol koltuğa oturmaya başladıklarında o uçağın düşmeyeceğinin garantisini kim verebilir bize? Kim garanti eder? Unutulmaması gereken şudur ki, havacılık teorik ve pratik olarak tam anlamıyla eksiksiz olmayı gerektirir, gerek pilot, gerek hava trafik kontrolörü ve gerekse teknisyen açısından. Bunlardan birinin eksikliği geri dönülmez sonuçlara yol açabilir. Herkes tarafından bilinir ki, havacılığın kuralları kanla yazılmıştır.
|