|
|
'Rakibi değil, ekip arkadaşıyım'
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin iki numaralı ismi İdris Güllüce ile önceki gün biraraya geldik. Güllüce siyasetin içinden gelen, belediyecilik konusunda ciddi deneyimi olan bir isim. İstanbul'da "Milli Görüş" geleneğinin ilk belediye başkanlarından. 1992 yılında altyapısı olmayan ve köy görünümündeki Tuzla'dan bugünün yaşanabilir kenti Tuzla'yı yaratmayı başardı. Şimdi birikimlerini İstanbul geneline aktaracak bir konumda. Güllüce'yle biraraya gelmemizin nedeni benzin istasyonları. İstanbul'da yaklaşık 30 yeni benzin istasyonu başvurusu var. Yeni petrol yasası nedeniyle bir çoğuna izin verilmemesi gerekiyor. İdris Güllüce bu konuda farklı düşünüyor ve şöyle diyor: "Bu ticari bir olay. Vatandaş istiyorsa yasalara uymak şartıyla engel olmamak gerek." Güllüce'yle 'benzin istasyonu' nedeniyle başlayan konuşma kısa sürede İstanbul yönetimi ve geleceği üzerine dönüyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yeni yönetimi yaklaşık bir yıldır görevde. Ancak bu bir yılda projeleriyle, yaklaşımıyla pek göz doldurduğu söylenemez. Bu nedenle de çok eleştiri aldı. Bu tespitlerimizi Güllüce'ye ilettiğimizde önce derin bir nefes alıyor ve 'çuvaldızı değilse bile iğneyi bize yönelten' bir anektod anlatıyor: "Adamın biri çocuklarıyla birlikte trene biner. Yolculuk sırasında çocuklar akla gelmeyecek yaramazlıklar yapar. Rahatsız olanlardan biri babasına sorar; 'Çocuklarınız herkesi rahatsız ediyor. Niçin engel olmuyorsunuz?' Baba sıkılarak cevap verir: 'Çok haklısınız. Ama çocuklar feci bir kazada annelerini kaybetti. Bu nedenle üzerlerine gitmiyorum. Kusura bakmayın.' İnsan psikolojisi nedeniyle o anda sonra yolcuların tavrı yüzde 100 değişir. Kimi çocuklara şeker vermeye, kimi balon vermeye, kimi de konuşmaya başlar. Güllüce buradan çıkan sonucu da şöyle noktalıyor: "Olaylara nereden baktığımız çok önemli. Çocuklara bakışı yüzde 100 değiştiren nedir? Anlamak. Biz de benzer bir durumdayız. Bizi anlamanız gerekiyor." Güllüce, karşı soruyu beklemeden 'anlatma' konusuna da değiniyor ve şöyle diyor: "Bizim de kendimizi çok iyi anlattığımızı sanmıyorum. Bu medyatiklik konusunda ne başkanımız ne de ben çok becerikli değiliz. Ayrıca ben zaten konuşmak durumunda değilim. Bu işin asıl sahibi sayın başkanımız Kadir Topbaş. Bu konuya özel önem veriyorum. Herkes sınırlarını bilmeli. Çünkü çok spekülasyonlar yapıldı." Söz buraya gelince devreye giriyor, Güllüce'ye şu soruyu yöneltiyoruz: "Siz de Büyükşehir'de bir güç olarak görülüyorsunuz." İşte cevabı: "Çok şey söyleniyor. Bunları ciddiye almak mümkün mü? Herkes bir yerlere aday olabilir, hatta çok isteyebilir de. Ama önemli olan sonuç. Şimdi Kadir Bey halkın oyuyla seçilmiş bir başkan. Ben de bu konuların içinden gelen ve belli yaşa ulaşmış bir insanım. Düşünebiliyor musunuz, kalkıp kendi başkanımla nasıl rekabet ederim. Bu akıllı bir insanın yapacağı iş mi? Ben katkı sunmak, destek olmak için buradayım. Rakip değil, biz bir ekibiz." Ve son söz: İdris Güllüce, beklentilerin ve iş yoğunluğunun çok yüksek olduğunu belirtiyor ve şöyle diyor: "Bizim zamana ihtiyacımız var."
|