| |
|
|
Bir İngiliz kadınlarına, bir de Suudlu kadınlara bakın
Ne kadar farklı iki dünya.. Suudi Arabistan'da da, İngiltere'de de monarşi var. Ama Suudi Arabistan'da gerçekten "Kadının Adı Yok", daha doğrusu Suudi kadınların çoğunun nüfus kağıtları bile yok. Yapılan yerel seçim denemesinde, kadınlar oy kullanamıyor. Buna karşı hem İngiltere'nin hükümdarı bir kadın, hem de İngiliz monarşisinin tarihi, kadınların öyküleri üzerinde kurulu. Hatırlayın Lady Godiva'nın (Godayva okunur) kocasına karşı 11'inci yüzyıldaki siyasi direnişini. 1057 yılında bugünkü İngiltere'nin hakimi olan Mercia Dükü Leofric, Coventry kenti halkına insafsızca ağırlıkta yeni vergiler salınacağını açıklayınca eşi Lady Godiva "Böyle bir şey yaparsan kenti çırılçıplak dolaşırım" diye tehdit eder kocasını. Kral bu tehdide rağmen vergileri salınca, Lady Godiva çırılçıplak soyunup bir ata biner ve kent sokaklarında dolaşır. Ancak daha önce haber gönderip, Coventry halkının kendisi sokaklardan geçerken pencerelerinin perdelerini kapatmasını ister. Kentliler buna uyar. Sadece Tom adında bir kişi, perdenin aralığında çıplak kraliçeyi izler. O günden beri de İngilizce'de "Röntgenci " deyiminin karşılığı olarak "Peeping Tom" kullanılır. Bugün bir Suudi kadını, kendilerine oy hakkı verilmemesini protesto etmek için, bırakın atın üzerinde Riyad sokaklarında gezmeyi, çarşafını giyerek caddelerde otomobil kullanabilir mi? Kadınlara otomobil kullanmak da yasak bu ülkede. Ama İngilizler farklı. Bu yüzden "Dünyada sonunda iki kral kalacak, biri iskambil kağıtlarında, diğeri de İngiliz tahtında" denilmez mi? Baksanıza son olarak, uzatmalı Veliaht Prens Charles'in, sevgilisi mi, metresi mi olduğuna karar verilemeyen Camilla Parker Bowles'le evleneceği açıklandı. Bütün dünya biliyor ki, Charles bu hanımla müteveffa Prenses Diana ile evliyken ilişkiye girmişti. Ayrıca Charles bu ilişkisini açıkladığı sırada Camilla da evliydi. Dün BBC'nin internet sitesinden öğrendim. Meğer Camilla'nın büyükannesi Alice Keppel de evliyken, aynı zamanda Kral 7'nci Edward'ın metresiymiş. Tabii bir de 8'inci Edward'ın uğruna tahtını terk ettiği Amerikalı Wallis Simpson var. Sonra Windsor Düşesi olan ama Kraliçe olamayan bu kadın da, Edward'la ilişkiye girdiğinde ikinci kocası Ernest Simpson'la evliydi. Edward kral olunca (1936) boşandı ama İngiliz politikacıları (Churchill dışında) kralın bir dul kadınla evlenmesine razı olmayınca, Edward tahttan ayrıldı. Bu hanım ilk kocası Amerikalı deniz subayı ile birlikte Çin'de bulunduğu sırada, oradaki aşk yuvalarında sevişme sanatının inceliklerini öğrenmiş. Kadınların heyecanlandıramadığı Edward'a erkekliğini hatırlatınca da, sonunda adamcağızı kendisine tutkuyla bağlamış. Ayrıca yeni açıklanan belgelere göre de, Edward'la beraberken, aynı zamanda Guy Trundle adında bir otomobil satıcısıyla ilişki yaşıyormuş. Bundan İngiliz gizli servislerinin haberi varmış ama, herhalde centilmence bir davranış olmaz diye, Edward tahttan feragat etmeden önce bunu ona bildirmemişler. Acaba 1536'da boynu kesilen, 8'inci Henry'nin eşi ve 1'inci Elizabeth'in annesi " 6 Parmaklı" Ann Boleyn'i de hatırlasak mı? Ya da "Aslan Yürekli" Richard'ın annesi Kraliçe Eleanor'un, kocası 2'nci Henry tarafından 15 yıl zindanda tutulmasını mı (1173-89) anımsasak? Bu kadıncağızın öyküsünü Katharine Hepburn'e 1968'de Oscar kazandıran "The Lion in Winter" filminde izlememiş miydik? Lady Diana'yı anlatacak yer kalmadı.
|