|
|
Kar
Odamın dışında lapa lapa kar yağıyor... Telefonuma mesaj geldi... "Kar yağışı nedeniyle tatil uzatıldı... Okullar pazartesiye kadar kapalı..." Yaşamımın en müjdeli iki haberinden biriydi bu yıllarca... "Birincisi kar yağışı nedeniyle okullar tatil... İkincisi aşı nedeniyle cuma günü tatil..."
KIZAĞIM VE BEN Okul yıllarımda bu iki müjdeli haberin gelmesi için, neredeyse her gün aşı olmayı, her gün karın yağmasını beklerdik... Kar yağdığında, Amerikan pasajından aldığım kızağıma binerdim... Saatlerce kızak kayardım... Sonraları, karla ve karlı günlerle ilişkim, giderek azaldı... İş ya da tatil için gittiğim metropollerde, "karlı günlere" rastlarsam, biraz nostalji yapıyordum... Ama farkındaydım ki karla olan ilişkimize artık mesafe girdi, aşkımız esasen bitti... Çünkü, karla aynı şehirlerde yaşamıyorduk artık... 24 yaşından 31 yaşıma kadar, 7 yıl yaşadığım şehirde onu sadece bir defa gördüm... Belli belirsiz yağdı gitti Atina'da... Çocukluk sevgilimin, gelişini de gidişini pek dikkate değer bulmadım... Daha beteri, yaşadığım yerde, artık çocukluk sevgilimin tüm güzelliklerinden uzak kaldığımın farkındaydım...
ŞÖMİNEDE AŞK Ne kayak kaydım, ne slalom yaptım, ne de buzda dans... Karlı otellerin şömine ateşinde, sevgilimle baş başa şarap içemedim... Dışarıdaki karla, içerideki şömine ateşi arasında romantizmin doruklarında sevgilimle sevişmenin hazzını yaşayamadım... Çünkü, Akdeniz'in kıyısını mekan eylemiştim... Sevgililerim sadece, deniz, güneş, yelken, sörf ile denizin bitişiğindeki dalgaların dövdüğü mekanlardan ibaretti... Artık sadece onlarla aşk yaşıyordum... Öteki sevgili yaşamımın çok uzaklarında kalmıştı... Hatta, karşılaştığımızda "ilk anlardaki romantik heyecanımızın" dışında, bir süre sonra birbirimize azap verdiğimizi fark ediyorduk... Ben onun yürüyerek üstünü kapladığı yollarda yürüyemiyordum... Her seferinde beni kaydırıp düşürecek diye korkuyordum... Üzerinde kızakla uçup gittiğim çocukluk günlerim çok gerilerde kalmıştı... Artık ona hakim olamadığımı biliyor... Onun için artık ondan korktuğumu hissediyordum... Onun için ne Courchevel'den, ne Uludağ'dan nasibimi alamadım... Karlı günlerde aşık olmadım ki, çocukluk sevgilime bir daha aşık olayım... ÇOCUKLUK SEVGİLİM Karlı günlerde aşkın doruklarında yaşamadım ki, onunla bir daha doruklara çıkabileyim... Karlı günlerde, çocukluğumdaki gibi onunla oynayamadım, üzerinde valsler yapıp onunla sevişemedim ki, onu daha iyi tanıyıp daha çok aşık olayım... Dışarıda kar, hızını iyice artırdı... Yazı işlerinden, "Kar var, gazete erken baskıya giriyor... Yazıyı erken ver" diyorlar... Çocukluk sevgilim, yazımı bile erken vermemi isteyerek "Onu ihmal edişimin intikamını alıyor" sanki benden.. Yazımı verirken son kez pencereden dışarı bakıyorum... Çocukken, o yağdığında okulumun tatil oluşu aklıma geliyor... Nasıl mutlu olduğumu hatırlıyorum... Artık çok uzaklarda kalan çocukluk sevgilimi, yine de çok sevdiğimi anlıyorum... Beni affetmesini diliyorum...
|