Çok güzel bir konser izledik
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası sezonun ikinci konserinde dünyaca ünlü piyanistimiz Fazıl Say'a eşlik etti. Fazıl Say, Ludwig van Beethoven'in 3 numaralı piyano konçertosunu, kendi stiline uygun bir biçimde canlı, hızlı tempolarla seslendirdi. Say'ı uzun bir aradan sonra bu güzel konçertoda izlemek tüm dinleyiciler için mutluluk vericiydi. Gürer Aykal yönetimindeki orkestra, ilk bölümde Richard Wagner'in "Rheinfahrt ve Traurermarch, Siegfried's Tod" adlı eserini sundu. İkinci bölümde ise "Kader Senfonisi" olarak tanınan ünlü Beşinci Senfoni seslendirildi. Beethoven'in bu çok bilinen senfonisiyle başarılı bir konser daha tamamlandı. Ben, çok bilinen eserlerin seslendirilmesinden kaçınmamak gerektiği görüşündeyim. Konserler, zevk vermeli. Az bilinen eserlerin konser programında yer almasına karşı değilim ama ağırlık hep iyi bilinen eserlerde olmalı. Klasik müziği çok seven kitleler, orkestra ve sanatçılardan bu yorumları bekliyor. Uzun yıllar insanları heyecanlandırmış, konser salonlarına çekmiş bu melodik yapıtların modası hiç geçmeyecek. Perşembe akşamı Lütfi Kırdar Salonu'ndaki müzik ziyafeti herhalde kolayca unutulmayacak. Fazıl Say henüz 34 yaşında. Dünyanın en fazla seyahat eden sanatçılarından biri. 17 yaşında kazandığı bir bursla Düsseldof Robert Schumann Enstitüsü'nde David Levine ile çalışma fırsatını buldu. 1992-95 yılları arasında devam ettiği Berlin Konservatuvarı'nda eğitimini tamamladı. 1994'te Uluslararası Genç Konser Sanatçıları Yarışması'nda aldığı birincilikle uluslararası ün kazandı. Mozart ve Bach'ın eserlerinden oluşan iki CD'si de büyük ilgi gördü ve çok satılanlar arasında yer aldı. 1991'de ilk "Piyano ve Keman Konçertosu"nu Berlin Senfoni eşliğinde seslendirdi. New York Filarmoni eşliğinde, ünlü şef Kurt Masur yönetiminde, yoruma kazandırdığı farklı ve taze üslupla Amerikalı ünlü caz bestecisi George Gershwin'in "Rhapsody in Blue" ve "I've got Rhythm Variations" kaydını yaptı. Aralarında New York, İsrail, Baltimore, St. Petersburg, BBC Filarmoni, Orchestra National de France gibi önemli orkestraların düzenli konuk sanatçısı olan Fazıl Say bir konser maratonunu büyük bir hızla sürdürüyor. Piyano, kendine özgü tınısı ve ses rengi olan bir temel çalgı. Aralarında İdil Biret'in de olduğu pek çok ünlü piyanist, büyük orkestraların yorumladığı ünlü eserleri piyanoya uyarlayarak yeni CD'ler çıkarıyor. Müzik tarihi, birbirinden başarılı piyano konçertolarıyla dolu. 19'uncu yüzyılda piyano, Avrupa'da hemen her varlıklı evde bulunur, binlerce piyano imal edilirdi. Günümüzde de durum pek değişmedi. PİYANO DETAYLARI Steinway firmasının piyanoları, ünlü piyanistlerin en fazla tercih ettiği piyanoların başında geliyor. Bu piyanolar kalitede öteki tüm piyanolara tercih ediliyor. Neticede bir piyanonun ana öğeleri tahta, demir ve keçe. Ama kullanılan malzeme ve yapım tarzları farklı. Piyanoların üç küçük tekerleği, üç pedalı var. Karışık mekanizması yorucu el işleriyle gerçekleşiyor ve bir piyano yaklaşık on iki bin parçadan oluşuyor. Steinway'in Hamburg ve Newyork'taki fabrikalarında yılda ancak dört bin çalgı yapılabilir, bunun bin tanesi kuyruklu konser piyanosudur. Siparişten sonra 3-4 yıl beklemek, sonra güvenilir bir piyaniste gönderip tınıyı, dinamik boyutları ve mekanik incelikleri test etmek gerekiyor. Yetenekli akortçular her piyanoyu yapımdan sonra test ediyor. Yöntem de ilginç: Uzman, her tuşun verdiği ses rengine bakıyor, çok hafif bir tınıdan, titizlikle tizlik ve peslik ölçüsünü saptayarak en küçük bağdaşmazlığı bile düzeltiyor. Akapunktura benzer bir yöntemle yapıyor bunu. Tele vuran çekice kaplanmış keçenin uygun gördüğü bir noktasını, iğneyle bir veya iki kez delerek istenen yumuşaklık ya da sertliği sağlıyor. Piyanonun ana malzemesi olan ağaçlar özel seçiliyor. İncecik levhalar halinde kesilip üst üste yapıştırılarak, gövdenin çevre duvarı için sekiz ay bekletiliyor. Her şey, "Tizleri parlak, orta sesi makul ve pesleri gürleyen" hatasız bir piyano yapmak için.
*** Beethoven, piyano sonatlarının yanı sıra beş önemli piyano konçertosu yazdı. Fazıl Say'ın yorumladığı 3. Konçerto en çok sevilenlerinden biri. Konsere gidenler salondan çıkarken gerçekten çok mutluydu.
|