0090, ÖLÜM VE BAĞDAT

Belçika ile Türkiye arasındaki kültürel iletişimin sağlanması amacıyla kurulan "Platform 0090"ın düzenlediği festivalde, Bağdat ve ölümün paralelliği dans gösterisi ile ortaya konuyor

Vakti zamanında, Bağdat'ta hizmetkarını bir şeyler almak üzere pazara gönderen bir tüccar vardı; kısa bir süre içinde hizmetkar, yüzü bembeyaz olmuş ve titrer bir biçimde geri dönerek 'Sahip' demişti, 'Pazar yerindeyken kalabalığın içinde bir kadınla çarpıştım, dönüp baktığımdaysa bana çarpanın Ölüm olduğunu gördüm. Bana baktı ve tehditkar bir jestte bulundu. Lütfen bana atını ödünç ver, bu şehirden ve kaderimden kaçayım. Samara'ya gideyim ki Ölüm beni bulamasın.' Tüccar ona atını ödünç verdi, hizmetkar eyerini kurdu ve mümkün olduğunca hızlı bir biçimde yola çıktı. Daha sonra tüccar pazar yerine indi, kalabalığın içinde beni gördü ve 'Neden' dedi, 'Bu sabah gördüğünde, hizmetkarıma tehditkar bir jestte bulundun?' Ben de ona dedim ki: Yaptığımın tehditle alakası yoktu, sadece sürpriz içeriyordu. O'nu Bağdat'ta gördüğüme şaşırmıştım çünkü kendisiyle bu gece Samara'da bir randevum vardı." Ölüm ve Bağdat son yıllarda sürekli birlikte anılmaya başlandı. Ayrılmaz ikili oldular; paralel yaşamlar misali. Şafak Uysal ve Bürge Öztürk de 'Paralel' dans gösterimlerinde binbir gece masallarının şehri Bağdat ve ölüm paralelliğinin paradoksal yansımalarını sunuyorlar. Şafak ve Bürge, 'Paralel, noktalara dairdir; çizgilere, yalanlara ve paradokslara dair" diyerek, 'iki olma durumuna ilişkin, aradaki ilişkiye ilişkin ve bu arada işlemekte olan illüzyonlara ilişkin' durumları anlatacaklar 1-9 Ekim tarihleri arasında Anvers'te düzenlenen "0090 Sanat Festivali"nde. Belçika ile Türkiye arasında artistik ve kültürel etkileşimin sağlanması için oluşturulan "Platform 0090", günümüz Türkiye'sinde yapılan sanatsal ve kültürel çalışmaların Belçika'ya ulaşmasında aracı olmak, diğer yandan da iki ülke sanatçılarını bir araya getirip, yeni çalışmalar ortaya koymalarına olanak sağlamak amacıyla kuruldu. Platform 0090'ın ilk etkinliği de "0090 Sanat Festivali" oldu. 450 milyon nüfuslu Avrupa kamuoyunu Türkiye'nin AB üyeliğine hazırlamak için faaliyetlerin yoğunlaştığı günlerde 0090 da müzik, tiyatro, dans, film ve edebiyatı içeren bu festival ile 'Çorbada tuzumuz bulunsun' dedi. Devlet eliyle Brüksel Güzel Sanatlar Sarayı'nda 'Türkiye Festivali' düzenlenirken, diğer yandan 'kendi yağlarıyla kavrulmak' isteyen birkaç gönüllü 0090 Sanat Festivali'ni gerçekleştiriyor. 0090, açılışını Türkiye'de popüler olduğu kadar görmezlikten gelinmek istenen 'Kardeş Türküler' ile yapıyor. Türkçe'nin yanı sıra Kürtçe, Rumca, Ermenice ve Arapça türküleri seslendiren Kardeş Türküler, 0090'da bulunan birleştirici ruhu da yansıtıyor. Oluşum, festivallerde sadece tüketmek yerine üretmeyi de amaçlıyor. Türkiye'nin saz virtüözlerinden Erol Parlak ve Belçika'da yetişmis bir başka saz ustası Mahir Tezerdi, iki Belçikalı gitarist ve bir Latin perkisyonist ile farklı bir denemede üretkenliğini ortaya koyacak. Belçika'da kurulan Anadolu Tiyatro Grubu "Fay Hattı" ile, 5. Sokak Tiyatrosu "Aşure" oyunuyla ve İstanbul Devlet Tiyatrosu da 'Yangın Duası"yla sahne alacak. Dans gösterilerinin yanı sıra Avrupa'da yetişmiş Aslı Erdoğan ve Emine Sevgi Özdamar, yaşadıklarının beyaz kağıda siyah harflerle dökülen öykülerini paylaşacaklar 0090'da.