Daum neler yapacak?
Fenerbahçe, sezon öncesi transferleriyle geniş alternatifli bir kadro oluşturmuştu. Ancak Daum'u bekleyen önemli sorunlar vardı. Öncelikle kadro genişti, ama yapısı hassastı. Bunun yanında Tomas'ın gitmesiyle çizgi defans uygulamasında Luciano'nun muhtemel partnerleri Servet ve Deniz bu kritik görev yerine yabancıydılar. Defans bloğunun sağında da sıkıntı vardı. Fatih gözden çıkarılmıştı. Ali Güneş ile yollar ayrılmıştı. Ayrıca Alex ile Van Hooijdonk'un birlikte oynamaları Daum'un sistemine ters düşecekti.
Taşlar yanlış yere Alman hoca, defans bloğunun sağında sürekli arayış içine girdi. Servet deneyimsizliğine ve çizgi defansa alışık olmamasına rağmen bazı kritik hataları dışında bu bölgeye beklenenden daha iyi uyum sağladı. Yalnız Daum kafasındaki sistemde ısrarcıydı. Bu sistemi de taşları yanlış yerlere koyarak uygulattı. Bilhassa Selçuk ve Serkan gibi çalışkan isimlere rağbet etmeyip orta sahayı tamamen Aurelio'nun üstüne yıktı. İleride Serhat, Nobre, Tuncay üçlüsünün hemen arkasına Van Hoijdonk'u monte edip AurelioAlex ikilisinden de orta saha oluşturunca günümüz futbolunun ilkelerine ters bir durum ortaya çıktı. Ama ligde Fenerbahçe bu yanlışlara rağmen seri galibiyetler elde etti. Şans faktörü, kişisel becerilere sahip oyuncular ve de en büyük silah, duran toplar bu galibiyetlerde etken oldu.
Lyon ders oldu Kadıköy'deki Lyon maçı Daum'u gereksiz ısrarından döndürdü. Orta sahayı kalabalıklaştırdı. Aurelio'nun yanına Selçuk veya Serkan'ı koydu. Anlayış da değişti. İleri uçta kenarlardaki Tuncay, Serhat veya Mehmet Yozgatlı rakip ataklarda içe sıkışmaya başlayınca orta sahada pres etkinliği başladı. Bundan faydalanan Alex, serbest rolde yeteneklerini sergileme fırsatı buldu. Bunun sonucunda da günümüz futbolu ilkelerine daha uygun bir Fenerbahçe gündeme geldi. Bence Pierre Van Hooijdonk'un sakatlığı da Daum'u bu değişiklikte rahatlatan faktördü. Fenerbahçe Trabzonspor'u yenip ardından da UEFA Kupası'na katılmayı garantileyince Daum medyada kendisini eleştirenlere göndermeler yaptı. Onca eleştiriden sonra ancak işler sarpa sarınca orta sahadaki ciddi soruna çözüm üretti. Ayrıca takımın bütün yükünü çeken mükemmel bir performans ve istikrar sergileyen Aurelio'yu sezon öncesi ısrarla istemeyen de Daum'du!
Toz pembe değil Fenerbahçe ilgin ilk yarısını en yakın rakibinden dört puan önde bitirdi. İkinci yarı için en büyük avantaj da Beşiktaş, Trabzonspor ve Galatasaray'ın Kadıköy'e gelecek olmaları. Yine de her şey toz pembe değil. UEFA Kupası'nı da göz önüne alırsak takımı oldukça zorlu ve ağır bir maç trafiği bekliyor. Ligin ilk yarısında Beşiktaş ve Galatasaray derbilerinde de Fenerbahçe çok mahkum bir futbol sergilemişti. Bakalım ligin ikinci yarısında nasıl bir Fenerbahçe izleyeceğiz. En önemlisi de Christoph Daum neler yapacak?
|