|
 |
 |
 |
 |
|
Futbol salonda yeniden doğdu
Daha basit kurallarla, çok hızlı tempoda salonlarda oynanan bir futbol bu. Adı futsal. UEFA tarafından yayılması için çalışılan futsal, Türkiye'de üniversiteliler arasında çok popüler.
Futbolu şimdiye kadar büyük stadyumlarda, halı sahalarda veya sokak aralarında oynamış olabilirsiniz. Peki hiç spor salonlarında oynandığını duymuş muydunuz? Tüm dünyada "futsal" adıyla bilinen salon futbolu, çocukların ve gençlerin vazgeçilmez sevgilisi olan futbolu kullanarak daha sağlıklı nesiller yetiştirmek amacıyla oynanıyor. UEFA'nın 1999 yılında "Futbolun Kökleri" adlı bir projeyle tanıtmaya çalıştığı futsal Türkiye'- de pek bilinmiyor. Sadece bazı üniversitelerin salon futbolu takımları var. Yine de bu spor, üniversiteler tarafından fazlasıyla ciddiye alınmış durumda. Çünkü Türkiye'nin dört bir yanından futsal takımları bir araya gelip, turnuvalar düzenliyorlar. Salon futbolunun normal saha futbolundan pek çok farkı var. Öncelikle oyuncu sayısı beş. Ayrıca kuralları daha basitleştirilmiş. Ama bu futsalın kolay bir spor olduğu anlamına gelmesin. Çünkü küçük bir mekanda oyuncunun ayağına, saha futbolundan daha çok top geldiği için, daha çevik ve iyi bir tekniğe sahip olmayı gerektiriyor. Futsal, tamamıyla oynayan kişinin sağlığını korumaya yönelik bir spor. Örneğin büyük sahada topa kayarak müdahale veya omuz omuza mücadele mümkün olsa da, salon futbolunda bu hareket faul oluyor. Bu kurallar UEFA tarafından sakatlanma riskini en aza indirmeye yönelik olarak hazırlanmış. UEFA'- nın "Herkes için futbol" sloganıyla yola çıktığı  projede amaç, çocuk ve gençlere spor yaptırarak pek çok bağımlılıktan ve kötü alışkanlıktan uzak tutmak. Futbolun tercih edilmesinin sebebi, çocukların oynamayı en çok sevdiği spor olması. UEFA da bu nedenle futbolun daha sağlıklı nasıl oynanabileceğini araştırmış. Salon futbolu da böylece ortaya çıkmış. Şimdi her yıl pek çok ülkenin katıldığı Dünya Futsal Şampiyonası bile yapılıyor.
30'U AŞKIN TAKIM VAR
Türkiye'de ise üniversiteler haricinde salon futbolunun resmi bir organizasyonu yok. Üniversiteler de üç yıldır üniversitelerarası futsal turnuvası düzenliyor. Bu turnuvanın birincisi Kıbrıs'ta, ikincisi Muğla'da ve üçüncüsü Malatya'da gerçekleştirildi. Bu yılki yarışma ise mayıs ayında tekrar Muğla'da yapılacak ve 30'u aşkın üniversite takımının katılması bekleniyor. Tüm üniversiteler arasında salon futbolunda en başarılı takımlardan biri olan Marmara Üniversitesi futsal takımı, turnuvaya düzenlendiği ilk yıldan beri katılıyor. İlk yıllarda deneyimsizliği sebebiyle çok başarılı olamayan takım, bu yıl çok iddialı. Teknik direktörü Yrd. Doç. Dr. Ali Kızılet, salon futbolunun saha futbolundan farkını öğrendiklerinde başarılı olmaya başladıklarını söylüyor. "Futbolda üniversiteler arasında en iyisi biziz. Son beş senede 3 tane birinciliğimiz, 2 tane ikinciliğimiz var. Bu nedenle biz de üniversitelerarası futsal turnuvasına katılalım dedik. Ama gittiğimizde gördük  ki, salon futbolunu hiç bilmeden gitmişiz. Götürdüğümüz futbolcular salon futboluna hiç uygun değilmiş. Çünkü salon futbolu tekniğin ve yaratıcı zekanın çok daha ön plana çıktığı bir spor. Yaygınlaştırılma isteğinin sebebi de bu." Kızılet de gençler için futsalın çok yayarlı olduğu görüşünde. Hatta bu sporun futbola biraz da asalet getirdiğini düşünüyor. Çünkü salonda daha temiz bir futbol oynanıyor. Böylece estetiğin ön plana çıktığı, seyri daha hoş bir futbol ortaya çıkıyor. Ayrıca salon futbolunda uzun topla oynama şansı da yok. Bu nedenle estetik olan kazanıyor. Bunun yanı sıra seyir zevki çok fazla olan bir spor. Çünkü yüksek şiddette oynanıyor ve oyuncunun hiç dinlenme imkanı yok. Örneğin top taca çıktığında 4 saniyede kullanılmak zorunda. Bu da oyuncuların enerjik olmasını gerektiriyor. Zaten basketboldaki gibi sonsuz oyuncu değiştirme imkanı da var. Salon futboluyla, saha futbolunun oyuncularının özellikleri ve yetenekleri arasında da fark bulunuyor. Futbolda rakibin oyuncusuna baskı yapacak güçlü oyuncular çok önemliyken, futsalda hiç işe yaramıyor. Bu nedenle Ali Kızılet'e göre Tuncay Şanlı ve Hooijdonk gibi futbolcular salon futbolunda başarılı olamazken; Alex, Sergen veya Hagi gibi oyuncular çok başarılı olabilir.
Ece Koçal
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
