|
|
Sen o düdüğü hâlâ duvara asmayacak mısın Cem Papila?..
Her zaman derim.. Bir hakemin doğruluğu çaldığı düdüklerde değil çalmadığı düdüklerdedir.. Yani bir hakem sert mi yapıyor?.. Her gördüğünü çalan, bir takımı 5 kartla kırmızıya boyayan bir görüntü mü sergiliyor?.. Gösterilen her kırmızı kart doğru mu yanlış mı onu tartışmayacaksın?.. Her maçta, aynı standartlarda mı idare ediyor maçı?.. Ona bakacaksın.. Sert yapıp her itirazda, her harekette kırmızı gösterip, maçı yarıda kesen, Türk futbol tarihine adını kırmızıyla yazdıran Cem Papila'nın halini gördünüz mü pazar gecesi?.. Futbolcu gözünün içine baka baka, kendisine en ağır küfrü basıyor.. Bakıyor tepki göstermedi, biraz daha yaklaşıyor.. Bir daha okkalı biçimde basıyor küfrü.. Suratına suratına.. O ne?.. Adını futbol tarihine kırmızıyla yazdıran hazret, o küfürleri milyonlarca insanın önünde göz göre göre yiyor.. Kırmızı değil, sarı bile gösteremeden .. Onu bırakın en ufak ikazda bile bulunmadan, futbolcunun yanından hızla uzaklaşıyor.. Görmemesi imkansız.. Çünkü tam karşısında .. Duymaması tamamen imkansız.. Çünkü kulağının dibinde .. Küfür mü, değil mi bilmemesi mümkün değil.. O küfrü mübalağa etmiyorum, değil Türkiye'de, Yunanistan'da Türkçe olarak etsen, herkes anlar.. Çünkü o küfür Yunanca'ya da aynı biçimiyle bizden geçmiş.. Hazret gidiyor, başka futbolcuya kart gösteriyor.. Bilemiyorum, hiç başını iki elinin arasına alıp düşündün mü?.. Bilemiyorum, hiç gece yastığa kafanı koyduğunda rahat uyuyabildin mi ?.. Yüreğin sızladı mı?.. Ben hiç rahat uyuyamıyorum Cem Papila .. Sende o düdük durdukça ben hiç rahat uyuyamıyorum Papila..
|