|
|
Ödüllerin önemi...
Çok değil, yirmi yıl öncesine kadar ödüller yeni bir heyecan yaratırdı sanatedebiyat dünyasında. Ödül alanlar kadar, almayanlar arasında da tartışmalar yaşanırdı. Seçici kurul üyelerinin yargıları sorgulanırdı. Gerçi o yıllarda da ödüllerin çokluğundan yakınılır, bir 'ödül enflasyonu' ndan söz edilirdi. Günlük hayatımızda 'enflasyon' düştü dense de sanatedebiyat dünyasında varlığını sürdürmekte.. Cumhuriyet dönemi edebiyatında günümüzdeki kadar ödül yok sanıyorum. Konulan ödül kadar, bir seçici kurul enflasyonu da var çünkü... Cemal Süreya, 1980'de yazdığı bir yazıda ödülün değerini oluşturan öğeleri şöyle sıralamaktaydı: Daha önce kimlere verildiği, kimlere verilmediği, maddi değeri ve sağladığı maddi olanaklar, seçici kurul üyelerini kimlerin oluşturduğu, bu son ödülü kazanamayan yapıtların da değerli oluşu, ödülü verenin kim olduğu.. Günümüzde verilen ödüllere bir bakalım, bu öğelerden hangisi geçerli? Mesela ödül alan bir yazın eri, ikiüç yıl sonra o ödülün seçici kurulunda yer almakta, sanki sanatedebiyat dünyasında başka yetkin kimse kalmamış gibi.. Üstelik o seçici kurul üyesi sanki ödül koleksiyonu yapıyor, o yıl verilen bir başka ödülü almak için yarışmaya katılmakta.. Cemal Süreya'nın da dediği gibi bir ödülün değerini ya da büyüklüğünü yaratan en önemli öğe, onun daha önce değerli eserlere verilmiş olmasıdır. Şimdi bir şairin aynı yıl hem bir seçici kurulda üye olduğu, hem de bir başka ödüle yarışmacı olarak katıldığı; seçici kurul üyesi bir şair babanın, şair oğluna ödül verdiği bir ortamda ödüllerin ciddiyetinden söz edilebilir mi? Bir önemli konu da seçici kurulların yaş ortalamasının kırkları bulduğu bir yarışmaya ömrünün sonbaharını yaşayan yaşlıbaşlı adamların katılması.. Özgeçmişine baktığınızda zaten Anadolu'nun kıyısında köşesinde konulmuş 810 ödülün sahibi, mansiyonlar dahil olmak üzere.. Ama bir ödül adını kimliğine eklese ne çıkar? Ödüller o hale geldi ki, sanatedebiyat dergilerinde dahi tek sütuna haber olmuyor. Eskiden hiç olmazsa ödül alanla kapsamlı konuşmalar yapılırdı, şimdi onlar da yapılmıyor. Bir genç şair arkadaşım geçen gün "Şiir kitapları pek satmıyor, belki ödül alınca satışına yardımı olur" diyordu. Doğrudur, eskiden böyleydi. Ödüllü bir kitabın kapağında ödülü belirten bir "kuşak" yer alırdı. Bugün böyle bir uygulama yapılsa, umarım kitabın kapağı görünmeyecek "kuşak" kalabalığından.. Ödüllere artık bir çekidüzen vermenin zamanı geldi diye düşünüyorum, hem seçici kurul seçimi, hem katılan yarışmacılar açısından..
|