|
|
|
|
Tüm zamanların en sıradan 5 televizyon dizisi
Malum, televizyonlarımızda bir dizi fırtınası yaşanıyor. Aslında cilalı taş devrinde İkinci Bahar isimli dizi ile başlayan bu trend (İngilizce kelimeler kullanınca insan daha inandırıcı oluyor sanırım!) Asmalı Konak ile altın dönemlerini yaşadı. Ancak günümüzde bu diziler bölünerek çoğalıyor ve tüm iç organlara bulaşıyor:
Çocuklar Duymasın Her bölümü, bölüm bölüm bölünerek çoğaldı ve tüm kanalları sardı. Birbirinin tekrarı repliklerden, çocukların bile büyümesine rağmen ekranda çocuk taklidi yapmaya devam etmeleri yüzünden kabak tadı verdi. Üstelik Karadağlı sonrası dükkanı kapatmak yerine sıkıcı bir formatı seçen yöneticiler uyuyor mu?
Gurbet Kadını Fatma Girik'in oynadığı bu dizi de ileri derecede sıkıcı. Hele Fato'nun sert hanımağa rolü, Girik'in bir zamanlar insanların televizyonda suratlarına tüküren halini çağrıştırıyor. Tükürdü tükürecek derken bir bölüm daha onun nurlu tükürüklerini görmeden sona eriyor. Ama benim içim çok sıkılıyor!
Perçem Çektiği filmlerle efsaneler yaratan Aytaç Arman'ın Berdan Mardini arkadaşımızla aynı kıza aşık olan iki kardeşi oynayacakları söyleniyordu. Ama aynı kıza aşık olan kardeşler fikri 'Bir İstanbul Masalı'nda işlenmemiş miydi? Bir de konakta geçen dizi dönemleri geçeli çok zaman olmadı mı?
Haziran Gecesi Tamam diziye lafım yok ama bence Özcan Deniz, çok karşı çıktığı bir şeyi yapıyor bu dizide Seymen Ağa'nın mirasını yiyor. Bakışları hala Asmalı Konak! Seymen Ağa (Pardon Özcan Deniz) şimdi de yaralarına rağmen gidip gidip (Hem de yürüyerek) yan odadaki sevdiceğine iyi dileklerde bulunuyor.
Kendi dizilerine katlanamayanlar Bu arkadaşlar süper bir karizma ile başladıkları işleri yarım bırakarak "Biz bile bu dizilere dayanamıyoruz" imajı yayıyorlar. Kınalı Kar isimli diziyi bırakan Emrah, Çocuklar Duymasın'ı bırakmak zorunda kalan Tamer Karadağlı bence bunun en güzel örneklerini oluşturuyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|