| |
|
|
Düşüncenizi değiştirin
Elinde çekiç olan bir kişi, bütün sorunları çiviye benzetmeye başlar... Güzel bir söz. Hayatta karşımıza çıkan birçok sorunun düşünce biçimimizden kaynaklandığının farkında mısınız? Gelin bir örnekle bu konuyu biraz açalım... 25 voleybol takımı var. Yenilen takım turnuva dışı kalacak. Acaba şampiyonun belirlenmesi için kaç karşılaşma yapılacak? Normal düşünce biçimi şöyle çalışır: Önce birini kenara alırsın. Kalır 24 takım. İlk ağızda 12 karşılaşma yapılır. Sonra 6 karşılaşma. Ardından 3... Böyle devam ederek 24 karşılaşma sonunda şampiyon olan takımın ortaya çıkacağını hesaplarsın. Dikkat ederseniz bütün bu hesap 'galip gelenler' üzerine kurulu. Yani 24'ü 2'ye bölerken, belki de farkında olmadan, 12 takımın galip geldiğini söylemiş oluyorsunuz. Gelin düşünce biçimimizi değiştirelim. Yani hesabımızı galip gelenler üzerinden değil, mağlup olup elenenler üzerinden yapalım. 25 takım arasından bir şampiyonun çıkması için kaç takımın oynadığı maçı kaybederek elenmesi gerekir? Çok basit: 24! Yani cevap 24 karşılaşma. Bu basit soruyu Alfred Posamentier'in "Matematik Büyücüsü" adlı kitabından aldım. Güncel Yayıncılık'tan geçenlerde çıktı. Kimi zor, kimi kolay daha sürüyle bu tip soru var. İnsan özellikle kolay sorularda sinir oluyor: Ben niye düşünemedim?
|