| |
|
|
BM kulislerinden
Birleşmiş Milletler'de "5'ler Kulübü"nün kapısını zorlayan ülkeler güçlerini birleştirince, koltuk kavgası iyice kızıştı. "5'ler Kulübü", Güvenlik Konseyi'nin veto yetkisine sahip 5 sürekli üyesinden, yani ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin'den oluşuyor. Bu ayrıcalık onlara BM'nin kurulduğu 1945'te tanındı. Ancak son yıllarda birçok "iddialı" ülke bu yapının İkinci Dünya Savaşı sonrasının güç dengesini yansıttığını, günümüz gerçeklerine uymadığını söyleyerek değiştirilmesi için bastırıyorlar. Kavga 1990'lardan beri sürüyor ama bu yıl önemli bir gelişme oldu: Güvenlik Konseyi'nde sürekli üyelik isteyen Japonya, Hindistan, Almanya ve Brezilya güçbirliği kararı aldı. Bu 4 ülke ayrıca Afrika'nın da bir-iki sürekli üyeyle temsil edilmesini istiyorlar. İstemek kolay ama kabul ettirmek zor. Çünkü her adayın destekçisi de var, köstekçisi de. Fransa ve İngiltere, "Bizim için sorun değil" havasındalar. Japonya'ya ABD destek veriyor ama Çin iyi gözle bakmıyor. Rusya kaçamak yanıtlarla geçiştiriyor. Ayrıca Hindistan'ın adaylığı Pakistan'ı ayağa kaldırdı. En şaşırtıcı olan ise Almanya'nın adaylığına AB'deki kader ortağı İtalya'nın kıyameti koparması. BM Genel Sekreteri Kofi Annan, "Reform raporumu bekleyin" diyerek ortalığı yatıştırmaya çalışıyor. Annan'ın Güvenlik Konseyi'ni bölen Irak krizinden sonra 16 uzmandan oluşan bir kurula sipariş ettiği rapor önümüzdeki aralıkta açıklanacak ve BM'nin 60'ıncı yıldönümünün kutlanacağı 2005 Genel Kurulu'nda karara bağlanacak. Sızan bilgilere göre, raporda 5 sürekli üyeliğin korunması, buna karşılık bölgesel temsil ilkesine göre "yarı sürekli" üyelik getirilmesi önerilecek. Bu üyelerin sayısı 6 olacak ve 5'er yıl görev yapacak. Peki, Türkiye'nin tutumu ne? Dışişleri Bakanı Gül, Genel Kurul'da Güvenlik Konseyi'nin yeniden yapılanmasına destek verdiğimizi açıkladı, "Ama Konsey'de temsil, kapsayıcı ve adil olmalı" dedi. Türkiye'nin de bir gün "sürekli üyelik" talebinde bulunması şimdilik hayal. Ancak bir de gerçek var: BM'nin kurucu üyesi olmamıza rağmen 40 yılı aşkın süredir Güvenlik Konseyi'nde yer alamıyoruz. En son 1961'de temsil edildik. O da bir yıllığına. Herhalde 5 yıl daha bekleyeceğiz. Çünkü 2009-2010 döneminde üyelik hedefi belirlendi. Gül şimdiden harıl harıl kulis yapıyor. Bakalım AB'ye mi önce gireceğiz yoksa BM Güvenlik Konseyi'ne mi?
|