kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
  » Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Çocuğunuz zayıfsa bırakın öyle kalsın

Yemek yemeyen, zayıf çocuklar anne babaların en büyük sorunu. Uzmanlar, beslenme çantalarında; karbonhidrat, vitamin ve protein üçlüsünün bulunması gerektiğini belirtiyor: Bu üçünü yeterli derecede alan çocuk hâlâ zayıfsa, bırakın öyle kalsın

Anne babaların en büyük sorunudur; yemeyen çocuklar... Okul çağına bile gelse, arkasında tabak ve yemek kaşığıyla dolaşılan çocuklar vardır. Yemek konusundaki ısrarlar ise, sorunu adeta daha da büyütür. Uzmanlar boy ve kilo gelişimi akranlarına göre normal olan, sağlığı yerinde çocuklara yeme konusunda ısrar edilmemesi görüşünde hemfikir. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji Metobolizma ve Diyabet Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan İlkova çocukların dengeli beslenmesi ve sağlıklı beslenme çantasının nasıl olması gerektiği konusundaki sorularımızı yanıtladı...

Çocuklar için beslenme sorunları okul döneminde artıyor mu?
Aslında beslenme sorunları okul döneminden önce başlıyor. Ailelerin beslenmeyle ilgili bilgilerinin yetersiz olması nedeniyle 'yemeyen çocuk' sorunuyla karşılaşıyoruz. Bu durumda anne babalar çocuklarına sürekli bir şeyler yedirme telaşına giriyor. Okul dönemi başladığında genellikle kahvaltısız bir beslenme stili ortaya çıkıyor. Okulda yenen öğlen yemekleri ise, genellikle yemek şirketleri tarafından lezzeti hedef alan bir şekilde öğrencilere sunuluyor. Çocuk açısından lezzetli yemeğin çok sağlıklı, dengeli olduğunu söylemek zordur. Çünkü bir yemeğe lezzet katabilmek için yağ oranını artırmanız gerekir. Bu da toplam alınan kalori miktarını artırır. Çocukların sevdiği, lezzetli yiyecekler, aslında hep sorun hazırlar.

Okula giden çocuk kahvaltıda neler yemeli?
Çocukların kahvaltıları yetişkinlere göre biraz daha protein ağırlıklı olabilir. Eğer çocuğun alerjisi yoksa, kahvaltı mönüsünde yumurta mutlaka yer almalı. Peynir bizim için çok iyi bir kalsiyum kaynağıdır. Süt içme alışkanlığı yaratılması da çok önemlidir. İçebiliyorsa, sabah veya ara öğünde süt yararlı olabilir. Reçel, bal gibi besinler kahvaltıya lezzet katar. Bunlar kahvaltının tüketilmesini kolaylaştırır ama yenmelerinin bir önemi yoktur

Beslenme çantasında neler bulunmalı?
Beslenme çantaları üç bölümden oluşabilir. Karbonhidrat, vitamin ve protein beslenme çantasında yer almalı. Karbonhidrat bölmesinde, B vitamini ihtiyacını karşılamak üzere birkaç dilim ekmek, sandviç, simit veya kek bulunabilir. Vitamin bölmesinde; günlük vitamin ihtiyacını karşılayabilmek için bir meyve ile domates, salatalık, havuç gibi bir sebze yer almalı. Mevsime göre sevilen bir meyve seçilebilir. Meyvenin mutlaka iyi yıkanmış olması gerekir. Protein bölmesinde ise; peynir, yoğurt veya yumurta gibi bir yiyecek ya da ayran veya süt gibi bir içecek her zaman bulunmalı.
Çocuklar için zayıflığı mı şişmanlığı mı daha büyük bir problem olarak görüyorsunuz?
Çocuklarda gelişme geriliği olmadıkça, yani çocuğun kilosu ve boyu normal bir gelişme seyri içindeyse, zayıflığını bir sorun haline getirip tıbbi yardım istemek veya yeme konusunda ısrarcı davranmak gereksizdir. Çocuklarınız zayıfsa, bırakın zayıf kalsınlar. Kilo alamama dışında başka hastalık belirtisi olabilecek şikâyetler varsa, ancak bunun için doktora gidilebilir. Aşırı şişmanlık ise çocuklar için sağlığı tehdit eden büyük bir sorun.

Çocukların beslenme alışkanlıkları sonraki dönemde sağlıklarını nasıl etkiliyor?
Çocuklarımızın sağlık açısından gelecekleri, daha henüz ana rahmindeki beslenmeyle ilişkilidir. Örneğin; düşük doğum ağırlıklı bebekler arasında yapılmış bir araştırmada bu bebeklerin erişkin insan olduklarında aşağı yukarı 15-20 misli daha fazla kalp damar hastalığına, şişmanlığa, diyabete (şeker hastalığı) hipertansiyona (yüksek tansiyon), yüksek kolesterole yakalanmış oldukları tespit edilmiştir. Doğum ağırlığı fazla olan bebeklerin ise, ileri yaşlarda daha sık olarak diyabete yakalandıklarını ve bu bebekler arasında obezite aşırı şişmanlık) sıklığının normal kilolulara göre daha fazla olduğunu bilmekteyiz. Çocukların geleceği, gebelik süresince iyi beslenmeye bağlı. İri doğan çocuklar, ilerde daha sık şişman olabiliyor. Çocukların genetik olarak taşıdıkları risk çevre faktörleriyle çok artıyor. Zayıf olsalar, hareketli olsalar, 50-60 yaşında ortaya çıkacak diyabet, şişman oldukları için 15 yaşında ortaya çıkıyor.

Hangi yaşlarda çocukların şişmanlığını riskli bulup, diyete başlatıyorsunuz?
İlkokul çağındaki bir çocuğa yenebilecekler ve yenmeyecekleri içeren bir diyet listesi vermek hem yanlış hem de işe yaramayacak bir çözüm arayışıdır. Çocukluk çağında başlayan aşırı şişmanlıkta, sorun mutlaka ailelerin eğitiminden geçer. Bu eğitim; kişinin nasıl beslenmesi gerektiğini, alışverişi nasıl yapması gerektiğini, evde çocukların çok sevdiği yiyeceklerin hangi ölçüde ve nasıl bulunması gerektiğini öğreten, yemek pişirme konusunda öğretici bir eğitim programı olmalıdır.

Siz obezite adına okullarda yapılan en büyük hatanın ne olduğunu düşünüyorsunuz?
Okullarda yapılan en büyük hata; tek bir saat beden eğitimi dersi var ve tam gün okula gidiliyor. Yedi yaşındaki bir çocuğu sabahtan akşama kadar bir sınıfa kapatıyorsunuz ve öğretmenin izin verdiği paydos saatine kadar hareketsiz kalıyor. Sonra okulundan servise biniyor. Servis iki saat sonra eve bırakıyor. Bundan sonraki süreçte de ödevlerin yapılması, televizyon seyredilmesi gibi rutinler bulunuyor. Yani; herhangi bir fizik aktivite için zaman bulunamıyor. Çocuklarda şişmanlığı ve şeker hastalığını ortaya çıkartan en büyük etken; bu kötü yaşam koşulları. Beden eğitimi dersleri her gün olmalı. Çocuklar mutlaka bedensel spor faaliyeti yapmalılar.

Türkiye'de çocuklar arasında obezite açısından en riskli yaş grubu hangisi?
Obezite (aşırı şişmanlık) giderek artan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Şehirleşmenin ardından, kentlerde kırsal kesimden daha fazla görülüyor. Çocuklarda genellikle obezite okul çağına başladıktan sonra, yani yedi sekiz yaşlarından sonra ortaya çıkan bir sorun olarak görülüyor. Bir çocuğun ileride şişman olup olmayacağı, ergenlik döneminde şekilleniyor. Ergenlik döneminde çocukların obez olmaları engellenirse, ilerideki riskin de daha azaldığını görüyoruz. 12-14 yaş arasında obezite gerçekten çok ciddiye alınmalı, tedavi edilmeli ki, o çocuklar erişkin insan olduklarında obez olmasınlar.
DİĞER SAĞLIK HABERLERİ
 Diş Telleri Artık Kâbus Değil
 Ayakkabısı Küçülmüyor Paçası Kısalmıyorsa Doktora
 En Doğal Bakım Evde Yapılır
 Çocuğunuz Zayıfsa Bırakın Öyle Kalsın
 Sırt Çantası Seçerken Dikkat!
 Hastalıklardan Aşıyla Koruyun
 Temel Saç Bakımı
 El Bakımının Püf Noktaları
 Okula Gitmek İstemeyenin Ya Karnı Ağrıyor Ya Da Başı
 Çocuğunuzun Çantasından Önce Bedenini Okula Hazırlayın
 Enerjik Anneler Nasıl Besleniyor?
 Kötü Beslenenin Regli Zor Geçiyor
 Elma Ve Havuç Dişleri Koruyor
 Kalbini Seven Önlemini Alsın
Keyifli alışveriş
Keyifli alışveriş
Zillerin çalmasına çok az zaman kaldı. Okula yeni başlayan...
Beylere özel kurslar
Sevgili beyler, bu yazıdaki kursların hepsini ya da bir kısmını...
Pekkan'ın gençlik sırrı!
Pekkan'ın gençlik sırrı!
60'ına merdiven dayayan Ajda Pekkan'ın 30 yaşında gibi genç ve...
Yine geliyor
Yine geliyor
Troy (Truva) filminde Sparta Kraliçesi Helen'i canlandıran...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.