|
|
Spor ekranında rekabet kızıştı
Pazar geceleri sporseverler ne izleyeceklerini şaşırdı. Yer-gök spor programıyla doldu...
Spor programları arasındaki rekabet bir yandan sporseverleri memnun ederken, bir yandan da ekranda "yorumcu enflasyonu" yaratıyor. İzleyiciler aynı anda start alan çok sayıda program arasında seçim yapmakta zorlanıyor.
STADYUM'DA DEĞİŞİM Faik Çetiner, "Stadyum"dan sonra aynı kadroyla "Telelig"i de sürdürmeye karar verdi. Daha önce Kerem Öncel'in sunduğu "Telelig" de Ali Aydın da pozisyonları yorumluyordu. Böylece Ali Aydın'ın yorumculuğu sadece üç hafta sürmüş oldu. Diğer yandan geçen yıl MHK Başkanlığı sırasında spor programlarını eleştirerek, "Oynat Uğur'cuğum deyip, defalarca pozisyonları tekrarlamakla yorumculuk yapılmaz. Hakemler yıpratılıyor" diyen Bülent Yavuz'u, şimdi "İbrahim başa sar, ağır oynat, dur bakiyim geri al" derken izlemek çok eğlenceli!.. TRT nihayet Trabzonspor'un maçını yayınlamayı başardı. Ama karşılaşmayı 2 dakika rötarla ekrana getirmeyi de ihmal etmedi! Bu arada gün boyunca TRT-1'de geçen alt yazıya bir anlam veremedim doğrusu: "Flaş... Flaş... Telelig'de olay var. Tüm maçların görüntülerinin ve yorumlarının yer aldığı Telelig'i Faik Çetiner sunuyor..." İyi de "olay" bunun neresinde? Hala anlamış değilim...
RÖTARIN NEDENİ "Maraton"un Show TV'ye dönüşü gecikti. Bunun iki nedeni var: İlki, reklam organizasyonu için yeterli sürenin olmaması. İkincisi de "dönüşünün muhteşem olması için" Fenerbahçe maçının pazar gününe isabet ettiği bir haftayı bekliyor olması. Şansal Büyüka'nın ekibindeki "magazin altyapısı" ise hazırlanan VTR'leri renkli hale getiriyor. Örneğin Hakan Şükür'ün Sakarya tribünleri önüne gittiği enstantanede gökteki mehtabın görüntüyle miks edilmesi ve "Ay Şahit Sevgimize" şarkısının kullanılması yaratıcı bir çalışmaydı. Ancak maç sonrası yorum yapan spor yazarlarının isimlerinin ve çalıştıkları gazetelerin altyazıda KJ olarak verilmemesi eksiklikti. Bu arada Şansal Büyüka'nın sürekli olarak Erman Toroğlu'nun söylediklerini düzelttiğini fark ettim. Örneğin Erman Hoca, Sparta Prag için "Macar takımı" diyor, Şansal ağabey "Çek takımı" diye düzeltiyor. Erman Hoca "Hagi seyirciyi hakemin kucağına attı" diyor, Şansal Büyüka hemen imdada yetişiyor: "Hakemi seyircinin kucağına attı hocam..." Neyse, canlı yayında olur böyle şeyler...
SANTRA MÜTHİŞTİ Sanem Altan ve Yiğiter Uluğ'nun pazar geceleri CNN Türk'te sundukları "Santra"nın yıldızı ise giderek yükseliyor. Kendisine maç verilmediği gerekçesiyle ani bir kararla hakemliği bırakan Bülent Uzun'un konuk olduğu programda Sanem Altan'ın sorduğu akıllı ve yürekli sorular başarılıydı. Ayrıca konuklardan Mustafa Denizli'nin "Ben futbolcuyken tam 22 kırmızı kart görüp, rekor kırdım. Hepsi de haksız hakem hataları nedeniyle oldu" şeklindeki itirafı da programa renk kattı.
|