Uyarıyı nasıl vereceksiniz?

Merkez Bankası'nın raporunu nasıl değerlendirmek gerekiyor? Servis olarak bu soruya yanıt ararken, Merkez Bankası'ndan sürpriz bir telefon aldım. İsmi bende saklı olan ve raporun yazımına katkıda bulunan kaynak, üst yönetim olarak raporun yanlış anlaşılabileceği endişesini taşıdıklarını söyledi.
Haberi nasıl değerlendireceğimizi öğrenmek istiyordu.
Ona, "Herkesin faiz indirimi beklediği bir dönemde eğer Merkez Bankası 'kontrolümüz dışındaki bazı risk unsurları nedeniyle faiz artırımı yapılabilir' uyarısını yapıyorsa bunu önemseriz. Ekonominin tüm oyuncuları da bu uyarıyı dikkate alır" dedim ve ekledim: Eğer bu cümlenin vurucu etkisini göz ardı ettiyseniz durum değişir. 'Biz bir hata yaptık. Bu sözümüzü önemsemeyin, raporun yazımında gereksiz bir cümle ettik' diyorsanız haberimizin şeklini değiştiririz.."
Kaynağımın yanıtı şöyle oldu:
"Hayır bu uyarıyı yanlışlıkla yaptık diyemeyiz! Ancak bu uyarının pek çok olumlu gelişmeyi göz ardı ettiğimiz anlamına gelmediğini vurgulamak isteriz. Unutulmamalı ki bu, yılın ikinci çeyreğindeki gelişmeleri yorumlayan bir rapor. Güncel değil. Uyarı ve tespitlerimiz son iki aylık gelişmeleri değerlendirmek için yapılmamıştır."
Gerçekten raporu inceleyenler bizim "haberi nasıl vereceğimiz" sorusuna neden bu denli yoğunlaştığımızı anlayabilir. Çünkü Merkez Bankası bir cümle ediyor ve faiz artırımı için hangi riskleri referans noktası olarak gördüğünü açıklamıyor. Sanki biri, 'şöyle bir cümle de ekleyelim' demiş gibi bir izlenim edindim. Çünkü uyarının ayakları yere basmıyordu. Raporda pek çok ekonomik risk sıralanmıştı. Biz de hangi risklerin bu uyarıya yol açtığını bulmaya çalıştık. Olumlu gelişmelerle ilgili tespitleri de haberde kullandık.
Merkez Bankası bence maksadını aşan bir değerlendirme yaptı. Raporun, hassas dengeleri gözeten bir akıl süzgecinden geçirilmediği kanısındayım...