|
 |
 |
 |
Bizler yazarız mucit değiliz ki!
Alatlı yeni kitabındaki bilgi bombardımanı nedeniyle eleştiriliyor: "Çok kafa karıştırıyor!" Kulin'in ise bilinen şeyleri tekrarladığı belirtiliyor: Tam yaz kitabı olmuş!" İkisiyle de konuştuk, daha doğrusu mailleştik; Ayşe Kulin'le İzmir'de olduğu için, Alev Alatlı'yla da "Daha rahat oluyor" dediği için... Kendilerine eleştirileri yönelttik. İşte yanıtları....
YENİ BİR ŞEY SÖYLEMİYOR DENEN AYŞE KULİN:
* Her kitabınız gibi 'Gece Sesleri' de kısa sürede çok satmayı başardı. Bunu neye bağlıyorsunuz? Yani çok satmanızın bir sırrı var mı?
Bunu bana değil okurlara sormanız gerekiyor. Kitaplarımı okuyanlar onlar. Kitapları çok satan tek yazar ben değilim. Çok satan listelerinin gündemde olmadığı yıllarda, Yaşar Kemal ustamın, Rahmetli Tomris Gedik'in, Fürüzan'ın, Selim İleri'nin, Adalet Ağaoğlu'nun da kitapları kapış kapış satılırdı. Zaman içinde başka yazarlar da çıkıyor haliyle. Ahmet Altan, Orhan Pamuk, Buket Uzuner ve ben de bu son yılların çok satan yazarlarıyız. Birkaç yıla kadar sahneyi elbette başkalarına bırakacağız, yazmayı sürdürmez isek. Hatta yazdığımız taktirde bile... Örneğin bir Tuna Kiremitçi katıldı aramıza. İnsanlar her alanda zaman zaman değişik isimler görmeyi ister. Sanatçıların başkalarına da yer vermeyi hazmetmesi gerek.
* Eleştirmenler, kitaplarınızın çok satmasını okur kitlesini bilerek yazdığınıza bağlıyor ve gazete ya da filmlerin okuyucularına hitap edecek şekilde hikayeyi öne çıkardığınızı belirtiyorlar. Böyle bir hileniz var mı gerçekten?
Benim böyle bir hilem yok. Kitaplarım çok satsın diye özel bir çabam da yok. Satış meraklısı olsaydım, en çok satan biyografi türünü sürdürürdüm. Ama eleştirmenler böyle düşünüyorlarsa, canları sağolsun.
* Kitabınızın eleştirildiği bir  konu da karakterlerin, o dönemdeki olayları yaşamış, kişilikleri o süreçlerde olgunlaşmış insan tipine denk düşmedikleri... Bu eleştiriyi nasıl yorumlarsınız?
Bunları yazan eleştirmenlerin yaş gruplarını gerçekten merak ettim. Ben kendi hesabıma Rengigül'ün yaşadıklarını yaşamış ve o süreçte olgunlaşmış biriyim. Demek ki, tek bir kişi bile olsa, böyle bir tip gerçekten var. Sizin sorularınıza ilham veren eleştirmenler neden tüm yazarların dünyaya kendi taktıkları gözlüklerle bakmalarını isterler acaba?
* 'Yeni bir şey söylemediğiniz' de ifade ediliyor. Peki yeni bir şey söyleme gibi bir çabanız var mı?
Ben hem her kitabımda yeni bir şey söylediğime hem de bazı evrensel değerlerin tekrar tekrar yazılmasında fayda olduğuna inanıyorum. Kaldı ki, yazarların yeni söylemleri olması heyecan verici ama zaruri değil. Çünkü bizler yazarız, mucit değiliz.
* İki yıl önce yazarlıktan para kazanmadığınızı söylemiştiniz? Hâlâ kazanamıyor musunuz?
Kazanıyorum ama kitap yazamayacağım yıllar için kenara para koyamıyorum. Elime geçenle kalıcı bir yatırım da yapamıyorum. Örneğin, ileride bana irat getirecek bir kat alamıyorum. Kazandığım para, sadece hayatımı normal düzeyde sürdürmeme ve anneme en iyi şekilde bakmama yetiyor. Batı ülkelerinde yaşayan ve kitapları benimkiler gibi çok satan yazarların kazancına erişmeme imkan yok.
f. belgin çoban
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
