 |  |
 |
|
CHP ve "De get yalan dünya!.."
İbrahim Erkal'ın şarkısıdır. Der ki; "Neyine güveneyim de get yalan dünya!.."
Kusura kalmasınlar ama en başta CHP olmak üzere pek çok kişi ve kuruluşa güvenim fena sarsıldı. Tren kazası olayında dar acele bölgeye giden, zehir zemberek konuşan, hükümeti, başbakanı, bakanı, genel müdürü istifaya davet eden, hatta işi daha ileri götürüp harakiri yapmalarını isteyenler bile oldu. Ama aynı hazretler 26 kişinin öldüğü Tercan kazasına gık demedi. Niye? Ölü sayısı mı az geldi beylere acep? Hiç sanmam...
Bu ne samimiyetsizlik
Olsa olsa şu olabilir; tabuta dönüşen o otobüsün ilk seferi için kalkışında başbakan ve bakanlar hazır bulunmamıştı. Fotoğraflar, görüntüler, demeçler marifetiyle bu kaza ve iktidar arasında bir bağ kurma şansları yoktu. Oysa tren yolu gibi kazanın olduğu karayolu da yetersiz. O yol da neticede ulaştırma bakanına bağlı bir kurumun, kara yollarının uhdesinde bir yol. Samimiyetsiz gelmiyor mu bazı şeyler size de?..
Neler neler oluyor
Bu arada Iğdır'dan sert ihbarlar geliyor. Örneğin; Iğdır'ın en büyük yolcu otobüsü filosu Belediye Başkanı Aras'ın babasına aitmiş. Pek çok yurttaşımızın ortak imzalı yazısı şöyle; "Türkiye'nin en lüks otobüsleri Iğdır'da ve doluluk oranları yüzde yüz. Bu otobüslerin %80'i siyasilerin elinde. Otobüslerin çoğunun sahibi Iğdır Belediye Başkanı ve ailesi. Iğdır nüfusunun iki katı olan kapı komşumuz Nahçıvan'dan yurda giren yolcuların tüme yakınını bu otobüsler taşıyor.
Havaalanı ne oldu?..
Iğdır'ımıza havalimanı temeli atılmış ve sözde bundan 8 sene önce Iğdır'ın kurtuluş günü olan 14 Kasım'da zamanın ulaştırma bakanı uçak ile inecekti. Adamları durdurdular. Çünkü bakan bey de kendi partilerindendi. Rantçılar pastalarına dokundurmadılar. Şimdi de şoförler 365 gün sabah akşam çalışıyorlar. Gidin havaalanının sefilliğine bakın bir de otobüs işletmelerinin garajlarına bakın. Havaalanının yerinde yeller esiyor ama garajlar, terminaller 5 yıldızlı.
Bu konuyla ilgili başkanın yanıt hakkını kullanmasını bekliyorum.
Kezzap gibi laflar
Şimdi gelin şu sese kulak verin; "2 sene önce Tercan'da hemen hemen aynı noktada meydana gelen bir trafik kazasında babamı kaybettim. Ne yazık ki kazaya karışan otobüs firması yine Iğdır'a ait bir firma idi. Olay anında şoför ölüyor, babam ve arkadaşı ağır yaralı çıkartılıyor. Otobüs ise 2 saat sonra yola devam ediyor. Ne kadar hızlı bir soruşturma. Olaya müdahale eden kişi Tercan Cumhuriyet Savcısı.
Babam öldü
Babamı 10 gün Erzurum'da yaşatabildik sonra maalesef kaybettik. Orası Türkiye'nin en işlek ticari yollarından biri ama emin ol Batı'da köy yollarının durumu bile ondan daha iyi. Sayın büyüklerimiz Denizli- Aydın-Muğla yollarını duble yol yapıp kimlere ne gibi güzellikler yapıyorlar? Meydanlarda atıp tutmaya geldiğinde mangalda kül bırakmıyorlar. Ama icraatlar söz konusu olduğunda her şey Batı'dan başlıyor. "Tam Doğu'ya gidecektik" dediklerinde insanların tahammülü bittiğinden görev süreleri dolmuş oluyor.
Allah aşkına yalvarıyorum bir kerecik olsun insan olduğunuzu hatırlayın ve bir şeyler yapın başka evlatlar analarını, babalarını, canlarını pisi pisine kaybetmesinler. Ya da yine kolay olanını tercih edin "Her şey Allah'tan" deyin. Saygılarımla.
Kurtuluş ÇELEBİ
|
