Büyütülmemeli

G.Saray'ın lig arefesinde tek maç oynamak için ABD'ye gitmesi riskliydi. Çünkü saat farkı futbolcular üzerinde Türkiye'ye dönüşte 'jet-lag' denilen bir uyku düzensizliği yaratabilir.
Olayın alkış boyutunda ise Avrupa Şampiyonu Porto'yla oynamak G.Saray'ın hala bir marka olduğunu gösteriyor. Hollanda'da çerez takımlarla oynayan G.Saray için Kızılyıldız ve Partizan maçlarının ardından Porto, ciddi bir sınavdı.
4. dakikada Ergün'ün topu rakipten çalıp, yaptığı mükemmel ortasına Hakan Şükür'ün attığı kafa golü ve 86'da Arif'in attığı gollerle, Porto'yu yendi. Ancak bu galibiyet fazla büyütülmemeli. Hagi de "Ben iyi aşçıyım" dememeli. Herkes eğri oturup doğru konuşmalı.
Galatasaray, Porto önünde agresif, savaşçı, pres yapan ve çok koşan bir takım görüntüsündeydi. Ama ayağa pas organizasyonunda devamlılık ve isabet oranı düşüktü. Sarı-kırmızılılar henüz takım oyununa da yakalaşamamış. Topla buluşan her oyuncu paylaşımcı görüntüden uzak, bireysel becerisini ön plana çıkarmaya çalışıyor. Yani G.Saray, kopuk kopuk ve dağınık oynuyor.
Song, doğru bir transfer. Pire kadar çabuk, kademeye çok hızlı giriyor, rakibiyle ikili mücadeleden kopmuyor, tekmeye kafasını sokuyor, havada da geçit vermiyor. Ancak G.Saray'ın ortadaki alanındaki sorunu sürüyor. Rakip, burada pres yemediği için G.Saray'ın üzerine çok kolay geliyor.
Hagi, savunmanın iki tarafına da mutlaka çözüm üretmeli. Çünkü Cihan, iyi bir ön libero. Ama sağ kanatta rakibi karşılama konusunda etkisiz. Ayrıca o ve K.Hakan kanat hücumlarına katılmıyor. Sol taraftaki K.Hakan, Ergün, Baliç üçlüsünün görüntüsü emekliler takımına benziyor. Baliç, pozisyonları algılamakta geç kalıyor, çakılı oynadığı için Ergün'ün önünü de tıkıyor. K.Hakan da 6 metrede idare etmeye çalışıyor. Conceiçao, hala bir soru işareti. Top ayağındayken rakibi geçiyor ama yaratıcılığını ortaya koyamıyor. 100. yıla damgasını vuracak isim bence Hasan. Dikine oynadığında inanılmaz verimli oluyor. Ama her topu kullanmaya kalktığında hem kendine hem de takıma zararlı oluyor.
Hagi, Hakan Şükür'ü tek oynatmamalı. Mutlaka yanına onu rahatlatacak Ümit karan'ı monte etmeye çalışmalı.
Ayrıca dipnot olarak belirtelim, Galatasaray yönetimi, bir beyni orta alana mutlaka transfer etmeli.