İstanbulspor sevdası

Spor kulüplerinin şirketleşmesi yaygınlaşırken bazı sermaye sahiplerinin de birden çok kulübü bünyesine katma çabaları sürmektedir.
Bu gayretlerin bir numaralı gerekçesi futbolun yükselen değeri finans pastasından pay almaktır. Diğer sebep olarak da futbolun reklam ve keyif getirisinin olmasını göstermek mümkündür.
Bu uygulamanın yasal bir engeli yoktur. Türk futbol sisteminde ise iki handikap oluşturduğu da kesindir.
Hani ''Şuyu vukundan beter'' açıklaması tam bu uygulama ile örtüşür bir deyimdir.

Uygulamalar çelişkili
Türkiye Futbol Ligleri'nin en eski takımlarından olan İstanbulspor, Uzan Grubu'na dahil olduktan sonra Adanaspor ile aynı kaderi paylaşmış ve aynı ligde mücadele etmiştir.
Erzik'in de açıkladığı gibi Yunanistan'dan AEK, İskoçya'dan Glasgow Rangers ve Çek Cumhuriyeti'nden Slavia Prag gibi kulüplerin hisseleri ENIC adlı bir yatırım şirketince alındığında UEFA tedbir olarak onlara Avrupa Kupaları'ndan men cezası vermiştir.
Bizde ise UEFA nın mahsurlu uyarısına rağmen aynı gruba ait İstanbulspor ve Adanaspor 'un aynı ligde oynamasında nedense hiçbir sakınca görülmemiştir.
Tüm bu çelişkili uygulamaların yanında ligi çok zor durumda fakat zayiatsız bitiren İstanbulspor yine hak etmediği bir sıkıntı ile karşı karşıyadır.
Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu ile anlaşmazlığı bulunan Uzan Grubu'nun parasal problemleri nedeni ile İstanbulspor'un zor durumda olduğu bilinmekte ve bu konuda yazılıp çizilmektedir.
İstanbulspor'un zor günlerine şahit Adnan Sezgin'in kulübe sahip çıkmayan Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Ali Müfit Gürtuna ile ilgili verdiği demeçler yenilir yutulur gibi değildir.
Sezgin, İTO Başkanı Mehmet Yıldırım'a da müracaatta bulunduğunu aynı röportajında ifade etmektedir.

Herkes göreve
Şimdi bütün bunlar geride kalmış; İstanbulspor ise artık bir rüzgar beklemektedir.
Vergi ve sigorta borçları ödendiği ifade edilen İstanbulspor prestijli bir ekiple birinci ligde misyonunu sürdürmelidir. İstanbulspor'un bu mücadelesi devlet görevlilerinden oluşan bir kayyum yerine İstanbulspor sevdalıları tarafından sürdürülmelidir.
Spor dünyasının içinde olan ve bir şekilde görev yapan kısacası yazan, çizen, yöneten herkes harekete geçmelidir!
İstanbulspor ile ilgili hayalleri olan eski yönetici, işadamı kısacası herkes gayret etmeli ve Türk sporuna varoşlarda büyük tesis kazandıran Mehmet Yıldırım da İstanbulspor'a talip olmalıdır.
Sonuçta sahada değil ticari alanda yenilerek sahipsiz kalan İstanbulspor ligde kendine yakışan seyrini devam ettirmelidir.
Bu uygulamaya destek verildiğinde Avrupa Birliği'ne girmeye çalışan ülkemizin de sportif alanda prestij kazanacağı kesindir.
Şimdi İstanbul'un kendi takımı tüm spor kamuoyundan, İTO Başkanı Yıldırım'dan ve ''İstanbul benim sevdam'' diyen Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdogan'dan yardım beklemektedir.