| |
|
|
Ne olacak bu Galatasaray'ın hali?..
Son günlerde en çok muhatap olduğum ve en çok konuşmaktan kaçındığım soru bu.. "Ne olacak bu Galatasaray'ın hali?" Galatasaray taraftarları acı ve ümitsizlik içinde soruyorlar bunu bana.. Fenerli ve Beşiktaşlı olanlar ise, sadistik bir keyif içinde ayni soruyu tekrarlıyorlar.. Daha dün, Avrupa'nın doruklarında en büyük kupaları kaldıran takım, bu yıl sadece Annesinin Liginde oynayacak.. Üstelik onda da durumu pek iç açıcı değil.. Galatasaray'ı zirveden buralara düşüren kişiyi artık herkes biliyor. Kulübün gelmiş geçmiş en başarısız başkanı Özhan Canaydın. Başkan, Galatasaray tarihinde ilk defa taban isyanına sebeb olacak kadar kötü bir yönetim gösteriyor. Söylediklerine inanan yok. Bu olacak şey mi?.. Galatasaray başkanı konuşuyor, kimse inanmıyor.. Real Madrid kulübü önünde olanların ayıbı gene Galatasaray tarihinde ilk.. Levent Tüzemen kardeşim, geçen gün Başkanı savundu. Bilmeden yazıyormuşuz.. Bilmeden yazan kendisi.. Olay günü orada Levent Tüzemen yoktu, ama Milliyet Muhabiri ve Foto Muhabiri vardı. Olayı sıcağı sıcağına onlar yazdılar. Galatasaray Yönetiminden "Gık" çıkmadı.. Haber perşembe günü yayınlandı. Ben pazartesi gecesi NTV'de parmak hesabı yaptım.. "4.5 gündür niye susuyorlar" diye.. Niye sustular.. Çünkü haberin doğru olduğunu biliyorlardı. Bunun başka yorumu var mı?.. Hâlâ Özhan Canaydın, medyanın önüne geçip "Bu haber yalandır. Galatasaray adına sürülmek istenen bu kara lekenin hesabı yargıda sorulacaktır" demedi. Tabandan ve medyadan gelen ağır, ama çok ağır eleştiriler sonunda Canaydın, taraftarı daha fazla durduramayacağını görünce harekete geçti.. O günden beri, bir iki transfer yapıldı.. Conceiçao ve Song alındı.. Conceiçao tam bir soru işareti.. Üç yıldır futbolu hakkında olumlu bir şey yok. Ciddi sakatlıklar yüzünden geçen yılı nerdeyse oturarak geçirdi. Bu güne kadar Galatasaray'da oynadığı maçları izledim. Şu andaki görüntü, Felipe'nin kötüsü.. Aynen Felipe gibi durarak oynuyor. Topa koşmuyor, ikili mücadeleye girmiyor. Top rakipte iken eli belinde seyrediyor. Bunlar aynen Felipe huyları.. Ne varki Felipe topu ayağına alınca cambazdı ve onu doğrudan gole dönük kullanırdı. Conceicao ise en yakınındakine garantili pas vermekle yetiniyor.. Bir de.. Futbolcular Brezilyalı'ya mecbur kalmadıkça pas vermiyorlar gibi geldi bana.. İnşallah yanılıyorumdur. Conceiçao konusunda kesin yargıya varmadan önce, biraz daha beklememiz ve izlememiz gerekiyor.. Ama bana sorarsanız, Galatasaray hele Felipe deneyiminden sonra, takımın şu andaki gereksinimleri de dikkate alınarak, daha "Garanti" bir seçim yapmalıydı. Song iyi transfer. Ama ben öteden beri yabancı hakkının savunma oyuncusundan yana kullanılmasına karşıyım. Hagi öyle tercih etmişse saygı duymak gerek.. Gerek de.. Hagi'nin kendisi de bir soru işareti.. Şu ana kadarki tek nik direktörlük kariyeri sıfır altı.. Başarısı yok.. Kolay rakiplerle oynanan hazırlık maçları, hocanın yerleştirmek istediği oyunun provası için en güzel örneklerdir. Rakip dişli olmayınca ve oyunu bozamayınca, evdeki hesabı çarşıya aynen koyarsınız. İlk maçların zayıf rakiplerle olmasının mantığı budur. Peki Galatasaray'ın bugüne kadar oynadığı bu zayıf rakipli maçlarda Hagi'nin bu yıl sarı kırmızılı takıma nasıl bir futbol oynatmak istediği hakkında fikir sahibi oldunuz mu?. Bir ışık aldınız mı?.. Galatasaray'da yeni bir şey var mı?.. Bu sorulara da olumlu yanıt vermek zor. Özhan Canaydın, aslında kendisini, sadece kendisini kurtarmak için bir şeyler yapmaya çalışıyor.. Çırpınıyor.. Bu çırpınışlar onu ve takımı kurtarmaya yetecek mi?. Şu anda olumlu yanıt vermek zor.. Ama ümitsiz olmak için de erken.. Çünkü eldeki mayanın adı "Galatasaray" bir defa.. Ve de kim ne derse desin Fatih Terim, geriye bir iki akıllı transfer ve oynama ile gene başa güreşebilecek bir kadro bıraktı. Sabırlı olmak ve beklemek gerek!..
|