O köy sizin köyünüz.

Bir seneyi aşkın bir süre önce büyük bir kampanyaya giriştik. SABAH için ödediğiniz bedelin yüzde 1'ini TEMA Vakfı'na, yüzde 1'ini de Darüşşafaka Cemiyeti'ne aktarmaya başladık.
Yani bugün her SABAH okuru her gün 3.500 lirayı Türkiye'nin yeşillenmesi, topraklarının korunması, köylerinin gelişmesi için TEMA Vakfı'na, 3.500 lirayı da eğitim için Darüşşafaka Cemiyeti'ne veriyor.
Birlikte çıktığımız bu yolda çok önemli adımlar attık. Bugün TEMA Vakfı'nın çalışmalarının meyvelerini bizzat görmek için Erzurum'dayız.
TEMA Vakfı'ndan Hayrettin Karaca, Nihat Gökyiğit, Ümit Gürses, Yeşim Beyla, Fikret Koçak, Elif Verün, Ufuk Batum ve Bora Ersezen bu gezide ben, Savaş Ay, Nebil Özgentürk ve Mehmet Güler'den oluşan SABAH ekibine evsahipliği yapıyor.
Sizlerin 3.500 liralarınızdan oluşan havuz giderek büyüyor. TEMA Vakfı sizlerin bu katkılarınızı Erzurum'un iki köyü Yayladağ ve Kotandüzü'nün çehresini değiştirmek için harcıyor.

Erzurum meyve şehri olacak
Bu iki köy artık kendi ayakları üzerinde durmaya başlıyor. Salı gününü Erzurum'da vali ve rektörlüğü ziyaretle geçirdik. Erzurum, çevre açısından şanslı bir kent. Çünkü Mustafa Malay gibi organik tarıma meraklı, ağaçlandırma ve yeşil sevdalısı bir valisi var. Malay, iki yılda Erzurum'a 100 bine yakın ağaç diktiklerini, köylere başta ceviz olmak üzere çeşitli meyve ağaçları dağıtıklarını heyecanla anlatıyor.
Malay, bu ağaçların maliyetinin üçte birini köylülerden alarak köylülerin ağaçlara sahip çıkmasını sağladıklarını, ilk ürünleri almaya başladıklarını belirtiyor. Malay, bu konuda çok iddialı. Kısa bir süre sonra en sağlıklı ve en kaliteli meyvelerin Erzurum'dan çıkacağının altını çiziyor.
Sizler bu satırları okurken bizler de Yayladağ ve Kotandüzü köylerini ziyaret için yola çıkmış olacağız. Artvin'den getirilen arılı kovanların köylülere dağıtılması törenine katılacağız, sizlerin katkılarının bu köylerde meydana getirdiği değişiklikleri görüp size aktaracağız.
İlkokulda öğrendiğimiz şarkıda olduğu gibi, "Gitmesek de, kalmasak da o köyler artık bizim ve sizin köyünüz."
Her SABAH okuru Erzurum'da iki dağ köyünde gerçekleşen değişimin, artan refahın kıvancını rahatlıkla duyabilir. Çünkü her birinizin bu değişimde önemli katkısı var. Her gün bir araya gelen 400 bin kişilik katkı, bu köylerin yaşamında ciddi bir değişim sağlıyor.

Çünkü biz Türkiyeyiz...
SABAH için verdiğiniz 350 bin liranın 3.500 lirasıyla bir kız çocuğu daha okula gidebiliyor, bir baba oğluna kimseye el açmadan defter-kitap-çanta alabiliyor. Bu iki köyde kadınların da kaderi değişiyor. Çünkü onlar da artık üretim sürecinin bir parçası oluyor. Erkek eline bakmıyor. Kadın-erkek eşitliğinin gerçek temeli atılıyor.
Bütün bunlar sizin sayenizde oluyor. SABAH'ın aracı olduğu bu değişimin gerçek sahibi sizlersiniz. SABAH-TEMA işbirliği sürdükçe çehresi değişen, Türkiye'nin gelişim sürecine katkıda bulunan köylerin sayısı da artacak. Yayladağ ve Kotandüzü'nden esmeye başlayan değişim rüzgârı TEMA'nın vereceği kararlar doğrultusunda Türkiye'nin dörtbir yanına ulaşacak. SABAH okurları, Erzurum'dan Urfa'ya, Edirne'den Trabzon'a kadar yurdun dörtbir yanındaki köyler için "O köy bizim köyümüz" diyebilecek.
Sizlerin katkılarıyla birlikte TEMA'nın azmi de artacak. Türkiye toprağı yok olmaktan kurtulacak, kızlarımız okuyacak, erkeklerimiz kahvede pineklemek yerine üretime katılacak, kadınımız hak ettiği yeri alacak.
Bu çorbada bizlerin de bir tuzu bulunacak. Bu örnekler çoğaldıkça biz de daha rahatlıkla haykırabileceğiz: Biz Türkiyeyiz...