kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
"Sessiz Çoğunluk", AB hedefine kilitlenmiş durumda!
Türban sorununa bir çözüm!
ŞAKA

"Sessiz Çoğunluk", AB hedefine kilitlenmiş durumda!

Çetin Altan'ın özdeyişlerinden bir tanesini hatırlatayım. - İnsanlar ikiye ayrılır... Mezara girenler ve ansiklopedilere girenler diye...
Aslında insanlar o kadar çok şekilde ikiye ayrılır ki...
Mesela icraat yapanlar ve eylem yapanlar...
Mesela karar alanlar ve tepki koyanlar... Tabii ki ne herkesin ansiklopediye girmesi, ne de icraat yapması mümkündür.
Bu bakımdan, eylem yapmak ve tepki koymak da, insanlığın işlevleri arasındadır.
Ancak hem icraat yapmayan, hem de eylem yapmayan "Sessiz Çoğunluk" diye bir olgu var.
Bunu hiç unutmamalıyız.
Sessiz çoğunluk, çalışır, üretir, ailesini geçindirir, çocuğunu eğitir.
Onların devletten ve toplumdan ve tabii ki siyasetten bekledikleri, güven ortamıdır, istikrardır, gelişmedir.
Sessiz çoğunluk, siyasi tepişmeleri, sokak kavgalarını haberlerden izler ve üzülür, utanır.
Sessiz çoğunluk, ülkesinin büyük hedeflerine ulaşması için elinden geleni yapar.
Bu hedeflere ulaşılmaya çalışılırken tekerleğe çomak sokanların davranışlarına kahrolur, ama bir şey yapamaz.
Sadece bekler ve seçim zamanı sandık başına giderek, beğenmediği davranışların sahiplerini siyaset arenasından silip, süpürür.
Dünyayı değiştiren, insanlığı ileri aşamalara götüren öncü düşünceleri ve atılımları, sessiz çoğunluk her zaman desteklemiştir.
Ne yazık ki, Türkiye'de de, dünyada da, bazıları "Sessiz Çoğunluk" kavramını hep hafife almışlardır.
"Gürültücü Azınlık", kendisinin olaylara yön verdiğini sanmıştır.
Bence Türk siyaset ve düşünce hayatının aktörlerinin, bazen "Halk", bazen "Seçmen", bazen "Vatandaşlar", bazen de "Sokaktaki Adam" diye anılan sessiz çoğunluğu, yeniden hatırlayıp, değerlendirmeleri gerekiyor.
Son genel seçimin üzerinden henüz iki yıl geçti...
Son genel yerel seçimleri yapalı da 6 ay olmadı.
"Sessiz Çoğunluk" genel seçimlerde, bir takım kadroları silip, süpürdü.
Bu iradesini, son genel yerel seçimlerde de tekrarladı.
Sessiz çoğunluğun beklentisi, tek başına iktidar olan AK Parti'nin, Türkiye'yi kazasız belasız, Avrupa Birliği üyeliğine taşımasıdır.
Geniş halk kitleleri de, girişimci sermaye sahipleri de, çeşitli meslek mensupları da, yoğun biçimde bu hedefe kilitlenmiş durumda.
Bu hedefi zorlaştıran, sayısız dış etken var.
Avrupa Birliği içinde yeni bir genişlemenin tehlikeleri, pekçok Avrupalıyı zaten ürkütüyor.
Bütün bu gerçekler ortadayken, hedefi engellemeye çalışan içerideki tepkiciler ve eylemciler, asla sessiz çoğunluk tarafından hoş görülmüyor.
Örneğin Türkiye'de laikliğin en güçlü tabanını oluşturan kentli orta sınıflar, Cumhurbaşkanı Sezer'in daha yapıcı, daha olumlu bir rol oynamasını, sabırsızlıkla beklemekte.
Sayın Sezer'in ansiklopediye girmek veya icraat yapmak yahut değişimin öncüsü olmak gibi bir derdi olmayabilir.
Kendisinden, uçağa atlayıp, Avrupa'yı Amerika'yı nefes nefese dolaşmasını ve Türkiye'yi anlatmasını bekleyen de yok.
Ancak arada bir Çankaya'dan çıkıp ülkenin kronik sorunlarını kriz noktasına taşıması, sokak eylemleri ölçüsünde yaralayıcı olabiliyor.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Saddam "Cesur"cu ise, Bush da "Sarar"cı değil mi?   / 04-07-2004
 İsim vermek kolay ama o ismi korumak çok zordur!   / 03-07-2004
 Paradan sıfır atmak kolay, beynimizdeki sıfırlar ne olacak?   / 02-07-2004
 Önemli Türkler, Başkan Bush'u nasıl dinlediler?   / 01-07-2004
 "Sessiz Çoğunluk", AB hedefine kilitlenmiş durumda!   / 30-06-2004
 Ya Tayyip Erdoğan küsüp NATO Zirvesi'ni boykot etseydi?   / 29-06-2004
 Amerika Irak'ta yenilip kendi içine kapansaydı?!.   / 28-06-2004
 Anti-Semitizm, gerçekten ahmakların sosyalistliği mi?   / 27-06-2004
 ABD Başkanı Bush da, aslında bir kader kurbanıdır   / 26-06-2004
 Tayyip Erdoğan, umulandan daha iyi bir başbakan oldu!   / 25-06-2004
ERGUN BABAHAN
Demokratik olgunluk
Demokrasi sadece bir dizi kural...
ERDAL ŞAFAK
Chirac'ın ülkesinde adalet
Türkiye'nin hukuk sistemini...
AHMET HAKAN COŞKUN
AİHM'ye reddiye!
Ey türban taktıkları için üniversiteden...
MEHMET BARLAS
Saddam'a bakıp "Bu herkese ders olsun" demek...
ÖMER ÇELİK
Sol siyasetin dünyalılık problemi
Bu yüzyılda...
ÖMER LÜTFİ METE
Toplu Yunan dersleri
Yunanistan'ın Avrupa Futbol...
REFİK DURBAŞ
Vakıf emeklilerinin hakları
22.01.2004 tarihinde...
SAVAŞ AY
Aziz Nesin'siz dokuz yıl...
Sanırım 13-14...
Darısı Başımıza
Darısı Başımıza
Açılışta Portekiz'i, çeyrek finalde Fransa'yı, yarı finalde Çekler'i...
Nihat'a markaj
Nihat'a markaj
Önce Bodrum, sonra İstanbul... Fenerbahçeliler'in, "Türkiye'yi ayağa...
CHP'de kurultay bitti kavga devam ediyor
CHP'de kurultay bitti kavga devam ediyor
CHP'de silahların gölgesinde yapılan kurultayı Baykal kazandı ama...
Mağdur kadınların sesi oldu
Mağdur kadınların sesi oldu
AKP İzmir Milletvekili Serpil Yıldız, belediyeler yasa tasarısına...
Türkiye'de rakibimiz yok
Türkiye'de rakibimiz yok
Cem Hakko Vakko'nun rakibi olarak Beymen'i gösterenlere sitem ediyor.
Modern çağın gerekliliği mi gıda terörünün yeni adı mı
Modern çağın gerekliliği mi gıda terörünün yeni adı mı
Türk halkının son birkaç yıldır bilmeden bol miktarda transgenik ürün...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.