kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Asli Aydintasbas @ SABAH
 

Kadın Kotası

Irak ve ABD'de kadın grupların istediği yüzde 40 kadın kotası anti-demokratik

Geçenlerde Irak'ta kadınlar konusunda Birleşmiş Milletler tarafından düzenlenen bir panelde konuşmacıydım. Güzel bir otelde verilen yemekteki konuklar ağırlıklı olarak uluslararası yardım kuruluşlarında yönetici konumundaki vatkalı fularlı hırs makinesi kadınlardı. Şu aralar NGO dünyasında en 'seksi' konu Irak. Bütün yardım kuruluşları devletten ya da vakıflardan para bulup Irak'ta bir proje yapmak istiyor. Bu insan hakları ve NGO endüstrisine uzun zamandır gıcık oluyorum. Konuşma sırası bana gelince Irak'taki siyasi süreci anlattıktan sonra şu anda tüm NGO'ların bir numaralı davası haline gelen 'kadın kotası' konusuna değinemeden edemedim. Söylediklerim kimsenin hoşuna gitmeyen cinstendi. Irak'ta ve ABD'deki kadın grupların istediği mecliste yüzde 40 kadın kotasının antidemokratik olduğunu, kadınlara faydalı olamayacağını, zaten sokaktaki her kadının meclise girmek gibi bir hırsı olmadığını, ABD'de bile kadınların yalnızca Kongre'nin yüzde 14'ünü oluşturduğunu söyledim. Herhalde organizatörler beni çağırdıklarına bin pişmandır.

POST FEMİNİZM
O zaman bu zamandır etrafımdaki kadınların hayatlarına bakıyorum. Son yıllarda medya günümüz kadınının ruh halini anlatmak için 'post-post-post feminizm' ifadesini kullanıyor. En azından Batı toplumlarında artık eşitlik ve ayrımcılık mücadelesi kimsenin pek derdi değil. Zaten 70'li ve 80'li yıllarda bu alanlarda yeterince hak hukuk elde etti kadınlar. İş yerinde eşitlik derseniz büyük ölçüde var. İş gücünün yarına yakını kadın. Ulusal güvenlik danışmanından şirket CEO'larına kadar iktidar koltuklarında oturan birçok kadın var. Feministler kızacak. Ama 35- 36 yaşlarına gelen birçok iş güç sahibi, iyi eğitimli genç kadın, işlerinde bir yere geldikten sonra her şeyi bırakıp çocuk yetiştirmek istiyor. Sosyologlar ilk defa böyle bir fenomenle karşı karşıyalar. Masterlı doktoralı zeki akıllı kadınlar, bir noktadan sonra 'ev kadını' olmaya can atmaya başlıyor. Bu belki de çağdaş iş dünyası kadınının 'önce kariyer sonra çocuk' sloganına duyduğu bir tepki. Ama ne olursa olsun sayıları her geçen gün artan bir grup iş kadını için bir noktada kariyer ilginç gelmemeye başlıyor. Evli çifler arasında ilk defa 40'larında emekli olan ya da çocuk yaptıktan sonra işe dönmek istemeyen kadın sendromu var. Ailenin maddi durumu uygunsa yeni anne evkadını makamına terfi edebiliyor. İstemediği halde işine devam edip çocuğunu kreşe yollayan kadınlar ise mutsuz. Manhattan'da oturduğum Upper West Side, New York'ta çocuk sahibi olmak isteyen genç ailelerin favori mekanı. Gündüzleri sokaklarda çocuk arabaları hüküm sürüyor. Yol kenarında bir kafede otursanız bir saat içinde onlarca bebek arabası sayarsınız. Bebek arabalarını iten anneler ise genelde 30 küsur yaşında. Bir bölümü daha da geç çocuk sahibi olmuş. Birçoğu iyi okullarda okumuş; hepsi iş güç sahibi kadınlar. Ama nedense bir noktada her şeyi bırakıp 'ev kadını' olmayı seçmişler. Geçenlerde bir arkadaşım karısının işi bırakmak istediğinden yakınıyordu. 'Siz kadınlar ne şanslısınız. Seçme hakkınız var' diyordu. 33 yaşındaki karısı çalıştığı karlı şirketi bırakıp çocuk yapmak, sonra da işe dönmemek istiyormuş. Arkadaşım karısının çocuk yapmasına taraftar, ama sonra işe dönsün istiyor. Ailenin tüm yükünü göğüslemek istemiyor. Ama sonuçta böyle olacağına eminim!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 TAŞINMALAR   / 20-06-2004
 Kaldırımlarda   / 06-06-2004
 Titreten Merasim   / 30-05-2004
 Olmazsa Olmaz   / 16-05-2004
 Mevsim Yorgunluğu   / 11-04-2004
 Kokteyl Vakti   / 04-04-2004
 Kadın Kotası   / 28-03-2004
 Orıana Nerede?   / 21-03-2004
 Tanrı'nın Mekanı   / 14-03-2004
 Kır Saçlı Yabancı   / 07-03-2004
    Aktüel Pazar Yazarlar
    Güncel
  » Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
GÜNTAY ŞİMŞEK
Uzaya göç var da kalan biz miyiz?
Geçen hafta uzaya...
REFİK DURBAŞ
"Üstün" bir arkadaştı
Behçet Necatigil, "Adı, soyadı /...
Az yemek ve sporla yaşlanmayı geciktirin
Az yemek ve sporla yaşlanmayı geciktirin
Ne kadar uzun ve sağlıklı yaşayacağınız beslenme ve hayat tarzınıza...
Denize bile sahne kurarım
Devlet Tiyatroları'nda görev yapan Işın Mumcu, bir müzik ve dans...
"Bu acıların tek sebebi, rahmetli"
Bu ölümü aklımıza kazıyan, Ece'ye çarpan aracı tanınan bir ismin...
Galata Köprüsü tiyatrocuları bekliyor
İstanbul Mekan Tiyatro Festivali dünyada ilk defa köprü üzerinde düzenlenen...
Kültürel farklılıklar tuvallere taşınıyor
Birleşmiş Milletler İnsani Kalkınma Raporu'nun bu yılki konusu "Kültürel...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.