Süper Trabzon
Olimpiyat Stadı'nda final maçları için günümüz futbolunun istediği ilkelere uygun bir mücadele izledik. Trabzon mükemmel oyunla hakettiği kupaya uzandı. Tempo yüksekti, taktik savaşı ve karşılıklı pres vardı. Trabzon oyuna iyi başladı. Kontrollu anlayışa özen göstererek dengeli hücum girişimlerinde bulundular. G.Birliği ilk bölümde savunmada kaldı. Bu anlayış yapılarına ters geldiğinden, olumlu top kullanamadılar. Trabzonspor bir atakta rakibinin alışılmış defans hatasına, kaleci Botanjic de eklenince skor avantajı yakaladı. Ardından G.Birliği alışılmış klasiğine dönerek oyunu karşı alana yıktı. Ancak Trabzonspor orta saha-defans bütünleşmesi ve etkili presi ile G.Birliği'ne hiçbir bölgede aksiyon yapacak alan bırakmazken, fırsat buldukça da kontrataklar geliştirdi. Bunlardan birinde, golün sahibi Mehmet Yılmaz yüzde yüzlük bir pozisyonu harcadı. İkinci yarıya G.Birliği tempoyu iyice yükselterek, tempolu başladı. Ama Trabzon çok başarılı bir savunma uyguluyordu. Motivasyonları üst düzeydeydi. Geride alan daraltıp, yardımlaşma ile rakibin baskısına üretkenlik şansı tanımıyordu. Ve de risk alan rakip önünde sinsi sinsi kontratak planlarını işlerliğe koymayı planlıyordu. Geniş alandaki iki pozisyonu değerlendiremedikten sonra Gökdeniz işi bitiren golü attı. Ardından da iki penaltıyla farka gittiler. Bravo Gökdeniz'e Trabzonspor takım halinde mükemmel bir futbol sergiledi. G.Birliği gibi bir takıma, kupa finalinde 4 gol atıp, 4 tane de kaçırmak ve de hiç pozisyon vermemek zaten her şeyi açıkça ortaya koyuyor. Bütün futbolcular görevlerini en üst düzeyde yerlerine getirdiler. Ama Gökdeniz'e ayrı bir paragraf açmak bazım. Ligin ikinci yarısındaki çıkışta özel yetenekleri ile çok ciddi paya sahip olan bu oyuncu, dün geceye de damgasını vurdu. Bu ba- şarıda büyük pay sahibi olan Ziya Doğan'ı da ayrıca kutlamak isterim. Futbolda motivasyon, form grafiği ve istikrar başarı için çok önemli faktörler. Trabzonspor yakaladığı büyük çıkış ile kupada finale kalmanın yanında, seri galibiyetlerle de lig şampiyonluğunda şans sahibi olunca iyice morallenip, bu maça istim üstünde çıktı. Buna karşılık hiçbir hedefi olmayan G.Birliği, UEFA Kupası'ndan elendikten sonra işleri serdi. Teknik Direktör Ersun Yanal da milli takımın başına geçince konsantrasyonunu kaybetti. İşte iki takımda yaşanan bu gelişmeler önemli ölçüde finale yansıdı. Hakem Kuddusi Müftüoğlu genelde ba- şarılı bir yönetim gösterdi. Sakin hareketleri ile gerginleşen atmosferi iyi tuttu. Ancak Gökdeniz ile El Saka arasındaki olayı ikazlarla geçiştirmesi yanlıştı.
|