| |
|
|
'Mekanik Türk'ün sırrı
İçimde ukdedir! Olmadı işte, bir türlü yazamadım. Ama başka bir vesileyle bugüne kısmetmiş... Bundan bir buçuk yıl kadar önce postadan İngilizce bir kitap çıktı: 'The Mechanical Turk'. Ve yanında benim ilgimi çekece- ğine ilişkin bir de not... Kitabı Milliyet gazetesi yazarı Melih Aşık göndermişti. Hemen okumaya başladım. Amacım telefonda teşekkür etmek yerine, kitabı özetleyen bir yazıyla şükranlarımı iletmekti. Ama olmadı! Oydu, buydu, şuydu derken ancak yarısına kadar okuyabildim. Bir türlü bitiremediğim için de yazamadım. Dolayısıyla da Melih abiye teşekkür edemedim. Çok çok geç de olsa, artık pek kıymeti kalmasa da... Teşekkürler! 'Niye bugün' diyeceksiniz... Efendim Saga Yayınları hayırlı bir iş yaptı ve Tom Standage'ın yazdığı kitabı Türkçe'ye kazandırdı: "Mekanik Türk... 18'inci Yüzyılın Ünlü Satranç Oynama Makinesinin Yaşamı ve Dönemi." 'Mekanik Türk' bir otomat. Yani mekanik bir satranç makinesi. Saraylarda, malikânelerde dönemin ünlü kişileriyle kapışıyor. Ço- ğunu yeniyor. Amerika'ya kadar uzanıyor. Tom Standage, 'Mekanik Türk'ün sırrını araştırırken o dönemin zevklerini, ilgilerini ve flüt çalan, dans eden, gerçek bir ördek gibi davranan diğer otomatları da anlatıyor bize. Napolyon'u ve Benjamin Franklin'i yenen... Çariçe Katerina'nın yaptığı hatalı hamleyi gösteren 'Türk'ün öyküsü bence 'Da Vinci Şifresi' kadar heyecan verici.
|