| |
|
|
Ben olsam Fatih'in kardeş katlini öngören kanununu veto ederdim!
Herşeyi de çok ciddiye almamak lazım. Cumhurbaşkanı Sezer, uzun gerekçelerle YÖK Yasası'nı veto etti ya... Bu arada, İmam Hatipler'in imam yetiştirilmek için açıldığını ve bunların genel lise statüsüne yükseltilmesinin Atatürk ilke ve devrimleri ile bağdaşmayacağını da veto gerekçeleri arasında verdi. Bütün bunlara gerek var mıydı ki? Zaten YÖK Yasası'nda, iki tane çok açık Anayasa'ya aykırılık var. Sezer bunları belirtseydi... Zaten gergin olan ortamı daha da gerecek laiklik tartışmalarına girmeseydi. Sonuçta bazıları işi ciddiye alıyor. Mesela Taha Akyol, Sezer'in gerekçelerini okumuş ve "Sayın Sezer, siyaset felsefelerine aşina değil" diyerek, "Aydınlanmanın liberal versiyonu"nu Cumhurbaşkanına öğretmeye çalışmış Milliyet'te. Yaşını başını almış bir cumhurbaşkanının, bundan sonra siyaset felsefesine merak sarmasını beklemek, ne kadar doğru olabilir ki? Ben olsaydım Taha Akyol'un yerinde, sadece şunu yazardım... - Sayın Sezer... İmam Hatipler sadece imam değil, başbakan da yetiştiriyor. Bunun gibi, harp okulları sadece subay değil cumhurbaşkanı da yetiştirmiyor mu? Yani meslek okulları mezunlarını, sadece o okulun adına bağlı bir geleceğe mahkum etmek, ne evrensel doğrulara, ne de kamu yararına uygun düşer. Veya Sayın Sezer'e meşhur İngiliz fıkrası da anlatılıp, "Zaten açık anayasaya aykırılık var. Bütün bu uzun ve tartışma açacak gerekçelere gerek yok veto için" denilebilirdi. O İngiliz fıkrası hangisi mi? Delikanlı, sevgilisini götürecek bir ev bulamayınca, yolun kenarına park etmiş bir kamyonun altına girmiş sevgilisiyle. Derken bir düdük çalmış. Delikanlı başını kaldırmış. Yolda bir polis duruyor. Polis sormuş delikanlıya. - Ne yapıyorsun burada? - Kamyonu tamir ediyorum, demiş delikanlı. Bu cevap üzerine polis gülmüş ve delikanlıya, - Üç tane yalan söyledin, demiş.. Sonra saymış üç yalanı: - Birincisi, kamyon tamir edilirken ceket çıkartılır. Sen pantolonunu çıkartmışsın. İkincisi, kamyon tamir edilirken sırt-üstü yatılır. Sen yüzüstüsün... Üçüncüsü de, kamyonun gideli bir saat oldu. Yani Taha Akyol'un, herşeyi çok ciddiye alması hiç doğru değil. Sanki kim herşeyi ince eleyip, sık dokuyor ki bugünlerde. Cumhurbaşkanı Sezer, YÖK kanununu veto ederken, güncel tartışmalara girip, "Hukuk Devleti" ilkesi ile "Laiklik" üzerinde çeşitlemeler yapıyor cuma günü... Cumartesi günü de, İstanbul'un Fethi'nin 551'inci yıldönümü dolayısıyla mesaj yayınlarken, Fatih Sultan Mehmet için şunları söylüyor: - Yenilikçi, gelişmelere açık, ileri görüşlü kişiliği ve adaletli yönetim anlayışı ile Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'da kültür, inanç ve etnik kökenleri farklı insanların birarada yaşadığı bir barış ve hoşgörü ortamı yaratmıştır. Kardeşin kardeşi katletmesini yasalaştıran (Fatih Kanunu) hukuku başlatan Fatih'e "Adaletli Yönetimi" ile bakmak da, güncelin gerekleri arasında şimdi. Özetle, 1453'ten 1930'lara gelmek kolay... 2004'e gelmek ise zaman alabilir.
|