| |
İktidarı paylaşmak.
Pazar akşamı "oy sayımı tamamlanıp, yeni başkanın seçildiği" açıklanmıştı ki... Yıldırım Demirören'in telefonu çaldı... Arayan "Beşiktaşlı" Süleyman Demirel'di: - Tebrik ederim kardeşim... Aman bölünmeyin... Birliği, beraberliği sağlayın... Başarıya giden yol, bütünleşmeden geçer. Demirören "ziyaretinize geleceğim, önerilerinizi alacağım efendim" dedi. Demirel: - Kardeşim, önerim şu: Bölmeyin, bölünmeyin... Bir olun, beraber olun.
Aradan birkaç dakika geçti, Yıldırım Demirören'in cep telefonu yine çaldı. "Afganistan'dan" aranıyordu. "Beşiktaşlı" Hikmet Çetin tarafından: - Yıldırım, tebrik ederim... Ne olur, camiayı derle, toparla... Kırgınlıkları gider... Birliği, bütünlüğü sağla... Başarının anahtarı beraberliktir.
Ardından bir telefon daha... Bu defa "Beşiktaşlı" Hüsamettin Özkan arıyordu: - Tebrik ediyorum... Başaracağına inanıyorum... Bütün sorun birlik ve beraberlikte... Ne olur bunu sağla.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan aradı. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin aradı. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Şükrü Sarıışık aradı. Ve daha pek çok kişi aradı. Kutladı. Ama arayıp, kutlayanların çoğu ve özellikle de Beşiktaşlı olanların söylediği sözler aynıydı: - Birlik, beraberlik.
Yıldırım Demirören'e sorduk: - Ya babanız ne dedi?.. Erdoğan Demirören? Erdoğan bey, Beşiktaş'a başkan seçilen oğluna "üç şey" söylemiş: - Mütevazı ol... Kararlı ol... Birleştir.
"Dağınıklık... Bölünmüşlük" Türk siyasetinin ana sorunu. Bunu en iyi Demirel bilir. Hikmet Çetin bilir, Hüsamettin Özkan bilir. "Sağda ve solda siyaset yapan" herkes bilir. "Aynı sorun" Beşiktaş'ta yaşanınca... Siyasetçilerin "önerileri" üst üste oturuveriyor: "Birlik, beraberlik."
Yıldırım Demirören'e sorduk: - Başarabilecek misiniz? "Evet" dedi: - Camiadaki bölünmeyi, küskünlüğü, kırgınlığı gidereceğim... Bunu yapmaya mecburum... Hatta mahkumum. - Nasıl yapacaksınız? - Demirören "paylaşarak" dedi: - Gücü paylaşarak... İktidarı paylaşarak.
Demirören "planını, programını" uzun uzun anlattı. "Hedeflerini" söyledi. "Stat" dedi, "yatırım" dedi, "transfer" dedi. Sohbetin "bu bölümünde" herhalde dikkatimiz dağılmış olmalı ki... "Yeni başkan" sordu: - Bu sözlerim hiç ilginizi çekmiyor galiba... Gözlemim doğru mu? "Sözleriniz güzel olmasına güzel de" dedik: - Bir şeye takıldık... Gerçekten iktidarı paylaşabilecek misiniz? - Evet. - Bu çok büyük, çok iddialı bir söz. - Biliyorum... Temel ilkem katılımcılık... Çoğulculuk... İktidarı paylaşmak... Camiayı, camia ile birlikte yönetmek... Başarı için bu şart.
Yıldırım Demirören'e başarılar diledik. Ve "iktidarı paylaşmak... Çoğulculuk... Katılımcılık" konusundaki sözlerini unutmamasını söyledik. Zira "başarının anahtarı" belli: - Bölmemek, bölünmemek... Katılımcılık, çoğulculuk, gücü paylaşabilmek.
|