|
|
|
|
Cevap Ve Düzeltme Metni
Yargı kararlarının RTÜK uygulamalarına engel olarak değerlendirilmesi söz konusu değildir.
SABAH gazetesinin 7 Mayıs 2004 tarihli nüshasında, "Hıncal'ın Yeri" isimli köşede yer alan yazıyla ilgili olarak Üst Kurul tarafından gazetenize gönderilen ve 24 Mayıs 2004 tarihli Sabah'ta yayımlanan cevap ve düzeltme metninde reklam yayınlarının denetimiyle ilgili şu hususlara yer verilmiştir: "Radyo ve Televizyon Üst Kurulu reklam yayınlarını 3984 Sayılı Yasanın 19, 20, 21, 22 ve 23. maddelerinde belirtilen esaslar çerçevesinde, periyodik taramalar da yaptırmak suretiyle denetler. Üst Kurulca reklam ihlali tespit edilen kuruluş hakkında 3984 Sayılı Yasanın değişik 33. maddesi kapsamında önce uyarı müeyyidesi uygulanır. Kuruluşun uyarıya rağmen ihlale konu olan yayınını sürdürmesi halinde savunması alınır. Savunması yeterli bulunmayan kuruluşlar hakkında bir ile on iki kez arasında program durdurma müeyyidesi uygulanır. İhlalin devam etmesi halinde idari para cezası ile lisans iptaline gidilir. Üst Kurulun bütün işlemleri idari yargının denetimindedir. Bu nedenle reklam ihlallerini sürdürdüğü tespit edilen kuruluşlardan bir kısmına uygulanması gereken ileri yaptırımlar, bu kuruluşların verilmiş olan uyarı müeyyidesinin iptali için dava açarak yürütmeyi durdurma kararı almaları nedeniyle yargılama sonucuna göre işlem yapılmak üzere bekletilir..." Reklam yayınlarının denetimiyle ilgili hukuki prosedürü anlatan cevap ve düzeltme yazımızın yayımlanmasından bir gün sonra, 25 Mayıs 2004 tarihinde, gazetenizin 19. sayfasında ve aynı köşede, yukarıda bir bölümüne yer verilen cevap ve düzeltme metnini konu alan yeni bir yazı yayımlanmıştır. RTÜK açıklamasına atıf yapıldığı iddiasıyla kaleme alınan bu yazıda "...Meğer bunların suçlusu mahkemeler ve yargıçlarmış...RTÜK bunlarla fevkalade mücadele ediyormuş da, mahkemeler durmadan yürütmeyi durdurma kararı verince, RTÜK'ün eli kolu bağlanıyormuş... Siz savunma yapamıyorsanız mahkemenin suçu ne?.. Cevap ve düzeltme hakkını kullanırken, tüm suçu bağımsız Türk yargısının üzerine atmak dışında ne yaptın?.. şeklinde ifadeler kullanılmasına bir anlam verilememiştir. Çünkü Üst Kurulun açıklamasında, suçun yargıya yüklendiği iddiasına dayanak olacak herhangi bir ima bulunmamaktadır. Kaldı ki, Kurul kararlarının yargıya intikal ettirilmesi hukuki bir süreç olup, yargı kararlarının Üst Kurulun çalışmalarını engelleyici bir unsur olarak değerlendirilmesi söz konusu değildir. Ayrıca RTÜK açıklamasında böyle bir yakınma söz konusu bile değilken Üst Kurulu yargı erkiyle sözde karşı karşıya getirip ardından da "...Siz bu bandı gösterdiniz de hala yürütmeyi durdurma çıktı ise o zaman o mahkemenin, o yargıcın adını bana verin, onunla mücadele edelim..." demek, hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Hukuk devletinde resmi ve özel tüm kurum ve kuruluşlar kanunların kendilerine verdiği görev, yetki ve sorumlulukların sınırları içinde işlem tesis etmek zorundadırlar. Kurum ve kuruluşların işlemlerini yürütürken hukuk kurallarının dışına çıkması, hukuk ihlaline yol açar. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu 3984 Sayılı Yasada belirlenen görev, yetki ve sorumlulukları çerçevesinde çalışmakta, yönetmeliklerini bağlı olduğu kanun hükümleri gereğince hazırlamaktadır. Üst Kurulun gelişigüzel işlem tesis etmesi beklenemeyeceği gibi, bu durum Üst Kurulun aciz olduğunu da göstermez. Bir kamu kuruluşu olarak kamu görevi ifa eden RTÜK, kamu yararını ve kamu hizmetinin en iyi şekilde yapılmasını gaye edinmiş olup, yasal düzenlemelerin kendisine verdiği yetkileri objektif ölçülerde kullanmaktadır. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu çalışanları 657 Sayılı Yasaya tabi olan tüm kamu personeli gibi kanun ve yönetmelikler çerçevesinde, sorumluluklarını ve yetkilerini kullanarak görevlerini yerine getirirler. Görevlerini yerin getiren kamu personelinin utanma duygusundan yoksun, "emir kulu" olarak nitelendirilmesi ise yadırganmıştır. Üst Kurulun yayın kuruluşlarına yönelik yaptırım kararları, Üst Kurul kararları aleyhine açılan davaların ve sonuçlarının sayısal dökümü ile televizyonlardan alınan reklam paylarına ilişkin bilgiler Üst Kurulun internet sayfasında kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Bunun dışında kamu kuruluşlarından nasıl bilgi temin edileceği kanun ve yönetmelikle belirlenmiştir. Üst Kurul bilgi almaktan çok hesap soran bir üslupla yöneltilen soruların muhatabı değildir. Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun hesap vereceği yer kanunlarla gösterilmiştir. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, gazete sütunlarının, kamu personeline "ağızlarının payını vermek" amacıyla harcanması yerine, kamu yararı için kullanılması gerektiği inancındadır. Neriman Saraçoğlu RTÜK Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri
|
|
|
|
|
|
|
|
|