Denklik!
Önceki gün Milli Eğitim Bakanı; Meclis Komisyonu'na, üzerinde "turuncu" bir tişört ve şapkayla girince yadırganmış. Gidip kıyafetini değiştirmiş. Kravat-gömlek takmış. Oysa tam tersi yapılmalıydı. Öteki üyeler de kravat ve gömleklerini atıp turuncu tişört ve şapkalar takmalıydılar. Hep birlikte sokağa çıkıp "turuncu slogan"ları yaymaya çalışmalıydılar. "Eğitime Yüzde Yüz Destek" kampanyasına destek aramalıydılar birlikte Yalnızca ona değil... TEGV'nin eğitim kampanyasının sloganları da haykırılmalıydı birlikte... Çünkü şu anda Türkiye'nin asıl ihtiyacı olan "şey" buydu. Meslek liselerine ve imam-hatiplere üniversite yolunu açsanız ne olacak? Normal liselere üniversite yolunu açıyorsunuz da ne oluyor? Normal liseler ya da meslek liselerinde "eğitimin düzeyi"nden memnun mu herkes? Türkiye'de okullaşma oranından memnun mu herkes? Türkiye'de, eğitimde kızlarla erkekler arasındaki "oransızlık"tan memnun mu herkes? Türkiye'de ister meslek liselerinden, ister normal liselerden, isterse üniversitelerden mezun olanların "iş bulma ve hayata katılma" olanaklarından memnun mu herkes? Denk mi yani her şey? Denk miyiz Avrupa'ya? Şu günlerde her şeyini "Avrupa"ya uydurmaya çalışan Türkiye'nin, "Eğitimde Avrupa standartları"nı yakalama konusunda "ilgisiz" kalması ve "zamansız" tartışmalara girmesi anlaşılabilir bir şey midir? Siz istediğiniz kadar kendi meslek liselerinizi ve mesela imam hatipleri "üniversite kapısı"nda eşit duruma getirmeye çalışın... Avrupa'ya denk misiniz bu "bab"ta? Söz gelimi bir imam hatip mezunu, Almanya'da eğiti- mine devam etmeye karar verse... Bırakın üniversite için "denklik" sorununu... Alman standartlarında, "lise- gymnasium mezunu" bile sayılmadığından haberiniz var mı? Bu "statü"ye kavuşabilmek için daha "dört" yıl "lise eğitimi" alması gerektiğinden haberiniz var mı? Normal liselerin bile "denklik" konusunda ciddi sorunlar yaşadığından haberiniz var mı? Daha "lise mezunu"nuz Avrupa'ya denk olmadan, "demokrasi"niz Avrupa'ya denk olabilir mi ?
Madde bir... Meslek liseleri parantezinde gündeme getirilen "imam hatip" zıtlaşmasının "siyasi" amaçlı olmadığını kimse iddia etmesin boşuna.. Çünkü öyledir!.. AK Parti, 3 Kasım seçimleri öncesinde bu meselenin "öncelikli" sorunları olmadığını söylemiştir... "Hiç sorunları" olmadığını söylememiştir. Madde iki... Niyet "siyasi" olunca karşı tarafın da, kendi "siyasi" kaygılarını "yüksek ses"le dile getirmesinden daha "tabii" ne olabilir? Madde üç... Belki imam hatipliler de dahil 700 bin meslek liseli ise, bu "zıtlaşma"nın en "günahsız" tarafıdır. Hatta "kurbanı"dır... Henüz 14 yaşlarında çocuklarken, kendi tercihleri dışında sokuldukları "hayat patikası"nın kurbanı... Madde dört: Kravat-gömleği çıkarıp "turuncu" tişörtleri kuşanarak, "topyekun eğitim seferberliği"nin "büyük yürüyüş"üne çıkmasından başka çaresi yoktur bu ülkenin... Yani... Herkes ayağını "denk" atmalıdır!
|