|
|
|
|
|
|
Utanç raporları
İki hasta genci cezaevinde ölümden, 'yargının güvenilir bilirkişisi' Adli Tıp'ın raporlarının 'güvenilmez ve çelişkili' bulunması kurtardı
Aslıhan Gencay ve Bekir Balyemez adlı Wernicke Korsakoff hastası iki gencin iki yıllık macerası, insan hayatının nasıl incecik bir ipe bağlı olduğunu ortaya koydu. Adli Tıp'ın bu iki genç için çelişkili raporlar vermesi onların hayat kurtarıcısı oldu.
Durumları değişmedi ama raporları değişti İKİ genç cezaevindeki ölüm orucunda hayati tehlike sınırını aşarak Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu'nun raporuyla iki yıl önce tahliye oldu. Kurul sonraki altı aylık periyotlarda gençler için önce "İyileşemez" sonra da "İyileşti" raporu verdi.
AİHM "Güvenilmez" dedi raporlar dediği gibi çıktı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu çelişki üzerine gençlerin tutuklanması kararına önce geçici, sonra süresiz tedbir koydu. Nitekim üniversiteden alınan rapor gençlerin iyileşmediğinin kanıtı.
*** AİHM hayat kurtardı
Adli Tıp 3.İhtisas Kurulu'nun, Korsakoff hastası Balyemez ve Gencay için verdiği çelişkili raporlara güvenmeyen AİHM'in istediği son rapor iki gencin serbest kalmasını sağladı.
Türk yargısının bilirkişisi sayılan Adli Tıp Kurumu'nun tarafsızlığına, başında işkenceyi sakladığı için ceza alan Nur Birgen'in bulunduğu 3. İhtisas Kurulu'nun verdiği çelişkili raporlar gölge düşürdü. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Kurul'un Bekir Balyemez adlı Korsakoff hastası mahkum hakkında ilk olarak "iyileşemez" ikinci olarak da "iyileşir" yönünde raporlar hazırlaması üzerine Adli Tıp Kurumu'nu güvenilmez buldu. Bağımsız bir hastaneden alınan yeni rapor da AİHM'in kuşkucu yaklaşımında haklı olduğunu gösterdi. Hastalıkları nedeniyle CMUK 399. madde kapsamında cezaları 6 ay sürelerle ertelenen ya da iyileşemez raporu verilen mahkumları, Birgen'in başında bulunduğu kurul, "İyileşir" diyerek yeniden cezaevine göndermeye başlayınca konu AİHM'in gündemine geldi. Adli Tıp Kurumu'nda çeşitli zamanlarda "Şifası tebeyyün edinceye kadar cezasının ertelenmesi" yönünde rapor verilen Bekir Balyemez'e aynı kurul, 8 Ekim 2003 tarihli raporunda 'iyileşir' diyerek cezaevini gösterdi. Balyemez'in avukatları da AİHM'e başvurarak, hakkında arama kararı çıkartılan müvekkillerinin hayati tehlikesi bulunduğunu ve tedbir kararı alınmasını istedi.
'RAPOR ŞÜPHELİ' AİHM 3. Dairesi iç tüzüğüne dayanarak tutuklanma kararına tedbir koydu. Mahkemenin Başkanı Vincent Berger, "Tedavisi olmayan Wernicke Korsakoff hastalığına ilişkin verilen 'iyileşti' raporları tıbbi değerlendirme açısından zayıf, raporu hazırlayanların tarafsızlığı noktasında ise şüphe uyandırıyor" diyerek, Türk hükümetinden bu tarz olumsuzluklar bulamayacakları ve 'mükemmel' olarak nitelendirilebilecek yeni bir rapor istedi. Yeni bir sağlık raporunun kriterleri şöyle sıralandı: "Göndereceğiniz belge öyle mükemmel olmalı ki bu raporu hazırlayanların tarafsızlık ve bağımsızlık anlamında hiçbir şüpheli yanları bulunmamalı ve rapor tıbbı değerlendirme açısından zayıflık ve boşluk içermemeli." AİHM tarafından 6 Şubat tarihinde Türk hükümetine gönderilen bu yazıda Bekir Balyemez'in sağlık durumuna ilişkin çelişkili raporlar hazırlandığına da dikkat çekildi.
TÜRKİYE DİRENDİ AMA... 11 Mart'ta savunmasını gönderen Adalet Bakanlığı AİHM'e Adli Tıp Kurumu'nun bağımsız bir kurum olduğu, raporların bu haliyle dikkate alınması gerektiği yanıtını verdi. Ancak, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı'nda yapılan muayenesinde Balyemez'e verilen "İyileşemez" raporunu dikkate alan AİHM, Balyemez hakkındaki tutuklama kararını kaldırdı ve 4 Nisan 2004'te Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 'işkence yasağı', 'adil yargılama hakkı' ve 'iç hukuk yollarının etkili bir biçimde kullanılamaması'nı düzenleyen 3. 6. ve 13 maddelerinden tazminat davası açtı. Birgen'in başkanlığındaki 3. İhtisas Kurulu'nun Wernicke Korsakoff hastası mahkumlardan Aslıhan Gencay hakkında verdiği rapor da AİHM'den döndü. Birgen'in 'cezaevine atılsın' dediği Gencay hakkındaki raporu AİHM, "Güvenilir" bulmadı ve tutuklama istemine tedbir kararı koydu. Böylelikle 3. İhtisas Kurulu'nun verdiği çelişkileri raporlardan şikayet eden bir çok tutuklu için de benzer bir süreç başlamış oldu. Birgen başkanlığındaki kurulun verdiği raporlar İstanbul Tabip Odası(İTO)'nı da harekete geçirdi. İTO, Birgen ile birlikte raporlarda imzaları bulunduğu ileri sürülen doktorlar Oktan Aktürk, Can Gökdoğan, Erbil Gözükırmızı Ersin Öztürk, Yalçın Ergezer hakkında soruşturma açtı. Mahkumların avukatları da İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na Nur Birgen hakkında suç duyurusunda bulundu.
Zülfikar Ali AYDIN (MERKEZ)
|
|
|
|
|
|
|
|
|