|
 |
 |
 |
|
| Mazda 'zam' diyor, biz direniyoruz
|
|
Mazda'nın Türkiye Temsilcisi Mermerler Otomotiv'in patronu Memmet Mermer, Hasip Girgin'in tasarladığı Mazda 3'e ilginin çok büyük olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Aracı rayicinin bin dolar altında satıyoruz. Japonlar 'zam' diyor. Biz ise, prestijimize kavuşmak için zararı sineye çekiyoruz."
***
Japonya 'zam' diye bastırıyor biz direniyoruz
Hasip Girgin'in tasarladığı Mazda 3'ü rayicinin yaklaşık 1.000 dolar altında satışa sunan Mermer, Prestijimize kavuşmak için zararı karşılıyoruz" diyor.
Mehmet Mermer'e öncelikle teşekkür ediyorum. Çünkü Sabah Gazetesi'nin hemen yanındaki binada yer alan Mazda'nın ve Shell'in önüne kaldırım yapılmasına ön ayak oluyor. Balmumcu'da bitmeyen inşaatlar ve kötü çevre düzenlemeleri nedeniyle son zamanlarda bizler kaldırım yerine caddeden yürümeye başlamıştık. "Merak etmeyin. Direği de kaldırttım. Çok güzel kaldırım yapılacak. Ben de Yıldız Posta Caddesi'ne doğru yemek için çok yürüyorum" dedi. Anlaşıldığı üzere, Mermerler ile biz kapı komşusuyuz. Ama her ne hikmetse 'Direksiyon Başındakiler'e Mehmet Mermer'in konuk olması için Otomobil'in Gazetesi'nin 30'uncu sayısına gelmemiz gerekiyormuş. Zaman çok hızlı... Yayın Koordinatörü Mete Tansu ve ekip arı gibi çalışınca kimse akan zamanı farketmedi gerçekten... Mazda'nın Türkiye serüvenini, özellikle Gümrük Birliği'nin ardından geçen tatsız yıllarda nasıl ayakta durdurduklarını ve her markanın kendi çapında rekorlara imza attığı 2004'te çekik gözlü Mazda'nın Türkiye'de neler yaptığını konuşmak için buluştuk Mehmet Mermer'le. Otomobil markalarının temsilciliği yıllar içinde hep el değiştirdi. Değiştirmeyen bir elin parmakları kadar az. Mazda'nın Mermerler'le 1985 yılında başlayan ilişkisi, işte bu bitmeyen nadir ortaklıklardan bir tanesi. 20 yıl olmak üzere. Onca kriz, onca olumsuz gelişmeler sırasında bile Mermerler, Mazda'nın Türkiye temsilciliğini başkasına kaptırmamış. Ama tabii çoğu defa zarar sineye çekilmiş. Başka iş kollarındaki karlarla, Mazda'daki zarar kapatılmış. Mehmet Mermer, "Bu işe çok emek verdik. O yüzden de bırakmak hiç istemedik. Neyse ki şimdi rüzgar tersine dönüyor. Biz de imajımızı yeniden olması gereken noktaya getirmeye çalışıyoruz" diyor.
***
* Mazda bir dönem Türkiye'de çok iyi satış rakamlarına imza atardı. Rüzgar sonra neden tersine dönmüştü? Önce bize o günleri anlatır mısınız?
Ben 1996 yılını Mazda için milat sayıyorum. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşması yapılınca, Avrupa'dan sıfır gümrükle otomobiller gelmeye başladı. Oysa bizim otomobiller Uzakdoğu kökenli olduğu, yüzde 40-60 arasında ek bir vergimiz vardı. Hal böyle olunca, daha önce ithal otomobil pazarında yüzde 30'ların üzerinde payımız olmasına rağmen, 1996'dan sonra pazarımızı neredeyse tamamen kaybettik. Çünkü Mazda'nın fiyatı rekabetçiliğini kaybetti. Bu durum 2001 yılına kadar da devam etti. Neyse ki, 2001'de bizim vergiler yüzde 10'a düştü. Biraz daha rekabetçi fiyatlara kavuşabildik.
* Nasıl dayandınız? Nerden baksak 6-7 yıllık uzun bir dönemden bahsediyorsunuz...
Hem prestij hem de para kaybettik. Allah'tan başka iş kollarında da çalışıyoruz. Örneğin Carrousel Alışveriş Merkezi'miz var. Gayet de iyi çalışıyor. Onlar bizim Mazda'daki zararı telafi etmemize yardımcı oldu.
Hasip Girgin'in eseri yok satıyor
* Şimdi satış rakamlarınıza bakıyorum. Ciddi artışlar yapmaya başlamışsınız...
Düşünsenize 2003 yılında 1500 adet ancak satabilmiştik. Bu yılın ilk üç ayında satışlarımız çok iyi. Sanıyorum 2004'te 6 bin adetlik satışa ulaşacağız. Aslında çok daha fazla satabiliriz. Ama Mazda 3'e çok talep olmasına rağmen istediğimiz adetleri merkezden alamıyoruz. Mazda 3, Mazda'nın baş tasarımcısı olan Hasip Girgin'in eseri ve en fazla galerilere girenler onu soruyor.
* Mazda 3'e talep sadece Türkiye'de mi fazla, yoksa diğer ülkelerde de durum aynı mı?
Sorun da bu zaten. Avrupa'da az talep olsaydı, siparişleri bize kaydırabilirlerdi. Oysa şimdi oralarda da talep var. Bizdeki gibi değil tabii. Türkiye'de istediğimiz adetlerin altı misli talep var. Avrupa'da bir misli fazla talep var.
Nostaljik fiyat
* Fiyat avantajından bahsediliyor. Biraz anlatır mısınız?
1990 yılında Mazda 323'ün fiyatı 29 milyon 985 bin liraydı. Şimdi onun yerine gelen Mazda 3'ün fiyatını biraz da nostaljik olsun, o güzel günleri hatırlatsın diye, 29 milyar 985 milyon lira olarak belirledik. Evet, fiyatlarımız çok avantajlı. Hatta öyle ki, piyasayı biz kontrol ediyor gibiyiz. Kuşkusuz böyle bir fiyat belirleyince, zarar ettik. Ama piyasayı harekete geçirmek için de mecburduk. Çünkü prestijimiz kaybolmuştu. Hem böyle bir politika izleyerek zararı kâra dönüştürdük. Şu anda Mazda 3'lerin fiyatında yaklaşık 1000 dolarlık bir indirim söz konusu.
* Ana şirket buna ne diyor?
Onların pek hoşuna gitmiyor. Fiyatlarınızı yukarı çekin diyorlar ama biz de onlara 8 yıl çektiklerimizi anlatıyoruz. Müşterinin yeniden bize dönmesini istiyoruz. Ki şu anda dönüyor. Talep yüksek. Sıra oluştu, ona rağmen fiyatı yükseltmiyoruz. Sadece çok küçük bir düzeltme yaptık o kadar. Zararı sineye çekmeye devam ediyoruz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
