Saadete gelin

Oookeeey! Başlık, demek istediğini, bildiğimiz anlamda diyemedi kabuul. Ama geçende Tatlısesler'den İbrahim Bey, Popzıtar'da bir yarışmacıya meramı aynen bu şekil anlattı ve ben havale geçirdim. Yanlış anlama olmasın; zevkten. Ve dedim ki: Aaa!, bi yanlış içine bi tutam iyiniyet konursa bu kadar mı bi doğruya tekabül eder? dedim. İçinde teklif tekellüf olan bir cümle kuracağım şimdi: Türk Dil Kurumu'na dilekçe verelim, bundan sonra 'saded' yerine 'saadet'e gelelim. Hiç olmazsa iyi bir yere gitmiş oluruz. Bu arada şunu söylemeden geçemeyeceğim; Show TV'nin, adaylara sonuçları açıklama şekli, benzetmek gibi olmasın çarpılmayalım, ama Allahüteala'nın, kulunu sevindirmek için eşeğini kaybettirip sonradan buldurmasına benziyor. Önce 'kaybettin' deyip bi güzel karşılıklı ağlaşıyorlar (ki İbo bu konuda en ustaları. E onca kadını bi arada ancak yalandan gözyaşı dökebilme yeteneği olan bi adam idare edebilir) sonra 'kandırdıık kazandıın' diyorlar. . Daha önce söylemiş miydim size, özellikle hafta sonu gazetelerini bi daha ki haftanın başında okuyabiliyorum. Hiç hoş değil biliyorum. O hani rejimin mejimin de tatil yaptığı, insanın fevkalbeşer bir rehavetin aguşunda debelendiği günler tabiyatıylan geç kalkılıyor üzerinize seratonin. Her nerden bekleniyor olursam oliim 'amanın beni bekliyolardır şimdi kahvaltıya' telaşesi ile donumu başıma giyip kendimi evden dışarı fırlattığımdan ve akşamınan eve döndüğümde de günlük oksijen tüketiminden yatağa paralel vaziyet aldığımdan bu kıraat işi bir ertelenme hadisesi ile karşı karşıya kalıyor esef duyarım ki. O zaman n'oluyor? Haberleri geç alıyorsun. Oldu mu şimdi? Olmadı tabii. Şimdi izniniz olur ise bazı, beni enterese eden bayat haberler hakkında ahkam kesiciim. Mesela: 'Antidepresan aşık olmayı zorlaştırıyor' diyor bi haberde. Seretonin seviyemiz yükseliyormuş da hapı yuttuğumuzda onunçün 'amaan boş ver şimdi kim uğraşıcak aşkla meşkle 'moduna giriyomuşuz. N'olucak? Aşk olsun diye antidepresan almıciiz. Katil oluciiiz.

İLK BİZ SOYDUK
Çağan Irmak'cığımın filmi 'Mustafa Hakkında Her şey ' oynuyor şimdi sinemalarda. Nejat İşler'ciğimi öyle yüzü film icabı çarşamba pazarına dönmüş görmeye dayanamadığım için gidemedim. Siz gidin... Bi gazetede Nejat'ın bu film için çırılçıplak soyunduğunu yazıyor. Nejat'ı bilmem ama Fikret'ı (Kuşkan) ilk biz soyduk Altıoklar'dan Mustafa beyle. Benim 'Anladım Ben Seni' klibinde. Klip dedim de tarih öncesi zamanlardan bi çağrışım yaptı bende. Sahi ben 'şarkucu bir kadın'dum değil mi? Valla yapıyoz bi şeyler. Donat'ım Bayer'imle... O kim mi? Tanıyan tanıyor, bilmeyen de biraz bekliicek artıkın. Ben kıymetli satırlarıma son vermeden Donat ismiyle ilgili bir anektodum var paylaşımcı yanım 'ağnat' der. Efenim Donat adı üzerinde Donat; bir kız arakadaşın da Dankin diye bir arkadaşı yok muymuş. İnanolsun ve vallahi varmış! Bi gün 'Yasemiin' dedim (kızın da adı bu) biz, Donat'la Dankin'i tanıştırsak ne matrak olur di mi dedim. Hayal edelim bi, tanıştırıyoruz şimdi; (Donat'a dönüyoruz) Dankin! ( Dankin'e dönüyoruz) Donat! Ne etti? Dankin Donat (gülünücek yer tam burası). (Ay aman tamam biliyoruz Dankin böyle yazılmaz. Her şeyin doğrusunu da siz bilirsiniz zaten!) Ayrılırayak gönül alma babında bi popzıtar adayı cümlesi kurmak isterim; Hepinizi çok seviyorum! (yalaaaaan!)