 |  |
 |
|
Tecrübe pahalıdır!
 HaberTürk TV'nin editörlerine gına geldi. Ne vakit bir programa çağırsalar; "Mümkün değil, verilmiş sözüm" var diyorum.
Geçtiğimiz hafta sonu çağırdılar. F.Bahçeli futbolcularla şampiyonluğu konuşacaktık. "Ah keşke" dedim, "ama kaçamak yapacağız; Ağva'ya gideceğiz." (Şu 'kaçamak' lafı da beni fena sinir eder ya, neyse...)
Sen misin böyle konuşan! Cumartesi yola koyulduk. 70 küsur km Şile... Ardından, 40 km'lik, ağaçların arasından geçen ama epey virajlı bir yoldan Ağva...
Hesap ne: Bir-iki gece kalıp dönmek. Sonuç ne: Hüsran. Sebebi ne: Tecrübesizlik.
"Hava pek iyi değil, tenhadır" diye düşünmüştük. Ağva'ya vardık ki... Ohooo, millet çoktan gelmiş, otellere yerleşmiş. Kazağını, rüzgârlığını giymiş. Kimi yemek yiyor, kimi yürüyüş yapıyor, kimi derede sala ya da deniz bisikletine biniyor.
Plan ve program yapmayan, zamanında yer ayırtmayan tedbirsizler olarak kaldık mı ortada! Kaldık...
Çaresiz, bir şeyler yiyip gazladık. 220 km direksiyon sallamanın karşılığı yemek ve tecrübe kazanmak oldu.
***
Neyse... Turizmde, tatilde, gezide müthiş bir, deyim yerindeyse 'demokratikleşme' var. Eskiden üst sınıflar gezer, diğerleri mahallede pineklerdi. Şimdi onların gittiği hemen her yere, bir iki yıl içinde orta sınıf da gidiyor.
Başka alanlarda da benzeri bir durum var. Mesela bir süre önce Küba'nın rom, şeker, nane ve limon suyu ile yapılan ünlü 'mojito' (mohito) adlı kokteyli pek 'in' olmuştu. Kalburüstü barlarda dünyanın parasına içilebiliyordu.
Geçen sonbaharda süper markette ne göreyim? Bacardi 'mojito seti' üretmiş. Satın alıp evde kendi kokteylinizi hazırlıyorsunuz.
Tabii bütün bunlara ters açıdan da bakılabilir: 'Sel yayıldıkça su bulanıklaşır.'
|
