Turşu, patates kızartması ve mantar yedi, 116'ncı yaşını gördü
Dünyanın en yaşlı kadını uzun yaşamın sırrını anlattı.
Dünyanın en yaşlı kadını 116 yaşındaki Hanna Barysevich, uzun yaşamının sırrını yediklerine ve hayata neşeyle bakmasına bağlıyor. Rusya'da yaşayan 116 yaşındaki Hanna Barysevich, sofrasından mantar, turşu ve kızarmış patetesi eksik etmiyor. Adeta canlı bir tarih olan Barysevich "İnsanları sevmek ve ne yaparlarsa yapsınlar affedebilmek, iyi beslenmek ve tabii ki kaliteli votka. İşte uzun yaşamın sırrı" diyor. Okuma ve yazması olmayan Hanna Barysevich, sabah kalktığında bir fincan sütlü çay içiyor. İlk telefondan arabaya, dünya savaşlarından büyük diktatörlere 116 yıllık tarihe tanıklık eden kadın "Ben her şeyi gördüm. Neden bir türlü tanrının beni almaya gelmediğini anlamıyorum" diyor. Geçen hafta 116 yaşını, 87 yaşındaki kızı Nina ve evini paylaştığı 55 yaşındaki torunu Yevgeni ile kutlayan Barysevich "Çocukken hayalim 100 yaşına kadar yaşamaktı. Fakat bu kadar uzun yaşamı asla hayal edemezdim" diyor.
ADETA YAŞAYAN TARİH Yaşamı boyunca hiç hastalanmadığını belirten dünyanın en yaşlı kadını, Kraliçe Victoria öldüğünde 13, Bolşevik Devrimi olduğunda ise 30 yaşındaydı.
DIŞ HABERLER
|