 |  |
 |
|
Üniversitelinin talebi
Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Boğaziçi Üniversitesi'nde 'Girişimcilik Kongresi' düzenledi. Türkiye Komünist Partisi taraftarı bir grup öğrenci de, kongrede konuşma yapmaya gelen Devlet Bakanı Abdüllatif Şener'i protesto etti.
Herhangi bir protestonun 'biçimi', 'yoğunluğu', 'amacı' elbette tartışılabilir. Ancak ilke olarak 'protesto'; iyidir, yararlıdır, gereklidir. Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından biridir. Çünkü demokrasi, 4-5 yılda bir sandığa gidip oy atmaktan ibaret değildir. Nasıl Meclis'te muhalefet varsa, sokakta da muhalefet olur ve olmalıdır da...
Ancak TKP'li arkadaşların eylem sırasında açtığı pankartları pek anlayamadım.
Örneğin 'NATO'dan söz ediliyor. İyi de bu; 1970'lerin, hadi hadi 1980'lerin sloganı değil mi? Bu kuruluş işlevini ve hedefini çoktan değiştirmedi mi? Şimdi NATO karşıtı olmanın ne gibi bir anlamı var?
Sonra, "Tüccar siyaset, vatana ihanet" sloganı... Elbette, "Tüccar siyaseti yapacağız" diyen bir hükümete karşı olabilirsin. İyi de bunun "vatana ihanet" olduğu nereden çıktı? Ayrıca bu lafı ülkücüler de söyleyebilir. Hani TKP'nin farkı? Yoksa 'taktik ittifak' dedikleri, böylesine bir ilkesizlik mi?
Gelelim "Müşteri değil, öğrenciyiz" ve "Sermaye dışarı, emekçiler içeri" sloganlarına... Güzel de, orada okumanın ciddi bir maliyeti yok mu? Var. Bu para nereden geliyor? Devletten. Peki devletin 'kendi' parası olur mu? Hayır; devletin parası, vatandaşlardan toplanan vergidir. Ve geldik işin ironik yanına: O verginin çoğunluğunu 'sokaktaki insan' değil, tam da küçüklü-büyüklü 'sermaye sahipleri' öder.
O halde: Üniversiteye ilişkin talepleri belirlerken bir kere daha düşünmek gerek.
|
